Hatırlarsanız Toskana'nın başkenti Floransa'yı 101 içeriğinde gezmiş, tozmuş, önemli müzelerini, yapılarını, köprülerini, heykellerini görmüştük. Şimdi sıra Floransa'yı yaşamaya geldi. Buyurun, bahçesinden şapeline, lokantasından, kilisesine ve dondurmacısına şehri keşfedelim.
Santa Maria del Carmine Kilisesi içindeki Brancacci Şapeli barındırdığı duvar resimleri nedeniyle Erken Rönesans'ın Sistine Şapeli olarak da anılmaktadır. Yapımına 1386 yılında başlanan şapelin hamisi Pietro Brancacci'dir. Kilise ve şapel farklı yapılar olarak değerlendirilmekte ve ziyaret saatleri birbirinden bağımsız tutulmaktadır.
Şapel içindeki resimlerin hamisi şapeli yaptıran Pietro Brancacci'nin varisi Felice Brancacci'dir ve kendisi Floransa'nın büyükelçisi olarak Kahire'de bulunmuştur. Şimdi okuyacağınız metinde adeta bir ressamlar geçidine tanık olacaksınız, Rönesans gözlerinizin önünden geçecek. Brancacci Floransa'ya döndüğünde şapeli resimlemesi için Masolino da Panicale ile anlaşmıştır Masolino'nun yardımcısı ise o zamanlar 21 yaşında olan ünlü Rönesans ressamı Masaccio'dur. Masolino'nun Macaristan'a kralın görevlendirmesi ile gitmesi üzerine Masaccio şapeli resimlemeye devam eder. Fakat Masaccio da şapeli bitiremeden Roma'ya çağrılacaktır ve 27 yaşında orada hayatını kaybedecektir. Filippino Lippi tarafından tamamlanan şapel Barok dönemde atlattığı onca badire hiçe sayılarak bazı resimler demode bulunacak ve önlerine gömü yerleştirilecektir. Siz mutlaka bu bilgilerle gidin ve görün, pişman olmayacaksınız.
Milano'daki Galleria Vittorio Emanuele II'nin de mimarı Giovanni Megnoni tarafından tasarlanan Mercato di San Lorenzo, Mercato di Centrale olarak da adlandırılır. Günümüzde, çeşitli lokantalarda Toskana mutfağının türlü lezzetlerini bulabilmenizin yanı sıra meyvenizi, sebzenizi alıp evinize gidebileceğiniz bir yer. Deniz ürünleri mi ararsınız, meyveler mi istersiniz, sebzeler, kuruyemişler mi, aradığınız her şey burada!
Floransa'yı gezmek, 101'de değilsek biraz da çevresini gezmektir diyoruz ve sizi şehrin biraz dışına, tepelerine davet ediyoruz. Trattoria Omero sadece mükemmel bir lokanta değil aynı zamanda yediğiniz yemeklerinin hammaddelerini alabileceğiniz bir dükkandır da. Floransa'ya tepeden bakarken lokantanın kendi ürünleri ile yapılmış yemeklerin tadına varırsınız, öyle ki zeytinyağından tutun da peynir ve tüm sebzeler de kendi ürünleridir hatta etler bile kendi hayvanlarındandır.
San Frediano in Cestello Floransa'nın Oltrarno bölgesinde Barok döneme ait bir Katolik kilisesidir. Cestello kelimesi 1628 yılında kilisede bulunan Sistersiyanlar'dan gelmektedir. Yine içi eşsiz freskolarla dolu bu kiliseye girdiğinizde büyüleneceksiniz.
Palazzo Pitti'yi ilk gezimizden hatırlıyorsunuz değil mi? Boboli Bahçeleri de Toskana'nın yöneticisi Medici ailesinin sarayı Palazzo Pitti'nin hemen arkasında yer alır ve 16. yüzyıldan 18. yüzyıla tarihlenen heykelleri ve antik Roma kalıntıları görülmeye değerdir. Floransa'nın ortasında bu saray bahçesinden çıkmak istemeyeceksiniz.
