Yazar Ömer Ünal: “Büyülü Pusula İsimli Kitabımın Halikarnas Balıkçısı ile İlgili Olması Bir Tesadüf Değil!”

Halikarnas Balıkçısı'nın eşsiz dünyasında çocukları yolculuğa çıkaran Halk Bilim Uzmanı ve Yazar Ömer Ünal ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Ömer Ünal, Halikarnas Balıkçısı'nın eserlerinden ilham alarak yazdığı Büyülü Pusula adlı kitabı ve yazarlık serüveni hakkında ilgi çeken detayları bizimle paylaştı. Ayrıca, bu özel kitap aracılığıyla Balıkçı'nın düşünce dünyasını, kültürel ve tarihi değerleri çocuklara ulaştırmayı nasıl hedeflediğini anlattı. Ömer Ünal'ın gözünden, Balıkçı'nın çocuk edebiyatıyla nasıl buluştuğuna ve gelecekteki projelerine dair ilham veren açıklamalar bu röportajda sizleri bekliyor.

- Halikarnas Balıkçısı'nın eserleriyle çocuk kitabı yazma fikri nasıl doğdu? Bu projeye başlamak için ilham aldığınız anılar veya deneyimleriniz nelerdir?

Balıkçı, kendi çocukluğumdan bu yana zevkle okuduğum bir yazar. Onun düşünce dünyası ile çocukları buluşturmak, çocuk edebiyatı alanında yazar olduğum günden beri aklımdaydı. Balıkçı, kültürlü bir insan olmanın ötesinde çocuklarla da bağ kurabilen bir entelektüeldi. Dolayısıyla kitabımın yine Halikarnas Balıkçısı ile ilgili olması bir tesadüf değil. Onu günümüz çocuklarına anlatabilmek benim için büyük bir onur.

Daha önce kaleme aldığım 'Yeşim Taşı Efsanesi' serisiyle Türk mitolojisine dair çok şey ifade edebilmiştim. Balıkçı ise dünya mitolojilerinin esin kaynağı olarak yine Anadolu'yu işaret ediyor. Bu da benim Balıkçı'ya özel bir ilgi duymama neden oldu. Bu projeye başlamak için ilham aldığım mekanlar ise Bodrum'un yeşili ve mavisiyle beni buluşturan sokakları, sahili, gökyüzü ve en önemlisi de içerisinde saklı bir hazine bulunduran Bodrum Deniz Müzesi oldu.

Müzede yer alan Bodrum Tipi Tekne Modelleri, Cevat Şakir Kabaağaçlı Koleksiyonu ve Hasan Güleşçi Deniz Kabukları Koleksiyonu zihnimde fantastik kapılar açılmasına vesile oldu. Bodrum kültüründe önemli yeri bulunan süngercilik, balıkçılık ve taşımacılıkta kullanılan Gulet tipi tekneler de beni en çok etkileyenler arasındaydı. Müzede gezerken deniz kabukları koleksiyonu önündeydim tam. Sanki o an deniz kabuklarından biri bana bir hikaye fısıldadı. Defne'yi o an müzenin basamaklarında görür gibi oldum. Aklımdaki öyküleri hemen paylaşmak, hikayenin devamı için bir ilham kaynağı bende. Bunu müze müdürü Selen Hanım ile paylaştığımda aslında öykü kafamda çoktan oynuyordu bile.

- Halikarnas Balıkçısı olarak bildiğimiz Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın eserlerinde genellikle mitoloji ve efsaneler ile ilgili unsurlara rastlarız. Yazılarında dikkat çeken bir dil ve üslup kullanımı vardır. Sizin görüşünüzce bu üslup çocuklara nasıl aktarılabilir?

