Yıllardır Körü Körüne İnandığınız ama Doğrusunu Duyduğunuzda Adeta Kafanızdan Kaynar Sular Boşaltacak 27 Mit

Reddit'te bir kullanıcı 'Birçok kez çürütüldüğü halde insanların hala inandığı bir mit biliyor musunuz?' diye sormuş ortaya birbirinden ilginç cevaplar çıkmış... İşte detaylar. 👇

1. "Parmak çıtlatmak ileride kireçlemeye neden olur."

Parmaklarınızı çıtlattığınızda duyduğunuz ses, eklem yüzeylerinin birbirinden hızla uzaklaşırken anlık basınçla parmak eklemlerinizdeki sıvıda patlayan baloncuklardan gelir. Eklem sıvısı eklemlerinizin hareket etmesini kolaylaştırır, şanslıyız ki vücudumuz bu sıvıyı kendi kendine yenileyebilir. Bu yüzden de parmak çıtlatmak sanıldığı gibi kireçlenmeye yol açmaz. Fakat zararlı değilmiş diye de abartmayın, sert bir şekilde çıtlatırsanız kavrama gücü kaybına neden olabileceği söyleniyor.

2. "Çaylar ve özel diyetler vücudunuzu temizler."

Aslında detoks çayları genellikte uydurmacadır. Vücudumuz zaten toksinlerle, vücut sistemimize ait olmayan maddelerle başka bir şeye ihtiyaç duymadan başa çıkabiliyor. Özellikle karaciğer ve böbrekler vücudumuzu temizleme konusunda özel çaylardan daha fazla rol oynar. Detoks çaylarının çoğunun tüm olayı tamamen pazarlamadır.

3. "Ispanak tüm sebzelerden daha fazla demir içerir."

Ispanak tabii ki demir içerir fakat bu miktar diğer yapraklı yeşilliklerden daha fazla değildir ve hatta bazı sebzelerde daha fazla demir bulunur. Mesela bir miktar çiğ ıspanakta yaklaşık 0,81 miligram demir bulunurken, aynı miktarda Brüksel lahanasında 1,2 miligram demir bulunur. Aslında ıspanaktaki bulunan oksalatlar sebzedeki demiri emmenizi engelleyebilir. Bu nedenle de demir seviyenizi artırmak istiyorsanız ıspanak tüketmemeniz iyi olur.

Peki nereden çıktı bu ıspanağın önemli bir demir kaynağı olduğu?

İster inanın ister inanmayın ama ıspanağın müthiş bir demir kaynağı olduğu efsanesi tamamen bir ondalık sayı hatasıyla ortaya çıkmıştır. 1800'lerin sonlarında bir araştırmacı doğru miktar olan 3.5 gramın aksine belirli bir miktar ıspanakta yaklaşık 35 gram demir olduğunu yanlışlıkla yazdırdı. Ve sonrasında da bu efsaneyi sürdüren Temel Reis çizgi romanları ve çizgi filmleri ortaya çıktı.

4. "Bir insanın kişiliğini el yazısından çözebilirsiniz."

Bir kişinin davranışlarını ve kişilik özelliklerini tahmin etmek için el yazısının yorumlanmasına ‘grafoloji’ denir. 200'den fazla çalışmayla yapılan toplu bir analizde el yazısı analizinin kişiliği tahmin etmede başarısız olduğunu ortaya koydu. Bu da çoğunun varsayımsal olduğunu gösteriyor. Grafoloji uzmanları ve amatörler aynı el yazılarını analiz ettiler fakat grafoloji uzmanları amatör kişilerin yaptığı analizlerden pek de farklı analizlerde bulunamadılar.

5. "Köpekler sadece siyah ve beyaz renkleri görebilir."

Sanılanın aksine köpekler aslında tüm renkleri görürler. Sadece kırmızıları görmelerine izin veren alıcıları yoktur. Bu nedenle kırmızı renkler onlara daha sarımsı görünebilir ve aynı şekilde mor renkler de daha mavi görünür. Renkleri insanlardan daha az canlı gördüklerinden şüpheleniliyor. Bu yüzden de bazen bir rengi diğerinden ayırt etmek onlar için daha zor olabiliyor. Bu eksiklerinin yanında düşük ışıkta daha net görmelerini sağlayan alıcıları daha fazladır. Bunlarla da renk görme eksikliklerini telafi ettikleri söylenilebilir.

