Uzun yıllar boyunca kayıplara karıştıktan sonra tam ümitler kesilmişken bulunan insanların mucizevi hayat hikayelerini sizler için derledik!
Uzun yıllar boyunca kayıplara karıştıktan sonra tam ümitler kesilmişken bulunan insanların mucizevi hayat hikayelerini sizler için derledik!
Modern zamanların en büyük çocuk kaçırma davalarından biri olan Elizabeth Smart’ın kaçırılması bütün Amerika’da yankı uyandırdı. 2002 yılında Smart ailesi tarafından eve çağırılan tamirci, daha sonra ailenin evine gizlice girdi. Kendisini Emmanuel olarak tanıtan Brian David Mitchell isimli adam, kardeşi Mary Katherine’in yan yatağında uyumakta olan Elizabeth’i kaçırdı. Katherine o sırada adam ona zarar vermesin diye uyuyormuş numarası yapıyordu. 14 yaşındaki Elizabeth 9 ay boyunca alıkonuldu.
Mary Katherine daha sonra evlerine gelen tamircinin “Emmanuel”in o gece yatak odalarına giren kişi olduğunu fark etti. Polis tamircinin robot resimlerini her yerde dağıtırken, Mitchell’in ailesi oğullarını tanıdı ve hemen ek fotoğraflarını gönderdiler. Kılık değiştirmiş bir şekilde sokakta yürüyen Mitchell, Wanda Barzee isimli bir kadın tarafından tanındı ve polis hemen Mitchell’i tutukladı. Elizabeth ise sağ salim bir şekilde ailesine kavuştu.
2013 yılında manşetlerde yer alan çocuk kaçırma olayının zanlısı Ariel Castro isimli bir adamdı. Ariel; Michelle Knight, Amanda Berry ve Georgina DeJesus isimli kadınları yaklaşık 11 yıl boyunca tutsak etti. Kadınların polisten kaçtığı düşünüldüğü için hiçbir zaman dava ayrıntılı bir biçimde incelenmedi.
2013 yılında, Ariel’in komşusu Charles Ramsey, evin içinden yardım çığlıkları atan kadınları duydu. Diğer komşuların yardımlarıyla Charles hemen kapıyı kırıp içeri girdi ve kadınları içeriden çıkardı. Ariel ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Üzerinden çok geçmeden yatak çarşafıyla kendisini asıp intihar etti.
7 yaşındaki Steven Stayner, Kenneth Parnell ve suç ortağı Ervin Murphy tarafından kaçırıldı ve uzak bir yerde alıkonuldu. Kenneth aynı zamanda küçük çocuğu, ailesinin bakacak çok fazla çocuğu olduğu için kendisine evlatlık verildiğini söyleyerek kandırdı. Steven’ın adını da Dennis Parnell olarak değiştirip okula kayıt bile yaptırdı. Eline birçok kez fırsat geçmesine rağmen Steven kaçmayı hiç düşünmedi çünkü ailesinin onu evlatlık verdiğine inanmıştı. Ergenlik çağına geldiğinde çocuk kaçakçıları Steven’ı, Timothy White isimli başka bir çocuğu kaçırmak için ikna etmeye çalıştılar. Steven küçük çocuğun kendisi gibi kötü şeyler yaşamasını istemediği için çocuğu da alıp kaçtı. Steven ve Timothy aileleriyle tekrar bir araya geldi.
Daha sonra Steven’ın hikayesi “I Know My First Name Is Steven” isimli bir filme ilham oldu.
Geçirdiği araba kazasında hafızasını kaybeden Gabriel Nagy, kafa karışıklığı nedeniyle kimseye tek bir kelime etmeden ortalıktan kayboldu. Akşam eve dönmeyince ailesi panik oldu ve polise haber verdi. Polis, Gabriel’in arabasını yol kenarında buldu. 2 hafta boyunca kayıplara karışan Gabriel, kredi kartından kamp malzemesi alışverişi yaptı ancak bu onun bulunmasına yetmedi. Bir polis memuru Gabriel’in ismini bir sigorta sisteminde görünce araştırmaya başladı ve Gabriel bulundu.
20 yıl boyunca kayıp bir hafızayla hayatını devam ettiren Gabriel, ailesiyle bir araya geldiğinde anıları yavaş yavaş canlanmaya başladı. Kafasının arkasında yer alan yaralara bakıldığında, sağlık uzmanları kayboluşunun sebebini “Çözülmeli Füj” olarak tanımladılar. Genellikle bu psikolojik rahatsızlığa sahip olan insanlar bir anda hiç beklenmedik bir şekilde kendilerini hiçbir şeyin farkında olmadan dolaşırken bulurlar.
1992 yılında, Nguyen Thi Van isimli Vietnamlı kadın eve geç geldiği için annesi tarafından eve alınmadı. Ne yapacağını bilemeyen kadın, arkadaşlarıyla birlikte karaoke bara gitti. Kendilerini bir anda yaşlı bir kadınla yolculuk ederken bulan kadın, Çin'de uyandı. Yaşlı kadın kendisini ve arkadaşlarını Çinli adamlarla evlendireceğini, eğer istemezlerse hepsini öldüreceğini söyledi.