Halikarnas Balıkçısı; 'Gülen Ada' ve 'Merhaba Akdeniz' gibi eserlerinde mitolojiyi ve efsaneyi başarılı bir dille kullanmıştı. Bu gibi önemli bilgileri çocuklara aktarabilmek için çocuk dilini okumak lazım. Özellikle günümüz çocukluk algısı bambaşka bir yere taşındı. Artık karşımızda derinlemesine analiz yapabilen bir çocuk okur var. Türk mitolojisi, Türk efsaneleri başta olmak üzere dünya mit ve efsanelerini çocuklara aktarırken çocuk dünyasını çok iyi bilmek gerekiyor. Ben de yaklaşık 15 yıldır çalıştığım okullarda çocuklarla beraberim. Yaratıcı yazarlık atölyeleri ve Türkçe dersleri bunun için bana inanılmaz ilham veriyor.

- Yazarın duygularını, düşüncelerini çocuklara uygun hale getirirken karşılaştığınız en büyük zorluk neydi? Çocuklara bu önemli yazarın dünyasını aktarmayı nasıl planladınız?

Halikarnas Balıkçısı, dünyayı, doğayı, insanlığı seven ve insana değer veren bir kişilik. Türkiye'nin profesyonel anlamda ilk gezi rehberi ayrıca cebinde taşıdığı tohumlarla Bodrum'da yepyeni bitkilerin yetişmesini sağlayan bir çevre aktivisti. Onun bu topraklara katkısını sunacak o kadar çok bilgi ve deneyimi var ki, bunların hepsini bir çırpıda sınırlı sayıda bir kitapta dile getirmek, yaşadığım en büyük zorluk diyebilirim. Planlamamı aslında bir seri kitap dizisi olarak düşünüyorum.

'Halikarnas Balıkçısı ile Yolculuklar' serisinin ilk kitabı olan Büyülü Pusula bunun ilk adımı. Bu adımlar giderek ilerleyecek. Bodrum Deniz Müzesi Yayınları ile çok güzel bir çalışma ortamımız var. Özellikle Balıkçı'nın tanınması noktasında muazzam bir çaba içindeler. Burada özellikle Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Canbazoğlu'nun adını anmalıyım. Bu planlamayı yaparken onun Bodrum deneyimi ve yayıncılık dünyasına katmak istediği vizyon, bana çok şey kattı. Kitabın editörü Ülkü Buldanlı'ya, Bodrum Deniz Müzesi eğitmenlerinden Aybike Erbaş'a; arka kapak yazarları İzzeddin Çalışlar ve yazar dostum Göktuğ Canbaba'ya da özel olarak teşekkür ediyorum. Sanırım söz konusu zorluğu aşmamda ve kitabın çıkma aşamasında onların desteği olmasa şu an Defne'nin maceraları sadece zihnimde yaşayan bir öyküden ötesi olamazdı.

- Halikarnas Balıkçısı'nın eserleriyle çocuk kitabı yazma fikri nasıl doğdu? Bu projeye başlamak için ilham aldığınız anılar veya deneyimleriniz nelerdir?

Balıkçı, kendi çocukluğumdan bu yana zevkle okuduğum bir yazar. Onun düşünce dünyası ile çocukları buluşturmak, çocuk edebiyatı alanında yazar olduğum günden beri aklımdaydı. Balıkçı, kültürlü bir insan olmanın ötesinde çocuklarla da bağ kurabilen bir entelektüeldi. Dolayısıyla kitabımın yine Halikarnas Balıkçısı ile ilgili olması bir tesadüf değil. Onu günümüz çocuklarına anlatabilmek benim için büyük bir onur.

Daha önce kaleme aldığım 'Yeşim Taşı Efsanesi' serisiyle Türk mitolojisine dair çok şey ifade edebilmiştim. Balıkçı ise dünya mitolojilerinin esin kaynağı olarak yine Anadolu'yu işaret ediyor. Bu da benim Balıkçı'ya özel bir ilgi duymama neden oldu. Bu projeye başlamak için ilham aldığım mekanlar ise Bodrum'un yeşili ve mavisiyle beni buluşturan sokakları, sahili, gökyüzü ve en önemlisi de içerisinde saklı bir hazine bulunduran Bodrum Deniz Müzesi oldu.