Orsanmichele Kilisesi artık olmayan San Michele Manastırı'nın mutfak bahçesine inşa edilmiştir ve bu nedenle çoğu zaman San Michele'nin mutfak bahçesi olarak da anılmaktadır. Kilise aslında 1337 yılında Via Calzaiuoli üzerinde bir hububat marketi olarak inşa edilmiştir. 1380-1404 yılları arasında ise bir şapel olarak kullanılmıştır. Kare planlı yapının giriş katında bulunan kemerler, aslında hububat marketinin revaklarının kalıntısıdır. Bir tüyo daha, şu an kilise içindeki tüm heykeller repkila, asılları başta Orsanmichele Müzesi olmak üzere çeşitli müzelerde bulunuyor!
Arno Nehrine şöyle yukarıdan bakan bir tepe üzerindeyiz şimdi de. 1641 yılında yılında inşa edilmiş Villa Bardini'ye kadar gelip de ne göreceğiz diyorsanız hiç merak etmeyin sizi dolu dolu bir gezi bekliyor. Sıkılmayacağınıza hatta zamanın nasıl geçtiğini anlamayacağınıza garanti vererek listemizi paylaşıyoruz: Pietro Annigoni Müzesi, Roberto Capucci Vakfı Müzesi, Villa'da yer alan geçici sergiler, Bardini Terası'nda muhteşem bir seyir ve Bardini Restoran'da leziz bir yemek.
Il Mercato delle Cascine açık ara şehrin hem en büyük hem de en ucuz açık hava pazarı. Her Salı sabah 8'den öğleden sonra 2'ye kadar Arno Nehri'ne paralel Parco delle Cascine'de kuruluyor. Diğer pazarların aksine bu pazarda gerçekten de her şeyi ama her şeyi bulmak mümkün, kıyafetlerden ev eşyalarına, yiyeceklere kadar ne ararsanız bulabilirsiniz. Asıl soru burada ne bulamam olmalıdır ama cevabımız hazır: hiçbir şey!
La Carraia dondurma çeşitleri satmaya 1990 yılında başlamış. O meşhur Floransa dondurması lezzetini korurken yeniliklere de hep açık olmuş, menülerini yeni tatlarla zenginleştirmişler. Adı da açtıkları ilk dükkanın Ponte Vecchio'dan sonra Floransa'nın en eski ikinci köprüsü, meşhur Ponte alla Carraia'nın yanında açılmasından gelmekte. Floransa'nın herhangi bir yerinde seçeceğiniz dondurma sizi mutlu edecektir ama bizim önerimiz kesinlikle La Carraia! Bu arada iki dükkanları var kafanız karışmasın.
Medici Şapelleri yani Cappelle Medicee, San Lorenzo Bazilikası bünyesinde bulunan iki yapıdan oluşmaktadır. 16-17. yüzyıllara tarihlenmektedirler ve Brunelleschi'nin 15. yüzyıla ait kilisesinin ilavesi olarak Medici ailesini kutlamak amacıyla yapılmışlardır. Sagrestia Nuova Michelangelo tarafından tasarlanmıştır. Büyük olan Cappella dei Principi yani Prensler Şapeli ise 17. yüzyılda tamamlanabilmiş ve mimarlar ile ailenin ortak tasarımı ile ortaya çıkmıştır.
Floransa önerilerimizin sonuna geldik ama Toskana'nın başkenti, Rönesans'ın doğum yeri, sanat tarihine damgasını vurmuş birçok sanatçının memleketi elbette gezerek bitmez. Biz de gezmeye, öğrenmeye keşfetmeye devam edeceğiz! Ayrıca aşağıdaki linkten 'Floransa 101' içeriğine de ulaşabilirsiniz.