Bursa'da kız kardeşinin oğlu Muhammet A.'yı kaçırıp çöp eve kapatan Kamuran Pınar Acar'ın eski eşi '13 yıldır çocuğumu arıyorum. Bu olay sayesinde kızımı alma şansım da ortaya çıktı' dedi.
Bursa'da kız kardeşinin oğlu Muhammet A.'yı kaçırıp çöp eve kapatan Kamuran Pınar Acar'ın eski eşi '13 yıldır çocuğumu arıyorum. Bu olay sayesinde kızımı alma şansım da ortaya çıktı' dedi.
Bursa'da yeğenini çöp eve kapatan Kamuran Pınar Acar'ın eski eşi 2000 yılında evlendiklerini, 2006 yılında kızlarının dünyaya geldiğini ve 2008 yılında da boşandıklarını anlattı.
Sabah gazetesinden Erdoğan Öztürk'e konuşan ve isminin paylaşılmasını istemeyen Kamuran Pınar Acar'ın eski eşi 'Kamuran İstanbul'da meslek edindirme kurslarında el sanatı öğretmenliği yapıyordu. Ben teknisyendim. Tanışarak evlendik. Bizimki basit bir boşanma değildi' dedi.
'Kızımı en son 3 yaşında gördüm'
Boşandıklarında kızının 3 yaşında olduğunu ve yaşı küçük olduğu için de velayetin anneye verildiğini belirten baba, 'Kamuran kızımı da alarak 13 yıl önce kayboldu. Kızımı en son 3.5 yaşında gördüm. Babayı tanımaya başladığında Kamuran kayboldu. Defalarca izini bulduk. Çocuk icraları yaptık. Bursa'ya gelmişler Burayı aylarca aramadan sonra bulduk. Daha önceki evde aynı haldeydi. Temizlik konusunda hassas değildi' dedi.
'Bana sorarsanız bu kayınvalideden kaynaklanan bir şey. Kızımı 13 yıl boyunca gösterilmedi. Benim için sürekli mahkemeden uzaklaştırma kararları aldırdı' diyen baba 'Her şeye rağmen kızım için yıllardır bir gün nafakasını aksatmadım. 12 yıldır yatırdığımız paraları bile inkar etti. Yatırmadı diye dava açtı. 2 yıl önce toplu bir para yatırmıştım. Demek ki bu para ile son adreslerine taşınmışlar' dedi.
Bugüne kadar hep kızına kavuşmak için mücadele ettiğini belirten baba, 'İstanbul'da yaşıyorum. Maddi anlamda sıkıntım yok. Kızımı özel okullarda okuturduk. Fakir bir aile değiliz. Halimiz vaktimiz yerinde ailemiz çok geniş. Çocuk bize gelse dünyanın en mutlu evladı olurdu. Fakat bunu engellediler' ifadelerini kullandı.
Baba kızını velayetini almak için avukatı ile birlikte aile ve çocuk mahkemesine başvurduklarını söyledi ve şunları ekledi:
'Velayeti almak için mücadele ediyorum. Şu an sosyal hizmetlerde. Benim kızımın en son 3.5 yaşındaki fotoğrafı cep telefonumda. O benim duvar kağıdım oldu. 13 yıldır günün her saniyesi her dakikası bu fotoğrafa bakıyorum. Avukatlarım uğraşıyorlar. İnşallah başarılı olacağız. Çok heyecanlıyım'
Baba, Muhammet'in annesi Yasemin Acar'ın cep telefonunu polislere kendisini verdiğini söyledi. Çöp evde Muhammet'in bulunmasının ardından E-Devlet'ten polislerin kendisine ulaştığını da belirten baba, 'Polisler bana Muhammet'in annesini tanıyıp tanımadığımı sordu. Ben de cep telefonunu verdim. Yasemin'i öyle buldular zaten' ifadelerini kullandı.
DHA'nın aktardığı bilgiye göre, Cem Muhammet A.nın annesi Yasemin A., polise verdiği ifadesinde çocuğunu alıkoyduğu ve kendisine göstermediği gerekçesiyle kardeşinden şikayetçi oldu. Yasemin A. polisteki ifadesinde, Kamuran Pınar A.'nın oğluna kendisini annesi olarak tanıttığını söyledi. Yasemin A. eski eşinden şiddet gördüğü gerekçesiyle 2012 yılında boşandığını, 2013 yılı başlarında ise 'Muhammet' adlı bir kişiyle tanışıp, gönül ilişkisi yaşadıklarını belirterek, şöyle dedi:
'Çocuk sahibi olmak istediğim için 2013 yılında Muhammet'ten, Cem Muhammet A. isimli çocuğum dünyaya geldi. Çocuğumun babası oğlumun doğumu için kararsızdı. Ben de bu süreçte kendisinden ayrıldım. Haberi olmaksızın çocuğum Cem Muhammet'i doğurdum. Çocuğumun bütün velayet hakları doğumdan beri benim üzerimedir.'
onedioda bi konu buldumu bokunu çıkarmadan bırakmıyo
ONEDİO metni çok kötü yazmışsınız! Kim kimmiş, ne demiş hiç biri anlaşılmıyor. Kız çocuğu kim anlamak için başka kaynaktan haber açmam gerekti. Cümlelerin hepsi devrik. Okuma yazma mı bilmiyorsunuz anlamadım!
Bir haberde sadece baş harfleri verilir, birinde çocuğun ve teyzenin adı verilip soyadları harfle verilir, bir diğerinde tam adı verilir. Ne gizlilik kaldı? Ha zaten yüzünün bir içerikte sansürlenip diğerinde apaçık verilmesi olayına girmiyorum bile! Yavrucak üzerinden ne prim kastınız yahu! Yazık değil mi ona? 2 tıklanma için bir çocuğun tüm hayatını ifşa edecek kadar mı gözünüz döndü?