Müzede yer alan Bodrum Tipi Tekne Modelleri, Cevat Şakir Kabaağaçlı Koleksiyonu ve Hasan Güleşçi Deniz Kabukları Koleksiyonu zihnimde fantastik kapılar açılmasına vesile oldu. Bodrum kültüründe önemli yeri bulunan süngercilik, balıkçılık ve taşımacılıkta kullanılan Gulet tipi tekneler de beni en çok etkileyenler arasındaydı. Müzede gezerken deniz kabukları koleksiyonu önündeydim tam. Sanki o an deniz kabuklarından biri bana bir hikaye fısıldadı. Defne'yi o an müzenin basamaklarında görür gibi oldum. Aklımdaki öyküleri hemen paylaşmak, hikayenin devamı için bir ilham kaynağı bende. Bunu müze müdürü Selen Hanım ile paylaştığımda aslında öykü kafamda çoktan oynuyordu bile.

- Halikarnas Balıkçısı olarak bildiğimiz Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın eserlerinde genellikle mitoloji ve efsaneler ile ilgili unsurlara rastlarız. Yazılarında dikkat çeken bir dil ve üslup kullanımı vardır. Sizin görüşünüzce bu üslup çocuklara nasıl aktarılabilir?

Halikarnas Balıkçısı; 'Gülen Ada' ve 'Merhaba Akdeniz' gibi eserlerinde mitolojiyi ve efsaneyi başarılı bir dille kullanmıştı. Bu gibi önemli bilgileri çocuklara aktarabilmek için çocuk dilini okumak lazım. Özellikle günümüz çocukluk algısı bambaşka bir yere taşındı. Artık karşımızda derinlemesine analiz yapabilen bir çocuk okur var. Türk mitolojisi, Türk efsaneleri başta olmak üzere dünya mit ve efsanelerini çocuklara aktarırken çocuk dünyasını çok iyi bilmek gerekiyor. Ben de yaklaşık 15 yıldır çalıştığım okullarda çocuklarla beraberim. Yaratıcı yazarlık atölyeleri ve Türkçe dersleri bunun için bana inanılmaz ilham veriyor.

- Yazarın duygularını, düşüncelerini çocuklara uygun hale getirirken karşılaştığınız en büyük zorluk neydi? Çocuklara bu önemli yazarın dünyasını aktarmayı nasıl planladınız?

Halikarnas Balıkçısı, dünyayı, doğayı, insanlığı seven ve insana değer veren bir kişilik. Türkiye'nin profesyonel anlamda ilk gezi rehberi ayrıca cebinde taşıdığı tohumlarla Bodrum'da yepyeni bitkilerin yetişmesini sağlayan bir çevre aktivisti. Onun bu topraklara katkısını sunacak o kadar çok bilgi ve deneyimi var ki, bunların hepsini bir çırpıda sınırlı sayıda bir kitapta dile getirmek, yaşadığım en büyük zorluk diyebilirim. Planlamamı aslında bir seri kitap dizisi olarak düşünüyorum.

'Halikarnas Balıkçısı ile Yolculuklar' serisinin ilk kitabı olan yülü Pusula bunun ilk adımı. Bu adımlar giderek ilerleyecek. Bodrum Deniz Müzesi Yayınları ile çok güzel bir çalışma ortamımız var. Özellikle Balıkçı'nın tanınması noktasında muazzam bir çaba içindeler. Burada özellikle Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Canbazoğlu'nun adını anmalıyım. Bu planlamayı yaparken onun Bodrum deneyimi ve yayıncılık dünyasına katmak istediği vizyon, bana çok şey kattı. Kitabın editörü Ülkü Buldanlı'ya, Bodrum Deniz Müzesi eğitmenlerinden Aybike Erbaş'a; arka kapak yazarları İzzeddin Çalışlar ve yazar dostum Göktuğ Canbaba'ya da özel olarak teşekkür ediyorum. Sanırım söz konusu zorluğu aşmamda ve kitabın çıkma aşamasında onların desteği olmasa şu an Defne'nin maceraları sadece zihnimde yaşayan bir öyküden ötesi olamazdı.

- Kitabınızda Halikarnas Balıkçısı'nın düşünce dünyasını nasıl anlatıyorsunuz? Tarihi ve kültürel değerleri çocuklara nasıl aktarıyorsunuz ve bu değerlerin anlaşılmasına nasıl yardımcı oluyorsunuz?

