Yediği Bir Gol Yüzünden Hayatı Cehenneme Dönen Brezilyalı Kalecinin Hüzünlü Hikayesi

Futbol sadece bir spor dalı değil. Futbol sadece futbol da değil. Zaferler, mağlubiyetler, goller, kaçan fırsatlar ve futbolu modern zamanların dini haline getiren yüz milyonlarca insan var. Bu öykü de 1940'lı yıllarda yediği bir gol yüzünden vatan haini ilan edilen ve en güzel yıllarını yediği bir golün bedeli olarak ödeyen bir adamın öyküsü. Brezilyalı Moacir Barbosa.

Brezilya demek futbol demek. Öyle ki dünyanın en büyük futbolcularını çıkaran, sayısız kupa kazanan bu takımı Tanrı'nın Atletleri veya Seçilmişler gibi lakaplar bile takılmış.

Düzenlenen tüm Dünya Kupaları'na katılan Sambacılar aldıkları kupalarla da dünyanın gelmiş geçmiş en iyisi. Bu bile Brezilyalılar için milli takımlarının ne kadar önemli olduğunun bir göstergesi.

Moacir Barbosa'nın hikayesi için 1950 yılına dönmemiz gerekiyor. 1950 Dünya Kupası o yıl Brezilya'da düzenleniyor.

Turnuvaya 16 takımın katılması planlansa da o dönemin siyasi ve ekonomik durumları sebebiyle Brezilya'ya sadece 13 ülke takımı katılabildi.

Bu yüzden klasik eleme sistemi yerine final grubu sistemi uygulandı.

Turnuvanın son maçı ise dünya şampiyonunu belirleyecek. Brezilya Uruguay karşısında beraberlik alsa dahi kupayı müzesine götürecek.

Uruguay'ın ise galip gelmesi gerekiyor.

Maracana Stadı 200 bin kişiyle tıka basa dolu. Tüm Brezilyalılar galibiyetten emin.

İlk yarı golsüz tamamlanırken ikinci yarı Brezilya golü bulur. Ardından Uruguay'ın beraberlik golü gelir.

O dönem dünyanın en iyi kalecilerinden biri olarak gösterilen Barbosa'nın hayatını değiştiren maçın 79. dakikası gelir. Uruguay durumu 2-1 yapar.

Barbosa'nın kapattığı köşeden yediği golle Brezilya kupayı kaybeder...

Bitiş düdüğüyle tüm ülke sessizliğe bürünür. Hatta üç kişi tribünde kalp krizi geçirmiştir.

Mağlubiyeti kabullenemeyen iki Brezilya taraftarı da stadın çatısından atlayıp intihar eder.

Takımın teknik direktörü bile stadı kadın kılığında terk edebilir. Ülkede üç gün yas ilan edilir. Ancak o dönem faturanın birisine kesilmesi lazım.

Hatta Brezilyalıların "Bizim Hiroşimamız" olarak anlattığı bu maçtan sonra milli takım iki yıl toplanmaz, uğursuzluk getirdiği için mavi forma yıllarca giyilmez.

Hatta Dida'ya kadar takıma siyahi kaleci bile davet edilmez.

Günah keçisi olarak Moacir Barbosa seçilir.

Vatan haini ilan edilen kaleciyi tüm çevresi dışlar, evi saldırıya uğrar, toplumdan izole edilir. O günleri görmeyenler bile kendisinden nefret etmektedir.

93 yılında canlı yayınlanan bir maçı yorumlaması federasyon tarafından engellenir. 94 Dünya Kupası'nda takımı görmek ister ama kampa alınmaz.

Tüm hayatı ayrımcılık ve insanların suçlamasıyla geçer.

Maracana Stadı yenilenirken özel bir izinle kale direklerini söker ve evine götürür. Direkleri bahçesinde yakar!

Barbosa 2000 yılında hayatını kaybettiğinde ise cenazesine sadece 50 kişi katılır.

Son dönemlerinde verdiği bir röportajda da şunları söyler;

'Brezilya'da en ağır suçun cezası 30 yıldır. Ben ise işlemediğim bir suç yüzünden elli senedir ceza çekiyorum.' der.

Popüler İçerikler

Koşun Kaos Var: Demet Akalın Programına Gülben Ergen'i Konuk Edince Seren Serengil'in Tepkisi Sert Oldu!
Dilan Polat Tahliye Olabilir! Avukatı Başvuru Yaptı, Dilan Polat Adli Tıp Kurumu’na Sevk Edilecek
Arzu Sabancı'nın "A" Harfli Ekmeğini Kesen Çalışanın 1 Mayısını Kutlayarak Hepimizi Güldüren Kullanıcı
YORUMLAR
25.11.2018

Barbosa'nın ahı sağlam tutmuş yalnız. Yedi Hiroşima'ya bedel bir 1-7'lik Almanya mağlubiyeti var ki öyle yarım yüzyılda unutulacak cinsten değil.

Amma da abartmışlar ha.

25.11.2018

“I’m not guilty. There were 11 of us.” Çok doğru söylemiş. Defans oyuncularının da mı suçu yok. 13 dakika arayla 2 gol.

TÜM YORUMLARI OKU (6)