6. "Eğer sakız yutarsanız 7 yıl boyunca sindirim sisteminizde kalır."

Sakız yutarsanız sanıldığı gibi 7 yıl boyunca vücudunuzda kalmaz, sindirim sisteminizden birkaç gün içerisinde dışarı atılır. Ama tabii çocuklar fazla miktarda sakız yutarlarsa bağırsak tıkanıklığı yaşayabilirler. Bu nedenle yine de mümkün olduğunca sakız yutmaktan kaçınmak en iyisidir.

7. "Beynimizin yalnızca yüzde 10'unu kullanırız."

Bu olay tam olarak nereden çıktı tam olarak bilinmez fakat tabii ki beynimizin tamamını kullanırız. Araştırmacılar beyin aktivitesini gerçek zamanlı olarak izlemek için MR makinelerini kullanırlar ve beynin geniş alanlarının kullanıldığını keşfetmişlerdir. Mantıklı düşünün… Beynimizin sadece yüzde 10’unu kullansaydık beyin yaralanmaları herhangi bir sorun teşkil etmezdi değil mi?

Daha öncesinde burada detaylıca bahsetmiştik: 👇

Yıllarca Kandırılmışız! Beynimizin Yalnızca Yüzde 10’unu Kullanabildiğimiz İddiası Külliyen Yalan Çıktı

8. "Uykunuzda bir yılda ortalama 8 örümcek yutarsınız."

Gerçek şu ki muhtemelen şimdiye kadar uykunuzda hiç örümcek yutmadınız ve hayatınız boyunca da yutmayacaksınız... Örümcekler muhtemelen biz uyurken bile bizden korkarlar. Büyük olduğumuz için ve gürültü yapıp bazen horladığımız için bizlerden kaçmak isteyeceklerdir. Kalp atışlarımız bile bir örümceği üzerimizde sürünmekten korkutup kaçırabilir. Tabii ki uykunuzda örümcek yutmanız teknik olarak mümkündür ama istatistiksel olarak çok da olası değildir ve buna o kadar nadir rastlanır ki ortada bunun için endişelenmenizi gerektirecek bir şey yok.

Peki nereden çıktı bu efsane?

İnsanların saçma yalanları nasıl kolayca kabul edip hemen gerçek olarak birbirlerine yaydıklarını tartışan 1993 tarihli bir dergi makalesi vardı. Makalenin yazarı örümcek efsanesini bu makalede örnek olarak tamamen uydurmuş ve sonra bu internette yayılmıştır.

9. "Dilde tatlı, acı, tuzlu gibi tatları algılayan ayrı ayrı bölgeler vardır."

1930'larda Alman bir bilim insanı dilin kenarlarında daha fazla tat tomurcuğu olduğunu keşfetmiştir. Bu bilimsel olarak doğrudur ama insanlar zamanla bir şekilde dilde ayrı ayrı tatları algılayan tat tomurcuklarının varlığını uydurmuşlardır. İşin aslı ise dilinizin tamamı yediklerinizin tadına varmanızı sağlar. Tabii dilde tat alma tomurcukları var ama bunlar ayrı ayrı ekşi, tatlı, umami veya tuzlu tatları tatmak için özel olarak yaratılmamıştır. Tüm tat alma tomurcuklarınız herhangi bir ayrım olmadan, her türlü lezzeti almamıza yardımcı olur.

10. "Kafein büyümeyi engeller."

Kafeinin büyümeyi engellediğine dair bilimsel olarak bir kanıt yoktur. Büyümenizin çoğu ergenliğinizin ortalarından sonlarına kadar olan zamanınızda olur ve zaten o zamandan önce de çok fazla kafein almanız pek mümkün değildir.

11. "Kan damarlardayken aslında mavidir, oksijene maruz kaldığında kırmızıya döner."

Hayır, kanın rengi her zaman kırmızıdır. Oksijene maruz kaldığında rengi çok az değişebilir ama bu kanın rengini açık kırmızıdan koyu kırmızıya çevirir sadece. Aynı şekilde kuruduğunda da rengi koyulaşır bu yüzden bir kıyafetiniz kan lekesi olduysa kan orada kaldıkça rengi daha da koyulaşacaktır.

12. "Domates sebze değil meyvedir."

