Bu tür olayların daha fazla yaşanmamasını diliyoruz...
Bu tür olayların daha fazla yaşanmamasını diliyoruz...
Koronavirüs nedeniyle Şehitkamil Devlet Hastanesi’nin Yoğun Bakım Ünitesi’nde tedavi gören Halil K., doktorların tüm çabasına rağmen yaşamını yitirdi.
Halil K.’nin yakınları ise ölümde hastane ihmali olduğunu iddia ederek doktora saldırdı. Saldırı karşısında doktor ve diğer sağlık çalışanları kendisini odaya kilitledi. Grup, yoğun bakım servisinin camlarını kırdı.
Van'da 6 yıldır imamlık yapan evli ve 3 çocuklu T.B., kitap almak için camiye gelen 9 yaşındaki İ.B. adlı kız çocuğunu pantolonunu çıkararak elle taciz etmekle suçlandı. Küçük çocuk İ.B. ifadesinde olayı şöyle anlattı:
'3 arkadaşım ve kardeşim ile camiye kitap almaya gittik. Hoca diğerlerini kovdu. Beni kolumdan tutup yukarıya çıkardı. Pantolonumu çıkarmamı istedi. Çıkarmak istemedim. Zorla çıkardı. Parmağıyla cinsel organıma dokundu. Kolunu ısırıp kafasına yumruk atarak kaçtım.'
Bir din istismarcısının tacizi sosyal medyanın gündemine oturdu. Görüntülerde kendisine Hoca diyen bir adam, bir kadını önce soyuyor. Daha sonra kadının vücudunun çeşitli yerlerine Arapça yazı yazıyor, daha doğrusu yazdığını iddia ediyor.
Kadınların bu istismarcıya gitme sebebi ise genellikle eşleriyle aralarını düzeltmek istemeleri. Bu çalışmanın bedeli ise 3500 TL.
Baba Bahri D., miras kalan bahçeyi, kullanımı nedeniyle aralarında sürekli anlaşmazlık yaşayan oğulları Ramazan D., Ali D., ve Aykut D. arasında bölüştürdü. Kadastro görevlisi getirten baba, oğulları arasında bölüştürülen bahçeye kazıklar çaktırarak, işaret koydurttu.
Bir süre sonra kazıkların çıkarıldığını gören baba Bahri D. ile oğulları Ali. D. ve Aykut D., kardeşleri Ramazan D. ile kavga etmeye başladı. Eşinin kavga ettiğini görüp ayırmak için müdahale eden Çiğdem D., kayınpederi ve kayınbiraderleri tarafından kürek ve sopayla dövülerek öldürüldü.
Karaman Ermenek’teki Seba Madencilik Şirketi’ne bağlı maden ocağında yedi ay maaş alamayınca direnişe geçen işçiler, salgın sürecinde getirilen işten çıkarma yasağına rağmen işten atıldı. Gerekçe ise “ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık.'
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi 23 yaşındaki Merve Mercan, 45 gün önce koronavirüs testi pozitif çıkınca intern (stajyer doktor) olarak görev yaptığı fakülte hastanesinde tedaviye alındı.
Tedavisinden 5 gün sonra da immün yetmezliği teşhisi kondu. Yoğun bakım ünitesinde tedavi gören Merve Mercan, bugün sabah saatlerinde doktorların tüm müdahalesine rağmen yaşam mücadelesini kaybetti.
Mersin'de yaşayan H.G. (34) ile kız kardeşleri S.D. (32) ve S.D., (28), ocak ayında öz babaları S.D.'nin küçük yaşlarda yıllarca kendilerine cinsel istismarda bulunduğunu öne sürüp şikayetçi oldu.
3 kız kardeşin şikayeti üzerine başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan emlakçı baba, davanın temmuz ayında görülen ikinci duruşmasında tutuklanarak cezaevine gönderildi. Davanın 3'üncü duruşmasında tarafları dinleyen mahkeme heyeti, tutuklu sanık S.D.'yi yeterli delil olmadığı gerekçesiyle serbest bıraktı.
67 yaşındaki komşunun evini basarak şiddet uygulayan şarkıcı Halil Sezai, sosyal medyada tepkilerin odağı oldu.
Cumhuriyet Başsavcılığı, Halil Sezai hakkında Silahla Kasten Yaralama, Hakaret, Konut Dokunulmazlığını İhlal ve Tehdit suçlarından ifadesinin alınması için talimat verildi.
