Tarım ve hayvancılık, gıda güvenliğinde pandemi sonrası ve savaş etkisiyle de öne çıkarken, üretici sürekli artan maliyetlerle boğuşuyor. Hayvancılık yapanlar, artan yem fiyatlarının da etkisiyle, maliyetleri düşük tutmak için yaylalarda daha uzun süreler kalmaya başladı. Zor koşullara rağmen hayvancılık yapanlar işlerini sürdürmenin derdinde.
Havalar ısındıkça, Maraş’ın Nurhak ilçesinde Yılan Ovası yaylasına çıkan besici Ömer Baş, Birgün haberine göre, 'Nisanda evden yayla yerine çıkıyoruz. Nurhak’ta yaklaşık 12. aya kadar yaylada kalıyoruz. Çok kalmamızın nedeni de hayvanlarımıza daha az süre yem vermek istememiz. Yemi beş gün geç versek o kadar bizim yararımıza olacak” derken, yem fiyatlarındaki yükseliş için de şunları söyledi:
Geçen sene yem fiyatları bin 200 lirayken arpa bu yıl 5 bin 500 lira oldu. Şu an gelir gideri karşılamadığı gibi, bu yıl hayvanları nasıl besleyeceğimizi düşünüyoruz. 300 hayvanım varsa 100 tanesini satıp gerisini kurtarmaya çalışacağım. Kuzularımızı sütten kesip peynir, tereyağı yapmaya çalışıp bir şeyler almaya çalışacağız. İki çocuk okuyor. Biri üniversitede. Çocuklar bu işi yapmayı düşünmüyor. Ben de yaptırmak istemiyorum. Çünkü biz bırak aylığımızı, yevmiyemizi çıkartamadığımız için ekmeğimizi de çıkaramıyoruz. Çıkıyoruz, çocuklar okula gidiyor. Okula gittikleri gibi yemeklerini de yapamıyorlar. Birinin yanına bıraksak olmuyor. İki çocuğumu eve bırakıp geçim nedeniyle dağlara çıktık.
Çoban İbrahim Doğru da hayvancılığın battığını söylerken, samana güçlerinin artık yetmediğini belirterek şunları söyledi:
Samanı 2 bin liradan alıyoruz, arpayı 6 bin 500’den. Biz mesleğimizi bırakmak istemiyoruz ama bırakmamızı istiyorlar. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Büyüklerimizden yardım umuyoruz. Halimizi, perişanlığımızı görüyorsunuz.
Komple hayvanı çobanı falan da ithal edelim kökten halletmiş oluruz. Ülkenin anasını sikti mandacı pezevenk.