Domatesin meyve mi sebze mi olduğu tartışması 1893'te bir Yüksek Mahkeme davasında başlamıştır. Basitçe anlatmak gerekirse, mahkeme domateslerin vergilendirilmesinde bir fark yaratacağı için tarifelere göre domateslerin nasıl sınıflandırılacağına karar vermek zorundaydı, bu yüzden meyve dediler... Ama domates aslında hem meyvedir hem sebzedir. Buradaki tüm olay, botanik olarak domateslerin meyve olarak sınıflandırılmasıdır, çünkü botanik olarak ‘sebze’ sınıflandırması yoktur.

13. "Islak saçla dışarı çıkmak sizi hasta eder."

Hastalığa virüsler ve bakteriler sebep olur. Soğuk havada dışarı çıkarsanız eğer önceden vücudunuza virüs veya bakteri aldıysanız işte o zaman hasta olursunuz, sırf soğuğa maruz kaldınız diye hasta olmazsınız yani. Aynı şey ıslak çorap giyerseniz hasta olursunuz ya da dışarıda şapka takmazsanız hasta olursunuz gibi efsaneler için de geçerlidir.

14. "Kurt sürülerinde alfa erkekler vardır."

Kurt sürüsü liderleri (ki genelde lider değil alfa deniliyor) sadece yavrularını yetiştirmiş ve şimdi onlara liderlik eden erkek ya da dişi kurtlardır aslında...

Peki nereden geliyor bu mit?

1947'de erkek kurtların sürüleri içinde savaştığını ve bu savaşın galibinin ‘alfa’ olduğunu teorileştiren bir makale yazılmış. Ondan sonra da 'alfa' hayatımıza girmiş... Şimdilerde ise illaki duymuşsunuzdur, ‘alfa erkek’ kavramı da popüler hale geldi. Genel olarak bir ‘alfa erkeği’ saldırgan veya zorbadır. Ama aslında olay oldukça ironik… Çünkü alfalık kavramı kurtlarda sadece ebeveyn olur, ailesini besler ve ona bakar.

15. "Aşılar otizme sebep olur."

Aşılar ne otizme neden olur ne de içerisinde mikroçip bulundurur. Aşıların otizme sebebiyet verdiği tamamen bir adamın bilimsel bir dergide kendisine finansal fayda sağlaması için ortaya attığı yalandan ibarettir.

16. "Beyninizin sol ve sağ yarısı, hangi taraf baskınsa ona göre daha yaratıcı veya mantıklı olup olmadığınızı belirler."

Bazı insanlar daha mantıklı ve diğerleri ise daha yaratıcı olsa da, bu özelliklerin beynin belirli bir yarısına bağlı olduğunu gösteren hiçbir kanıt yoktur. Beyin görüntülemede kaydedilen ilerlemelerle beraber gün içindeki yapılan aktiviteler sırasında çeşitli alanların daha fazla çalıştığını görebiliriz ama bunlar yine de beynin bir yarısı ile sınırlı değildir.

17. "Yemek yemenizin ardından yarım saat geçmeden yüzerseniz boğulursunuz."

Yemekten hemen sonra yüzerseniz biraz mide veya kas krampları yaşayabilirsiniz ama bu yüzmenize engel olacak bir şey değildir belki sadece sizi biraz rahatsız edebilir o kadar.

18. "Havuç tüketmek gözlerinizi keskinleştirir hatta karanlıkta daha iyi görmenizi sağlar."

Havuç A vitamini bakımından zengin olduğu için göz sağlığınız için gerçekten sağlıklı bir sebzedir fakat görüşünüzü geliştirmek için 1 ton havuç yemeniz gerekir. 😂 Eğer A vitamini eksikliğiniz varsa A vitamini takviyeleri almanız sizin için daha iyi olacaktır. Görme bozukluğunuz A vitamini eksikliğinden kaynaklanıyorsa A vitamin takviyelerini kullanmanız görmenizde bir fark yaratır. Ve ayrıca havuçların gece görüşünü iyileştirmesi asla imkan dahilinde değildir.

Peki bu havuç efsanesinin çıkış yeri neresi?