Çinli bir çiftçi ile evlenip hayatının çoğunu orada geçiren Nguyen sonunda bir kamyona atlayıp kaçmayı başardı. 21 yıl sonra evine döndü ve ailesine kavuştu. Annesi ise verdiği cezanın ne kadar kötü sonuçlara yol açtığını düşünüp vicdan azabı çekiyordu.
Steve Carter isimli adam 35 yaşına kadar kaçırılmış olduğunu anlayamadı. İnternette dolaşırken kendi durumuyla ilgili benzer bir haber okuyunca kendi kayıtlarını araştırdıktan sonra bütün hayatı değişti. Bir sitede dijital ortamda yaşlandırılan, Marx Panama Barnes isimli çocuğun fotoğraflarını görünce bu kişinin kendisi olduğunu anladı.
Dedektiflerle ve polislerle iletişime geçtikten sonra annesi tarafından babasından kaçırıldığını ve annesi ismini değiştirdiği için babasının onu bulamadığını öğrendi.
Annesi akıl hastanesine yatırıldıktan sonra ortadan kaybolmuş ve geri dönmemişti bu nedenle 4 yaşındayken başka bir aileye evlatlık verilmişti.
Aradan yıllar geçtikten sonra biyolojik ailesine tekrar kavuşabildi.
Hayatında yaşadığı zorluklarla baş edemeyerek iki gözü iki çeşme ağlarken, Brenda Heist' e iki yabancı yaklaştı ve iyi olup olmadığını sordu. Daha sonra Brenda'ya maceralarına katılmak isteyip istemediklerini sordular. Kadın tekliflerini kabul etti ve 11 yıl boyunca türlü kötü alışkanlıklar edindi ve otellerde garip işlerde çalıştı.
Brenda'nın ortadan kayboluşuna ne polis ne de ailesi anlam veremedi. Hatta kocası bile şüpheli olarak gözaltına alındı.
2010 yılında ise Brenda bulundu ve ailesiyle bir araya geldi ve kayboluşunu kendimi kaybettim diyerek açıkladı. Ailesi kadını affetti ve bütün olanları unutmaya karar verdiler.
Carlos Sanchez Ortiz De Salazar ortadan kaybolduğunda depresif bir kişiliğe sahip olduğu için ailesi ve çoğu arkadaşı intihar etmiş olabileceğini düşündü. 1995 yılında kaybolan Carlos'un 2010 yılında kesin olarak öldüğü kabul edildi.
Yaklaşık 20 sene sonra, mantar toplamak için ormanda gezinen iki kişi, Carlos'un gizli kamp alanını görünce şaşırdılar. Yardım istemek için hemen oradan ayrıldılar ve saatler sonra bir orman korucusu ile birlikte döndüler. Carlos yalnız kalmak istediğini ve 1997 yılından beri orada yaşadığını belirtti. Bunun üzerine polisler ailesiyle iletişime geçti. Yeniden bir araya gelme umuduyla İspanya'dan İtalya'ya gelen aile, Carlos'un çoktan gittiğini gördüler. Eşyalarını toplamış ve tekrar ortadan kaybolmuştu.
Petra Pazsitka isimli kadın ortadan kaybolduğunda 24 yaşındaydı. Başka bir yerde üniversite okuyordu ve hafta sonu için ailesinin yanına ziyarete gelmesi bekleniyordu ancak Petra hiçbir zaman geri dönmedi. Polis araştırmalara başladığında, Petra'nın kayboluşundan Gunter K isimli bir katilin sorumlu olduğunu düşündü. Çünkü aynı bölgede bir başka genci öldürdüğü için daha önce hapse girmişti. Polis sorgulamaya başladığında ise Gunter, Petra'yı öldürdüğünü itiraf etti.
Ancak Petra ölmemişti. Biriktirdiği para ile birlikte kiraladığı bir dairede gizleniyor, farklı kimlikler kullanıyor ve kaçışı için plan yapıyordu. Evine hırsız girdiği için polisi arandığında bulunan Petra, neden bunca süre saklandığını ise söylemeyi reddetti.
Neredeyse 1 yıl kadar kayıp olan 15 yaşındaki Danielle Cramer isimli kız çocuğu, polis tarafından Adam Gault ve Ann Murphy adında bir çiftin evinin bir odasında bulundu. Çift Danielle'i kaçırmıştı ve giysi dolabının arkasına gizlenen bir odada tutuyorlardı. Danielle'in orada yaşadığına dair en ufak bir iz bile yoktu.
İlk başta, Danielle'in çiftin yanına isteyerek gelip gelmediği bilinmiyordu ancak daha sonra orada zorla tutulduğunu açıkladı. Çift işlediği suç için yargılandılar.
