2000'den beri bölgede jeolojik, jeofizik incelemeler yürüttüklerini, fay hattının imar haritalarına yeniden işlenerek, buna göre revize edilmesi gerektiği uyarısında bulunan Prof. Dr. Sözbilir, şöyle devam etti:
'2000 yılında gittik. 10 yıl sonra tekrar gittiğimizde değişmişti. 10 yılda bir imar haritasına bir revize gerekiyor. Çünkü orada göçme olduğu zaman kısa süreli olmuyor, zamanla oluyor. İnsanlar onu hissetmiyor. Deprem gibi 10 saniyede oluşan bir olay değil. Yılda 10 santim, 10 yılda 1 metre çökme demek. O hareketin gerçekleşmesi aşamasında binalar düşeyden sapıyor. Evlerin duvarları kırılıyor, bir tarafı yükseliyor, bir tarafı alçalıyor. Şu an da tekrardan haritalara işlenmesi lazım. Örnek olarak Sarıgöl ilçesinde bir ilkokul vardı. O deforme olunca onu oradan kaldırdık. Bina siz içindeyken de deprem olmadan göçebilir. O gruba giren binaları mutlaka yapılaşmaya kapatmak gerekiyor. Sarıgöl, dikdörtgen şeklinde bir ilçe ve ilçenin uzunluğu boyunca evlerin geçtiği yerde 3-4 kilometre uzunluğunda fay hattı uzanıyor. İlçenin kuzeyinde ve güneyinde iki farklı fay sistemi sınırlanmış durumda. O hareketler yerleşimin dışında da devam ediyor. Dolayısıyla tarlaların olduğu bölgede de bu tür deformasyonlar gelişebilir. Orada aşırı yağışlardan sonra da bu artabilir. O zonu sadece evlerin geçtiği yer olarak değil de tarla olarak da çizmek gerekiyor.'
Onedio OBRUK ile TOMRUK aynı şey değil🤣🤣🤣
Allahçılık oynaya oynaya doğanın canına okuduk, şimdi de doğa bizim canımıza okuyacak
bazen kendimizi dev aynasinda goruyoruz, gezegeni sekillendiren kuvvetler karsisinda ne kadar ufak oldugumuzu unutuyoruz. depremi olusturan kuvvetlerin ne kadar buyuk oldugu konusunda fikri olan kac kisi var. fay hattini yaratan tektonik plakalar yuzlerce kilometre kalinligindalar, sozkonusu kuvvetler kutleler tum atom bombalarini patlatsak, tum endustriyel gucumuzu kullansak bile yanina uzakdan dahi yaklasamiyacagimiz seyler. yerin 10km altina bile delip ulasamazken yuzeyden cektimizi sular fay hatlarina ne etki edecek. obruklar yaratip kendi kendimize zarar verebiliriz ama gezegen kabugunun hareketlerine bir bakteriden daha fazla etki edebilmemiz mumkun degil, en azindan gunumuz teknolojisiyle.