Bu efsanenin temeli aslında II. Dünya Savaşı'na dayanıyor. Luftwaffe çoğunlukla geceleri vurduğu için Birleşik Krallık, Nazilerin hedeflerini vurmasını zorlaştırmak için ülke genelinde ışıkları kapatıyordu. Kraliyet Hava Kuvvetleri düşman uçaklarıyla düşük görüşle savaşmak için yeni bir radar keşfetti. İngiliz ordusu yeni radar teknolojisini sır olarak sakladı ama gazeteler aracılığıyla Kraliyet Hava Kuvvetleri pilotlarının geceleri müthiş görüşlerinin sırrının bir avuç havuç yemekten kaynaklandığı yalanını ortaya attılar. Ve havucun gözler için sağlıklı olduğu efsanesi de bu propagandadan çıkmış oldu.

19. "Monosodyum Glutamat sağlığınız için tuzdan daha zararlıdır."

Monosodyum glutamat patates kızartması, patates cipsi, salata sosları, çorbalar gibi birçok yiyeceğe de eklenen, doğal yollarla oluşan bir tür lezzet arttırıcıdır. Monosodyum glutamata karşı duyarlı bazı insanlar var olmasına rağmen neredeyse hiç kimse için zararlı bir madde değildir. Zaten hassasiyeti olan insanların bile herhangi bir etki hissetmeyeceği kadar küçük miktarlarda kullanılır. Monosodyum glutamatın tek gerçek tehlikesi ise sodyum seviyelerini yükseltmesidir. Bu nedenle de sağlıklı beslenmek için Monosodyum glutamat veya tuz içeren çok fazla ürün tüketmemek en iyisidir.

20. "Yalan dedektörleri doğru sonuç verir."

Yalan dedektörü testlerinin gerçekliği bazı insanlar için doğru ve bazıları için tamamen yanlış olabileceği için büyük ölçüde değişir. Yalan makinesi testleri kişinin kalp atışı, solunum ve cilt iletkenliği dahil olmak üzere çeşitli fiziksel tepkileri ölçerek çalışır. Yani bir kişi yalan söylerken aniden gerilirse makine yalan söylemeyle birlikte gelen fizyolojik değişiklikleri algılar. Ama bazı insanlar yalan söylerken aynı fiziksel tepkiyi vermeyebilir veya hiçbir tepki de vermeyebilir. Bu yüzden yalan makineleri her zaman doğru sonucu vermez.

21. "Kırmızı şarap içmek sağlığa yararlıdır."

Atardamarların sağlıklı olmasına yardımcı olduğu hakkında söylentiler olduğu için kırmızı şarap içmenin bazı sağlık yararları olabilir ama bunun çok az bilimsel kanıtı vardır ve muhtemelen aynı faydaları üzüm suyu içince veya üzümü meyve halinde direkt yerken de alabilirsiniz. Şaraptaki alkolün ‘iyi’ kolesterol seviyenizi artırmaya yardımcı olduğu hakkında da söylentiler var fakat bu faydaları sadece kırmızı şarap değil, her türlü alkolü tüketerek de elde edebilirsiniz.

22. "Şeker tüketmek sizi hiperaktif yapar."

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan bazı çocuklar şekere karşı duyarlı olabilir ve bu da aynı anda çok miktarda şeker tüketirlerse davranışlarında değişime sebep olur. Bazı insanlar ve bazı çocuklar genel olarak kan şekerlerindeki artışa daha hassas tepki verebilir. Ama aslında araştırmalar şeker tüketmek sizi enerjik yapmaktan çok, yorgun veya biraz uyuşuk yaptığını gösteriyor.

23. "Kızlık zarı bir bakirelik göstergesidir."

Ülkemizdekilerin çoğunun hala gerçeği bilmediği bir mit kızlık zarı... Kızlık zarı aslında oldukça elastik ve esnek yapıdadır bu yüzden de genellikle yoğun egzersiz, tamponlar, jinekolojik muayeneler vb. yollarla da yırtılabilir. Yani hiç cinsel ilişki yaşamamış bir kişinin de kızlık zarı olmayabilir.

24. "Tereyağı yanıkları iyileştirir."

Yeni yanan bir bölgeye uygulanan soğuk bir madde ağrıyı dindirmeye yardımcı olur ama cilt ile hava arasında bir bariyer oluşturmak yani üzerine bir şey sürmek aslında ısıyı hapsedeceği için cildin yanmaya devam etmesine neden olabilir. Bu nedenle de yağ, tereyağı veya yanan bölgenin üzerini kaplayacak ve ısıyı hapsedebilecek herhangi bir şey kullanmamalısınız. Bunun yerine yanan bölgeyi 20 dakika kadar soğuk suyun altına tutmak en iyisidir.

