"Yaşasın Covid: İşe gitmiyorum!" Hareketsiz Yaşam Tarzını Değiştirmenin Yolları

Önceki nesillerle karşılaştırıldığında, çoğu insan işte, evde, arabalarında ve topluluklarımızda uzun süre oturmayı gerektiren faaliyetlerde giderek daha fazla zaman harcıyor. Buna bir de Covid 19 eklendiğinde, son üç yıldır, “home ofis” yani evden çalışma modası geldi. İlk başlarda çok cazip gelen bu home ofis işi, aslında kaçınmak zor olsa da hareketsiz bir yaşam tarzını ve beraberinde de birçok sağlık sorunu riskini getirdi.

Sedanter yani hareketsiz bir yaşam tarzının potansiyel birçok olumsuz etkileri vardır. Bunlar başta kilo, ortopedik sorunlar, psikolojik sorunlar ve benim konum olan toplardamar hastalığı olarak sıralanabilir.

Hareketsiz yaşam tarzının potansiyel olumsuz etkilerinden biri venöz yetmezlik ya da toplardamar yetmezliği olarak bilinen hastalığın gelişmesidir. Bu hastalık varisli damarların ve örümcek damarların altında yatan nedendir. Çalışmalardaki sonuçlar, erkeklerin %17'sinin ve kadınların %40'ının toplardamar yetmezliği olabileceğini göstermektedir. Damar hastalığı tedavi edilmediğinde venöz yaralar, pıhtılar ve akciğer embolisi gibi ciddi sorunlara yol açabilir.

Hareketsiz yaşam tarzı nedir?

Hayatımızı kolaylaştıran teknoloji acaba aynı zamanda hayatımızı zorlaştırıyor mu? Bilgisayar ve diğer elektronik cihazlar gibi teknolojiler hayatımızda giderek daha büyük rol oynadığından, nüfusun artan bir yüzdesi de hareketsiz bir yaşam tarzını tercih ediyor.

Hareketsiz bir yaşam tarzı olarak da bilinen yerleşik yaşam tarzı, zamanımızın çoğunu oturarak veya uzanarak geçirdiğimiz bir yaşam tarzıdır. Bu, sağlığınızın birçok alanı için zararlı olabilecek, çok az fiziksel aktivite yapmak anlamına gelir. Bununla birlikte, son kanıtlar, hareketsiz yaşam tarzının uzun vadeli sağlık sonuçlarının, orta veya ağır aktivite veya egzersiz eksikliği ile ilişkili olanlardan daha farklı olduğunu göstermektedir.

Diğer sorunların yanı sıra, hareketsiz bir yaşam tarzı yavaşlamış kan dolaşımını ve varis gelişimine katkıda bulunur. Toplardamar akışında üç ana başlık saymıştık:

1. Arkadan ittiren atardamar kanı.

2. Nefes alıp vermekle oluşan göğüs için negatif basınç.

3. En önemlisi ise, baldır kasının kasılıp gevşemesi yani yaptığımız yürüyüşler.

Gün boyunca düzenli hareket etmediğiniz de kan akışı yavaşlayabilir ve kalbe geri taşınmakta zorlanabilir. Zamanla bu, vücudunuzun bazı bölgelerinde kan birikmesi neden olabilir. Çoğu zaman bacaklar, ayak bilekleri ve ayaklar etkilenir. Biz buna çorap tarzında ödem diyoruz.

Göllenen kan aşağılarda biriktiğinde, damar hastalığı belirtileri yaşayabilirsiniz. Yaygın olarak ağrı, dolgunluk hissi, yanma, ödem, kramp, kaşıntı ve yorgunluk bunlardan bir kısmıdır.

Bu başlık altında kilo alımı, bazı ciddi sağlık sorunları ve hatta erken ölüm sayılabilir.

Varisli damarlar: Uzun süre hareketsiz zaman geçirdiğinizde, varis geliştirme olasılığınız daha yüksektir. Biraz önce saydığım toplardamar dolaşımını sağlayan etkenlerden en önemlisi olan baldır-kas pompası ortadan kalkacak ve varis gelişme riskiniz, hele bir de genetik yatkınlığınız varsa yükselecektir. Ödem, ağrı, kramp, kaşıntı, yorgunluk gibi rahatsız edici şikayetleriniz ortaya çıkabilir. Hatta kan pıhtıları, yaralar, ve akciğer embolileriyle hayatınızı tehdit edecek boyutları dahi ulaşabilir.

Obezite: Çağımızın hastalığı olarak da adlandırabileceğimiz obezitenin en önemli risk faktörü hareketsizliktir.

Zamanla, küçük küçük kilo artışları, genel sağlığınızı önemli ölçüde etkileyebilir. Günümüzde hangi branşla ilgili olursa olsun genetiğin arkasından obezite tüm başlıklar altında sıralanabilmektedir. Ayrıca obezitenin damar sağlığınız ve varisli damarlar üzerine de önemle bir risk faktörü olduğunu bilmelisiniz.

Diyabet: Hareketsiz yaşam tarzının başka bir potansiyel etkisi de tip 2 diyabetin gelişmesidir. Fiziksel aktivite, kilo verme ve sağlıklı beslenme, tip 2 diyabet oluşumunu önlemeye ve geciktirmeye yardımcı olabilir. Kontrolsüz diyabet varisli damarların ve örümcek damararın gelişmesine de katkıda bulunur. Diyabet çok ciddiye alınması gereken ve mutlaka doktor kontrolünde takip edilmesi gereken bir hastalıktır.