Elizabeth Smart davasından önce, Jaycee Dugard'ın davası bütün medyanın gündemindeydi. Jaycee birçok arkadaşının ve üvey babasının gözü önünde gündüz vakti kaçırılmıştı. Philip Garrido ve karısı Nancy, Jaycee'yi bir yatağa kelepçelemiş ve işkence etmişlerdi.
Neredeyse 20 yıl sonra, Jaycee bulunduğunda Philip Garrido'ya çok bağlanmıştı. Stockholm sendromu belirtleri gösteren genç kız 20 yıl boyunca aileyle birlikte yaşamış ve yanlarından ayrılmamıştı. Kendi ailesiyle bir araya geldikten sonra çeşitli zorluklar yaşayan Jaycee, beynini yıkayan Philip'ten ve yaşadığı travmalardan kurtulmak için çok çaba sarf etti.
Timothy Carney iş yerini arayıp biraz gecikeceğini söyledikten sonra bir daha hiç görülemedi. İşe gelmedi ve arabası terk edilmiş bir şekilde yol kenarında bulundu. Ailesi hiç yorulmadan, Timothy'nin izini sürmeye devam etti, fotoğraflarını çoğaltıp dağıttı ancak Timothy bulunamadı.
Sonunda 2011 yılında bulunan Timothy Carney ailesiyle görüşmeyi reddetti. Timothy'nin neden ortalıktan kaybolduğu ve neden ailesiyle bütün bağlarını kesmek istediği ise bir sır olarak kaldı. Ancak arkadaşları ve ailesi Timothy'nin gizli dini bir organizasyondan etkilendiğini ve bu nedenle onlardan uzaklaştığını iddia etti. Timothy kayıp insanlar listesinden çıkarıldı ancak kafalarda bir soru işareti bıraktı.
Robert McDonough kaybolduğunda demans (bunama) hastalığıyla mücadele ediyordu. Yaşlı adamın bir gece eve dönmemesi ailesini alarma geçirdi. Büyük bir arama çalışması başlatıldı.
Ertesi gün, ABC muhabiri kameralar karşısında yaşlı adamın kayboluşuyla ilgili bir haber yapıyordu. Bu sırada kayıp yaşlı adam büyük bir tesadüf eseri kameranın açısına girdi ve muhabir bu olay karşısında şoka girdi. Yaşlı adam ailesiyle bir araya getirildi. Neden ve nasıl kaybolduğuna dair ise hiçbir şey bilmiyordu.
David Leggat, arkadaşlarıyla bowling turnuvasına katıldıktan sonra tuvalete girdiği sırada menteşeler sıkışınca içeride kilitli kaldı. Yanında cep telefonu ya da herhangi bir haberleşme cihazı olmayınca ailesinden kimseye haber veremedi ve yardım isteyemedi. 4 gün boyunca tuvalette kilitli kalan adamın yardım çığlıklarını en sonunda bir temizlik görevlisi duydu.
4 gün boyunca sadece su içmek zorunda kalan ve günün 16 saatini ışıklar olmadığı için karanlıkta geçiren adam kurtarıldığında ise şunları söyledi: 'En azından kullanmak için bir tuvalet vardı. Pişman olduğum tek şey ise bir bar tuvaletinde kilitli kalmamak oldu.'
Kimliği belirlenemeyen bir kadın katıldığı bir tur sırasında, kıyafetlerini değiştirmek ve biraz hava almak için gruptan ayrıldı ve kayıplara karıştı. Gruptaki kimse kadının tam olarak suratını hatırlamıyordu ancak arama çalışmalarına başladılar. Kadın döndüğünde ise birinin arandığını gördü ve o da aramaya başladı. Aranan kadının Asyalı olduğu, akıcı bir şekilde İngilizce konuştuğu, koyu renk giysiler giydiği ve 160 cm boylarında olduğu söylendi.
Bunları duyan kadın biraz düşündükten sonra bu özelliklerin kendisine ait olduğunu çözdü. Sonunda ise kayıp olan kişinin kendisi olduğunu rapor etti.
Julian Hernandez isimli gencin kaçırılmış olduğuna dair en ufak bir fikri bile yoktu, ta ki bir üniversiteye başvuru yapmak için form doldurana kadar. Burs için form doldururken, Julian'ın sosyal güvenlik numarası ile ismi sistemde uyuşmuyordu. Bu durumu çözmek için danışman ile birlikte yaptıkları araştırma sırasında Julian'ın isminin kayıp insanlar listesinde olduğunu gördüler. Julian 5 yaşındayken kendi babası tarafından kaçırılmıştı.
Hemen eşyalarını toplayıp hem ismini hem sosyal güvenlik numarasını değiştirdi ve yeni bir hayata başladı. Babası Bobby Hernandez ise gözaltına alındı ve mahkeme karşısına çıktı. Annesiyle tekrar bir araya gelen Julian şok içerisindeydi ancak babasını affetti.
E hani balona röveşata atan adam nerde, ailesi tv de görüp bulmuştu
çok değişik hayatlar var hakket
#3 Suç ortağını Evil Morty olarak okuyan sadece ben miyim?