25. "Yere bir yiyecek düştüğünde 5 saniye geçmeden alırsanız bir şey olmaz."

Yere yiyecek düşürürseniz bakteriler hemen ona yapışabilir. Yiyeceğin kirlenmeden önce yerde ne kadar süre kalabileceği birçok faktöre bağlıdır. Mesela zemin ne kadar kirli? Yiyecek ıslak mı yoksa kuru mu? Bağışıklık sisteminiz ne kadar güçlü? Tüm bunları göz önünde bulundurduğunuzda ‘beş saniye kuralı’ bazı durumlarda ‘sıfır saniye kuralı’ bazı durumlarda da ‘30 saniye kuralı’ olabilir.

26. "Herkesin parmak izi birbirinden farklıdır."

Parmak izleri birbirinden farklı olabilir ama bunu tam olarak bilmiyoruz. Çünkü hiç kimse tüm dünyadaki insanların parmak izini alıp karşılaştırmadı.

27. "Video oyunları insanları saldırganlaştırır."

Video oyunlarının saldırgan davranışlarla ilişkili olduğunu gösteren bazı araştırmalar bulunmasına rağmen video oyunlarının silahlı şiddete neden olduğuna dair kesin bir kanıt bulunmuyor. Eğer bir ilişki olsaydı, dünya çapında video oyunu oynama ve silahlı şiddet arasında bir ilişki olurdu… Amerika’da silahlı yaralama olayları İngiltere veya Japonya gibi diğer ülkelere göre çok daha yüksek, ki video oyunlarının popülerliği İngiltere ve Japonya’da Amerika’ya göre daha fazla.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Dünyanın En Uzun Öpücüğü Kaç Saat Sürdü? İşte En Garip 10 Guinness Dünya Rekoru...
Tuzlu Sudan Çapalamaya, Manifestten Dişil Enerjiye: Son Dönemin Popüler İkili İlişki Yöntemlerini Anlatıyoruz!
Dubaili İş İnsanının Ünlü Bir Influencerın Yüzüne Pislediği İddia Edilen 'Dubai Porta Potty' Videosu Olay Oldu

Popüler İçerikler

Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
YORUMLAR
02.05.2022

13.gördükten sonra okumayı bıraktım. Islak saçla çıkta bak bakalım naısl sinüzit olunur..

02.05.2022

Salla salla dur.İnternet herkesin babasının yeri olmus.Herkes kafasına gore bir bilgi uyduruyor.Burdaki 27 maddenin 1,2 si anca dogrudur

02.05.2022

5. insanlarinda dahil oldugu primatlar disinda cok az memeli kirmizi rengi gorebilir. kedi kopek at hic biri kirmizi renk sensorune sahip degildir. bunun nedeni dinazor caginda memeli atlarinin gece hayvanlari olmasi, gece yasamalariydi, bu yuzden renkli gorus kapasitesi sinirlidir. primatlar agirlikli meyveyle beslendiklerinden meyvenin iyisini olgulunu bulmak icin kirmizi gorus yetenegi tekrardan evrilmis. buna ragmen kuslarin bazi baliklarin ve surungenlerin yanindan bile gecemez. mezozoik zamanda gunduzlere hakim dinazorlarin soyunda gelen kuslarda kirmizi mavi yesil sensorun yadanin uv sensorde vardir, 4 adet renk sensoru bulunur, dunyayi bizim gordugumuzden cok daha renkli ve canli gorurler.

02.05.2022

memelilerin sadece gorusleri degil gorusleride renk fakiridir. memeli kurklerinde sadece kirmizi tonlari gri beyaz ve siyah renkleri gorursunuz, yesil yoktur, mavi cok cok nadirdir. kuslarla karsilastirinca siyah beyaz film gibi. kaplanin kirmizi truncu tonu renkleri mesela bu eksikligin sonucudur, kaplan otlarin icinde kamufle olur, aslinda yesil olmasi gerekir ama memelilerde yesil pigment yoktur. kaplanin sansina avladigi diger memeliler kirmiziyi goremedigi icin kirmizi kurku yesil arka planda kamufle olabilir. kisaca korler sagirlar birbirini agirlar.

TÜM YORUMLARI OKU (25)