Özellikle Balıkçı'nın kültürel değerlere kattıklarına bakmalı. Daha önce, yine Bodrum Belediyesi ve Bodrum Deniz Müzesi'nin öncülüğünde düzenlenen etkinlikler kapsamında, 'Balıkçı'nın Mitolojisi Bilgisi Üzerinden Değerler Eğitimi' konusunda bir bildiri sunmuştum. Onun hikayelerinde değerler eğitimi o kadar yoğun bir hal alıyor ki, bu kaynağı çocuklarla buluşturmak için neler yapılabilir diye düşünüyorum. Bu düşünce de tabii ki kitapların yazılmasına vesile oldu. Tarihi ve kültürel değerler, Bodrum'un yeşili, mavisi, tarihi dokusu kitapta ön plana çıkan unsurlar.

Defne, kitabımdaki başkarakter ve onunla Balıkçı sıkı birer dost oluyorlar. Bu dostluk neticesinde yolculuk başlıyor. Amaçları Bodrum'u, sahillerimizi, çevremizi kirletenleri durdurmak. Tabii bu kurguyu yine mitolojik bir zemine oturtarak ilerliyor kitap. Türk ve Yunan mitlerinden esintilerin, karakterlerin yer aldığı kitapta çocukların bu kültürel değerleri öykü tadında öğrenmelerini, yine çocuk edebiyatına uygun bir dille aktarmaya çalıştım.

- Halikarnas Balıkçısı'nı özel kılan özellikleri kitabınızda nasıl vurguladınız? Halikarnas Balıkçısı’nı sizin için farklı kılan özellikleri nelerdir? 

Mesela çevreciliği, insanseverliği, dostluğu, yurtseverliği, dünya vatandaşı oluşu, her şeyden önemlisi de Anadolu tutkusu... Bunları sanırım okur, kitapta satır aralarında görebilecek. Onu farklı kılan özelliği birçok yetiyi tek vücutta bulunduruyor olması. Bir insan hem çalışkan, hem zeki, hem de vatansever olabilir ancak buna doğaseverliği, dil uzmanlığını, bahçıvanlığı, turizm rehberliğini, çevirmenliği de ekleyince ortaya muazzam bir kişilik çıkıyor. Üstelik bunların hepsinde de birer uzman oluşu işi daha da farklı kılıyor.

- Halikarnas Balıkçısı'nın eserlerinde sıkça yer verdiği geleneksel Türk denizciliği ve balıkçılığı hakkında daha fazla bilgi verir misiniz? Bu konunun yazarın eserlerindeki önemi nedir sizce?

Cevat Şakir Kabaağaçlı, Bodrum'da uzun yıllar yaşamış ve Ege Denizi'ne büyük bir sevgi beslemiştir. Bodrum, onun eserlerinde sık sık geçen bir mekândır ve burada deniz ve balıkçılık gelenekleri önemli bir rol oynamıştır. Ege Denizi'nin güzelliklerini ve denizle olan bağını yazılarıyla yansıtmıştır. Yazar, Türk denizcilik kültürünü ve balıkçılık geleneğini derinlemesine incelemiş ve bu konulardaki detayları eserlerine aktarmıştır. Denizcilerin yaşam tarzı, tekneleri, balıkçılık teknikleri ve denizle ilişkileri hakkında ayrıntılı bilgiler sunmuştur. Halikarnas Balıkçısı, doğanın güzelliklerini ve denizle iç içe olan doğal çevreyi önemsemiştir. Doğanın ve deniz manzaralarının ayrıntılı tasvirleri, eserlerinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Geleneksel Türk halk hikayelerini ve efsanelerini de eserlerine dahil etmiştir. Bu, onun eserlerindeki mitolojik ve kültürel unsurları daha zengin kılar.

