Yılların Birikimini Yanlış Kullanıp Mundar Etmek: 15 Maddede 'Toksik Tecrübe'yle Tanışın

Tecrübeyle sabittir; nokta.

Tecrübeyle ilgili sorun tam olarak da bu zaten; işin içinde tecrübe varsa, bir şeylerin sabitlenmesi ve son noktanın konması. Bir dakika, durun. Tecrübenin hakkını yemeye de hakkımız yok. Hedefe giden yolu kısaltan, kolaylaştıran ve aynı hataların tekrar tekrar yapılmasının önüne geçen değerli bir kazanım tecrübe. Bu açıdan faydaları sonsuz.

Gel gör ki karanlık ve aydınlık tarafları dengelenememiş tecrübe, kişiler ve kurumlar için zehirli bir tuzak, bir illüzyon. Hep beraber tanıyalım: Toksik tecrübe!

1. Hayatımızın her alanında tecrübeyi arayıp dururuz.

Ekmek aldığımız fırından markette seçtiğimiz yoğurt markasına, berberden, doktordan, çalıştığımız reklam ajansından, işe aldığımız elemana dek tüm seçimlerimizle kendimize tecrübelilerle dolu bir konfor alanı yaratırız. Bu, güvende ve iyi hissetmenin yanı sıra yanılma, aldanma, hata yapma olasılığımızı azaltır.

2. Bu şahane konfor alanının tek sıkıntısı “sabit” kalmak mı peki?

Hayır. Çünkü değişim tecrübeye rağmen gerçekleşen bir şey. Tecrübenin hükmünün değişimin ve yeninin karşısında sökmediği de tecrübeyle sabit!

3. 'Toksik tecrübe' nedir, bakalım:

Tek bir olaydan, ya da yıllar içerinde yaşayıp el yordamıyla öğrendiğimiz birbirinden değerli bilgilerden yanlış dersler çıkarmak, öğrendiklerimizi doğru ve düzeltici biçimde kullanabilmek yerine tecrübenin kölesi olmak diyebiliriz.

4. "Bilmem kaç yıldır bu işi yapıyorum!"

Toksik tecrübeden zehirlenmiş insanları bunu söylerken sık sık duyabilirsiniz.

5. "Bilmem neyi üretmeyi en iyi biz biliriz!"

Aynı zehirlenmeyi kurumlarda da bu şekilde görürüz. Bu tarz kişi ve kurumlarda, tecrübe egoya dönüşmüştür.

6. "Kaç yıldır uğraşıyoruz ve başaramadık; bu iş bu memlekette tutmaz."

Toksik tecrübe, korku ve olumsuz düşünceler üretmesi ve inançsızlığa sürüklemesi bakımından da sakıncalı.

7. "Benden iyi mi bileceksin?!"

Bir işi yıllardır yapıyor ve hakkında çok şey biliyor olmanız artık öğrenecek hiçbir şeyinizin kalmadığı anlamına gelmeyeceği gibi, evet her zaman sizin göremediğiniz bir noktayı gören birileri olabilir. Toksik tecrübe çatışmacılıktır.

8. "En kestirme yol bildiğin yoldur."

Kendi tecrübenizin eksenine çakılıp statükoculuğun tuzağına düşmek yepyeni tecrübelerin önünü kapar.

9. "Ben böyle olacağını söylemiştim."

Bu da toksik tecrübeye güzel bir örnek; toksik tecrübe toleranssızlık geliştirmenize yol açar.

10. Toksik tecrübeyle mücadeleye kendinizden başlayın.

Hayatta ve işte her gün her an yeni bir tecrübe kazanıyoruz. Bu kazanımların alışkanlıklara, sabit fikir, bilgi ve algı yığınlarına, davranış stillerine ve nihayetinde egoya dönüşmemesi için daha çok çaba göstermeliyiz.

11. Bu yaklaşım kurumlar için de geçerli.

Gerçekten de uzun yılların emeğiyle, bu yorulup yıpranarak, bin bir türlü zorluğun üstesinden gelerek elde ettiğimiz çok değerli tecrübeleri toksik yönde kullanmak, onları heba etmektir.

12. Cesur olun.

Toksik tecrübe ile girdiğiniz mücadelede ilk hasar alacağınız yer cesaretinizdir. Geçmiş yılların birikimlerinden gelen korku, güvensizlik ve şüpheyle üzerinize yürür. Dik durun, nefes alın ve asla teslim olmayacağınızı ona hissettirin.

13. Tecrübenize saygılı, ancak sorgulayıcı olun.

Tecrübenin en zayıf noktası kendisine saygı duyulmasıdır. Meydan okumak direncini artırır. Oysa, saygı çerçevesinde yapılan ısrarlı ve kararlı sorgulamalar, en kurşun geçirmez tecrübeliyi bile deliğinden çıkarabilir.

14. Tecrübenize işbirliği teklif edin.

Nihayetinde tecrübenin, hedefinize ulaşmada size kazandıracaklarını göz ardı edemezsiniz. Yukarıdaki maddelerde gördüğümüz gibi, meydanı tecrübeye bırakmak da olmuyor? Bu durumda değişim ve deneyimi uzlaştırmak varılabilecek en zirve nokta. 

Bunu başaran liderler, kurumlarında yarattıkları güven ve işbirliği iklimleri ile rakiplerine fark atıyorlar.

15. Her an tecrübenin toksik tuzağına düşebileceğinizi unutmayın ve Freud’un şu sözünü hatırlayın;

 “İnsanlar yavaş yavaş inanmamayı, güvenmemeyi, sevmemeyi ve kronik şüpheci olmayı öğrenip, sonra da buna 'tecrübe' derler.'

Şule Yücebıyık

Harvard Business Review Türkiye, Ocak 2016

Popüler İçerikler

Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
Türkiye'ye Gelir mi? Suudi Arabistan'da Forma Giyen Cristiano Ronaldo'dan Değişim Kararı
Eski Bakan Işın Çelebi'den Fenerbahçe'ye Sert Yanıt: ''Devletin İmkanlarını Kullanıp ‘Yapı’ Diyemezsin''