Ne yazsan ne söylesen boş.
Yazıklar olsun sevgiden saygıdan, hoşgörüden kopan, birbirimizle yarışırcasına yozlaşan insanlığın geldiği yere.
Hatırlıyor muyuz, Ne demekti MÜZİSYEN?
Hiç tanışmadan hayatını paylaştığın,
Duygularını anlatmak için konuşmayı tercih etmeyen,
Üstlendiği gönül yüküyle kendi yaşam ölçüsünde sürekli ritim kaçırsa da,
3 dakika kusursuz çalabilmek için, ömrünü harcayan profesyonele deniyordu hani.
Bir meslek grubunu ifade etmekle birlikte, aynı zamanda bir paye de olduğunun gözden kaçırılmaması, ucuzlatılmamasına özen gösterilmesi gereken kelimeydi hatırlarsanız.
Birkaç bin sayfa notayı hatmetmiş, ritm, solfej, entonasyon, tuşe, çalım tekniği geliştireyim diye kendini hebâ ederken, hiçbir zaman 'önce müzik için müzik” yapmaktan vazgeçmemiş,
Vardığımız yerde ise geçim girdabına saplanmış, kendini yüksek müzik otoritesi sanan mekan sahipleri tarafından, bütün gece satılmış bira kasalarının sayılıp, bunun üzerinden başarısının değerlendirilmesine maruz kalmış, yetmemiş iki biraya bir meyve tabağına, bir porsiyon cacığa satılmış, isteği çalınmayınca da kendini kadının, çocuğun, doğanın, hayvanın, girdiği mekanın, dinlediği sanatçının sahibi sanan ayarsız, saygısız, anlayışsız, tahammülsüz zihniyet tarafından yaşama hakkı elinden alınmış müzik emekçisine verilen isim: MÜZİSYEN.
ekşisözlükten alıntı: "işin aslı - program bittikten sonra onur haricindeki tüm müzisyenler de mekandan ayrıldıktan sonra onur'un kendi arkadaşları mekana geliyor. onur da gitarını alarak kendilerinin masasına gidiyor ve orada kendi aralarında çalıp söylüyorlar. 3 erkek 2 kadın olduğunu bildiğimiz grup bu arada mekana giriyor. bir parça istiyorlar. onur "geç oldu çalmayalım" diyor, biraz ortalık hareketleniyor. güvenlikler adamları dışarı çıkarıyor. o arada onur yanlarına gidip yarın çalarız falan derken gerilim daha da yükseliyor. yalan yok, onur haklıysa kavgadan da kaçacak biri değildi. o hengamede tai'de çalışan şerefsiz şişeyi kırıp boğazına vuruyor... konuyla ilgili ne öğrenirsem vakit bulduğumda buraya ekleyeceğim.
farkettim ki artık küfür etmeden duygularımı tarif edemiyorum..cehalete, kokuşmuşluga lanet okumadan küfür etmeden bşka birşey gelmiyor elimizden... sıkıştık kaldık sayelerinde