Hatun Koç, kızıyla birlikte 2 yıl önce boşandığı Özkan Yarbi'nin otomobiline bindi. Yarbi'nin barışma teklifinde bulunması üzerine ikili arasında tartışma çıktı. Koç, aracın yavaşladığı anda inip kaçmaya başladı. Yarbi ise Koç'a pompalı tüfek ile 3 el ateş etti, Koç sağ ayağından vurularak yaralandı.
Polis tarafından yakalanan Yarbi, olayda öldürme kastı olmadığını öne sürerek şu ifadeyi verdi:
'Öldürmek ya da yaralamak gibi bir niyetim yoktu. Kendisi beni yanına çağırdı. Öldürmek istesem öldürürdüm. Korkutmak için ayağının yanına sıkmak istemiştim. Talihsiz bir şekilde yaralandı.'
Okan Metin, yüzde 76 engelli raporu bulunan Taha Alper'i dövdüğü gerekçesiyle gözaltına alınmış ve ardından sevk edildiği mahkeme tarafından serbest bırakılmıştı. Dayak ardından çekilen görüntülerin sosyal medyada yayınlanması sonrası tepkiler büyüyünce ikinci kez gözaltına alınmıştı.
Sanığa darp suçundan 10 ay hapis cezası verilirken bu ceza da hafifletici nedenler göz önüne alınarak 6 aya indirildi. Sanığın tutuklu kaldığı süre göz önüne alınarak tutuklanmasına gerek olmadığı kaydedildi.
Ankara'da yaşanan olayda, Sevgi ve Müslüm Aktaş çiftinin evinde silah sesi duyan komşuları, polise ihbarda bulundu. Eve gelen ekipler, Sevginur Aktaş'ı silahla başından vurularak yaralanmış halde buldu. Polis ekipleri, eşinin intihar ettiğini öne süren Müslüm Aktaş’ı gözaltına aldı.
Aktaş'ın annesi Ayfer Ayçiçek, 'Kızım bize gelmek istiyordu, o da izin vermemiş. Kızım da evden çıkmaya çalışmış ve tartışma çıkmış. Bir süre sonra komşular evde silah sesi duymuş. Kızımın intihar etmesinin imkanı yok.Silahı kızımın ağzına dayamaya çalışınca kızım da kafasını çekmiş o sırada kurşun yüzünden girmiş arkadan çıkmış. Kızım gibi niceleri öldü, yalvarıyorum hakkımı savunun' dedi.
47 yaşındaki Okan T. Konya'dan gelerek ayrılma aşamasında olduğu eşi Ayşegül T.'yi takip etti. Ayşegül T.'yi bir mağazada sıkıştıran Okan T. bıçakla saldırdığı kadını boğazından yaraladı.
Saldırı sırasında vatandaşlar yaralı kadının yardımına koşarak saldırgan kocayı etkisiz hale getirdi. Vatandaşların yakaladığı saldırgan koca, polis ekiplerince mağaza içerisinde kelepçelenerek gözaltına alındı.
Antalya'da oturan Dilek M. 5 yaşındaki kızı ile Konyaaltı Sahili'ne geldi. Kızı denize girerken plajda oturan Dilek M., 'Ölmek istemiyorum' diye bağırdı. Çevresinde denize girenlerin 'Sıkıntın nedir' sorusuna koronavirüs olduğunu ve ölmek istemediğini belirtti.
Sahilde güneşlenenler kadının zaman zaman yere tükürmesinden de rahatsızlık hissedip yakınından uzaklaştı. Olay yerine gelen polisin gerçekleştirdiği kimlik kontrolünde kadının evinde izole halde kalması gerektiği belirlendi.
AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ, Elazığlı vatandaşların deprem ve Kovid-19 salgınında yaşadıkları sorunları dile getirmek için Twitter'da açtıkları 'SahipsizElazığ' kampanyasına tepki gösterdi.
Demirbağ, 'Tabii ki sahibi var Elazığ'ın. Tayyip Erdoğan var, Allah'tan sonra. Biz varız. Ne demektir? Haşa, ben utanıyorum 'biz varız' derken. Sahibi Allah'tır, Tayyip Erdoğan'dır, devlettir. 'Elazığ'ın sahibi yok' diyenlerin sahibi yok. Gitsin kan tahlilini yaptırsınlar. O kadar ucuz değil, araştıracak. Gafletten gelmiş paylaşmışsa bir şey demiyorum. Kampanyayı başlatanların kan tahlilini yaptırmak lazım. Kovid-19 değil 'ihanet 19' virüsü var onların kanlarında.' dedi.
Sağol onedio tekrar nefret ettim ülkemden. Ülke ülke değil survivor adadı, cehennemden bir çukur sanki amk
Haksızlık, cehalet, şiddet, taciz tecavüz ne ararsan var.... çok üzücü ve sinir bozucu.