Tarihi Yedikule Bostanları’na bugün sabah saatlerinde belediyenin yıkım ekipleri geldi.Çevre örgütleri ve basın mensuplarının bostana girmesiyle duran yıkım işlemi, belediye ekiplerinin öğleden sonra gelmesiyle tekrar başladı.
Tarihi Yedikule Bostanları’na bugün sabah saatlerinde belediyenin yıkım ekipleri geldi.Çevre örgütleri ve basın mensuplarının bostana girmesiyle duran yıkım işlemi, belediye ekiplerinin öğleden sonra gelmesiyle tekrar başladı.
Agos gazetesinden Gözde Kazaz'ın haberine göre; İstanbul surlarının dibinde yer alan, geçmişi yüzlerce yıl öncesine dayanan tarihi Yedikule Bostanları yeniden yıkım tehdidiyle karşı karşıya. 2013’te Fatih Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, “Yedikule Bostanları Yenileme Projesi” kapsamında bölgedeki bostanların yıkılacağını duyurmuş, kamuoyunun yoğun baskısı neticesinde plan tadilatı kararı Büyükşehir Belediye Meclisi’ne iade edilmişti. Fakat yaklaşık iki hafta önce, ‘görüntü kirliliği’ gerekçe gösterilerek belediye görevlileri bostancılara barakalarının yıkılacağını, mart ayına kadar ürünlerini toplayıp çıkmaları gerektiğini söyledi.
Bugün Mevlanakapı’da bulunan ve yaklaşık 300 kişinin geçindiği bostanlar, sabah hareketli saatler yaşadı. Belediye görevlileri yıkım için bölgeye geldi, üç baraka yıkıldı.
Çevre örgütleri, Yedikule bostancıları ve basın mensuplarının bostanlara gitmesiyle yıkımın durdu. Ellerinde yazılı bir tebligat olmayan belediye görevlileri, saat 13.30 civarında yıkım aletleriyle tekrar geleceklerini söyleyip bölgeden ayrıldı.
Saat 15.10 civarında da yıkım ekiplerinin tekrar geldiği ve barakaları yıkmaya başladığı bildiriliyor
Ailesi 70 yıldır bostancılık yapan, Yedikule bostancılarının sözcüsü Cihan Kaplan, Agos’a yaptığı açıklamada, yıllardır tahliye edilme tehdidiyle yaşadıklarını söylüyor, Büyükşehir Belediyesi’nin görüşmelere kapalı olduğunu belirterek taleplerini vurguluyor: “Biz burada işgalci olarak görünüyoruz. Halbuki yasal mevzuatta yapılacak bir değişiklikle kiracı olarak yasal statüye kavuşmak istiyoruz. Diyoruz ki belediye olarak bize bir şartname sunun, denetlemeye açık olalım, gereği neyse yapalım.”