Girişimci olmayı aklınıza koydunuz. İyi de bir fikriniz var. Kendi birikiminize, aile ve yakın dostlarınızın desteğini de ekleyerek belli bir miktar parayı bir araya getirdiniz; şirketinizi kurdunuz. Ya evden çalışıyorsunuz ya da kendinize küçük bir ofis tuttunuz. İlk müşterilerle çalışmaya, ilk faturaları kesmeye başladınız. Çark dönüyor ama ağır gidiyor.
Fikriniz iyi, pazarda ilksiniz. Yine de her an rekabet ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Hızlı hareket etmeniz, çabuk gelişmeniz gerekiyor. Ama ne müşteri portföyünüz, ne insan kaynağınız, ne de finansal gücünüz yeterli değil.
Tam bu noktada, melek gibi yetişecek yatırımcının dikkatini çekebilmenin bazı yollarına bakalım.