Yazarın eserlerindeki denizciliği ve balıkçılığı önemli kılan şey, bu konuları sadece fiziksel bir çevre olarak ele almaması, aynı zamanda bir yaşam tarzı, bir kültür, ve bir tutku olarak sunmasıdır. Yazarın eserleri, denizle olan bağını ve doğayla uyumunu vurgularken aynı zamanda geleneksel Türk denizciliği ve balıkçılığına olan saygısını yansıtır. Bu temalar, yazarın eserlerinin zenginliğini ve derinliğini artırır, aynı zamanda Türk denizciliği ve balıkçılığına dair önemli bir kaynak olarak da görülür.

- Biraz da yazarın mitoloji anlayışından bahseder misiniz? Mitolojiye olan ilgisi kitabınızda nasıl yansıtılıyor?

Öncelikle karşılaştırmalı mitoloji çalışan ilk insanlardan biri olduğunu söyleyebilirim. Bu yolla Balıkçı, mitolojiye tarafsız bir şekilde bakabilmiştir. Herkesin tüm mit ve efsaneleri Yunan kültürüne dayandırdığı bir noktada bilimsel bir dille bunun doğru olmadığını söylemiştir. Onun bu bakış açısı aslında Atatürk’ün tezleriyle de örtüşüyor. Dolayısıyla Anadolu’nun saklı hazinesini de bizlere gösterme fırsatı buluyor. Büyülü Pusula kitabımda da onun mitlerle olan ilgisini, karakter adlarında görebiliyoruz. Eski Çağ uygarlıklarına yolculuğa çıkıyorlar. Örneğin Midas ile sohbet ediyorlar. Karakterlere baktığımızda da yer altının efendisi iki karakteri Erlik Han ve Hades’i görüyoruz. Mitlerdeki kötücül varlıkların iş birliği karşısında neler yapılması gerektiğine dair ipuçları da yine kitapta yer verdiğim konulardan.

- Kitabınızda  yer alan Defne karakteriyle ilgili çocukları bekleyen sürprizler neler? Bu karakterin hikayedeki rolü hakkında daha fazla bilgi verebilir misiniz?

Defne, güçlü bir karakter. Mitolojiden aldığı adı sayesinde hayata bakışı da oldukça fantastik. Balıkçı ile tanışması ve onunla çıktığı yolculuk okurlara da ilham verecek. Defne, geçmişle bugünün ortasında derin düşüncelere sahip, karşılaştırma yapabilen bir çocuk. Özellikle kitabın sonunda okuyucuyu bir sürpriz bekliyor. O bölümü kaleme alırken cümleler özgür hale gelirken ben tutsak düştüm, diyebilirim. Çünkü Defne, kitabın sonuna kendisi karar verdi. Daha da önemlisi, Büyülü Pusula'nın bir son değil, aslında bir başlangıç olduğunu belirten de yine Defne'nin ta kendisiydi.

- Kitabınızın devamı gelecek diye anlıyoruz, bu konuda neler söylersiniz? İleride yeni projeler veya hikayelerle ilgili ipuçları verir misiniz?

Evet, şimdiden yoğun bir ilgi var kitaba. Kitabın çıkacağı haberini alır almaz bana ve yayınevim Bodrum Deniz Müzesi Yayınları'na ulaşıp kitapla ilgili talep bildiren çok kişi oldu. Özellikle okullar, bu konuda çok istekli. Daha önce Akdeniz’in Ebedi Genci Halikarnas Balıkçısı kitabını yayımlayan Bodrum Deniz Müzesi Yayınları, kendine ilke olarak edindiği 'Balıkçı’yı Anlamak ve Anlatmak' hedefi doğrultusunda birçok projeyi de gerçek kılıyor. Bunlar arasında serinin devamı da var. Dolayısıyla Defne’nin Halikarnas Balıkçısı ile çıktığı maceraların devamı da gelecek. Okur şimdiden mitolojinin derin sularında yüzmeye hazır olsun.

Röportaj: Hande İpekgil

Instagram 

Threads

X

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Popüler İçerikler

Tolunay Kafkas, "El Sıkmama" Olayına Müdahil Oldu: Hedefinde Volkan Demirel Var
Ali Koç, Fenerbahçe Tesislerinde Sıkıyönetim İlan Etti
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu