Annie Holland, sıradan bir akşam yemeği masasına oturmanın nasıl bir his olduğunu bile unutmuş durumda. Daha doğrusu, yemek onun için sadece uzaktan bakmak zorunda kaldığı bir aktivite. Çünkü yemeğin kokusu bile onun için dayanılmaz bir işkenceye dönüşüyor. Peki ama neden?
Annie, 12 yaşındayken ilk kez baş dönmesi, bayılmalar ve sindirim sorunları yaşamaya başladı. O dönem bunları pek önemsememişti ama yıllar geçtikçe durum daha da kötüleşti.
Doktorlar uzun süre boyunca ona doğru teşhisi koyamadılar. Ta ki 18 yaşına gelene kadar…
Otoimmün Otonomik Gangliyopati (AAG) adlı hastalık bağışıklık sisteminin sağlıklı sinir hücrelerine saldırmasına neden oluyor ve zamanla vücudun temel fonksiyonlarını yerine getirmesini imkansız hale getiriyor.
Hastalığı ilerledikçe Annie'nin durumu daha da ağırlaştı. Sindirim sistemi o kadar kötüleşti ki doktorlar, bağırsaklarının 3 metreden fazla bir kısmını almak zorunda kaldılar.
Bu da onu bağırsak yetmezliği ile karşı karşıya bıraktı. Yani vücudu artık besinleri ememiyor ve yaşamak için damar yoluyla özel bir sıvı almak zorunda.
Serum, vücudunun ihtiyaç duyduğu tüm besinleri, proteinleri ve yağları içeriyor. Ama bu süreç hiç de kolay değil…
Annie'nin yaşamak için bağımlı olduğu bu Total Parenteral Beslenme (TPN) sistemi, yüksek hijyen gerektiriyor.
Çünkü damardan alınan besinlerde ufacık bir bakterinin bile olması, direkt olarak kalbine ulaşarak ölümcül bir enfeksiyona yol açabilir.
Bu yüzden Annie her gün adeta kendi hemşiresi gibi hareket etmek zorunda. Serumlarını tamamen steril bir ortamda hazırlamazsa, hayatı tehlikeye giriyor.
Annie'ye 22 yaşında doktorlar tarafından acı bir gerçek açıklandı: Hastalığı artık terminal aşamada. Yani onun için tıbbi olarak yapılabilecek bir şey kalmadığı anlamına geliyor. Doktorlar, eğer kalbi durursa yeniden hayata döndürülmeyeceğini söylediler.
'Herkes hayatına devam ederken ben burada, kendi cehennemimde sıkışıp kaldım.' sözleriyle yaşadığı izolasyonu anlatıyor.
Annie, yaşadığı tüm acılara rağmen hayata tutunmak için çabalıyor. Hatta kendisi gibi TPN ile yaşayan diğer hastalar için bir yardım kampanyası başlattı.
Bağışlarla, bu hastalar için daha iyi tıbbi ekipman, daha fazla hemşire ve yaşam kalitesini artıracak imkanlar sağlamayı hedefliyor.