Kanser: Araştırmalar, fiziksel aktivitenin belirli kanser türlerini daha düşük oranlarda sahip olmak arasında bir ilişki olduğunu göstermiştir. Bunlar mesane, meme, kolon, endometrium, yemek borusu, böbrek ve mide kanserleridir .

Kalp hastalığı: Kalp hastalıkları, dünya üzerinde en sık rastlanan hastalıklar olduğu gibi, hala 1. sıradaki ölüm nedenidir. Ve biz biliyoruz ki, hareketsiz yaşam kalp hastalıklarının en önemli tetikleyicilerinden birisidir. Egzersizin kalp sağlığınızı iyileştirebileceğini ve kalp yetmezliği, inme gibi büyük olumsuz olayların meydana gelmesini önleyebileceğini unutmayın.

Ruh sağlığı: Egzersiz yaptıktan sonra, zihinsel, duygusal ve bilişsel olarak daha iyi ettiğinizi fark ettiyseniz, yalnız değilsiniz. Fiziksel aktivite ve zihinsel sağlık, karmaşık bir şekilde bağlantılıdır. Egzersiz, hastalığı önlemeye yardımcı olmanın yanı sıra ruh halinizi, bilişsel işlevinizi ve uyku kalitenizi arttıracak, kaygı ve depresyonu da azaltacaktır. Bununla birlikte, hareketsiz, izole, home ofis bir yaşam tarzını takip ederseniz, bu önemli zihinsel sağlık faydalarını elde edemeyeceğiniz gibi bir süre sonra yalnızlıktan sıkıldığınızı ve depresyona girdiğinizi fark edeceksiniz.

Hareketsiz bir yaşam tarzının etkilerini tersine çevirebilir miyiz?

Biz Türkler olarak başta ben olmak üzere bazı yaşam tarzı değişikliklerini özellikle sporu ve zora gelmeyi çok sevmesek de bazı yaşam değişikliklerini hayatımıza sokarak, hareketsiz bir yaşam tarzının birçok olumsuz etkisini tersine çevirmek mümkündür. Ayrıca, daha sağlıklı bir yaşam tarzını takip etmek, damar hastalığı şikayetlerini iyileştirebilir ve varisi damarlar geliştirme riskini azaltabilir.

İşte bazı önerilerimiz:

Gün boyu daha fazla hareket edin: hareketsiz bir işiniz varsa, yani günün büyük bir bölümünde oturuyorsanız, mümkün olduğunca sık kalkıp hareket etmenizi öneririz. Oturarak çalışan dostlarıma, ben bunu en fazla yarım saatte bir ayağa kalkıp, 5 dakika yürümelerini önererek sağlamaya çalışıyorum. Özellikle işler yoğunlaştığında, düzenli hatırlatmalar için bir zamanlayıcı ayarlamak isteyebilirsiniz. Dolaşmak için masanızdan kalkamadığınız zamanlarda, daha iyi bir kan akışı sağlamak için bacaklarınızı ve kollarınızı esnetmeyi veya masaj yapmayı deneyin. Son olarak, molalarınız sırasında fiziksel hareketlere öncelik verin. Bunları yaptığınızda ne kadar enerjik hissettiğinize siz bile şaşırabilirsiniz.

Düzenli egzersiz yapın: Hareketsiz bir yaşam tarzının olumsuz etkilerini tersine çevirebilmek için yapabileceğiniz en önemli şey egzersizdir. Düzenli bir egzersiz programına başlayacaksanız ve 50 yaş üstüyseniz, en önemlisi de genetik bir yatkınlığınız, yani aile hikayeniz var ise mutlaka doktorunuzla iletişim kurduktan sonra başlamanızı öneririm. Yavaş başlayın ve daha uzun sürelere kadar çalışın. Ritminizi yani çalışma yoğunluğunuzu, yavaş yavaş arttırın. Haftalık hedefiniz, haftanın beş günü, ortalama 30 dakika civarında olmalıdır. Size katılması için bir arkadaşınızı veya aile üyenizi yanınıza almanın, hem aktiviteleri daha cazip hale getireceğini, hem de yanınızdaki kişinin de sağlığını desteklediğini hatırlayın.

Kilonuzu koruyun: Her yaş için belirlenmiş olan sağlıklı bir vücut kitle indeksini (VKİ) korumak, hareketsiz bir yaşam tarzının etkilerini azaltmaya yardımcı olabilir. Bununla birlikte, kilo vermenin ve korumanın zor olduğunu biliyoruz. Mücadele ediyorsanız, ek destek ve kaynaklar için doktorunuzla konuşmayı deneyin. Bir tıbbi kilo verme programına yönlendirmenin faydaları olabilir.

Sağlıklı beslenin: Hareketsiz yaşam tarzının olumsuz etkilerinden kaçınmak için sağlıklı ve çok yönlü bir diyet önemlidir. Bu çoğunlukla taze meyve ve sebzelerden, kepekli tahıllardan, yağsız proteinlerden ve sağlıklı yağlardan oluşmalıdır. Sağlığınız için, ayrıca ilave şeker, tuz, alkol ve kafeini sınırlamakta fayda vardır. Ayrıca gün boyunca en az 2 litre sıvı tüketmeye önem vermelisiniz.

Sigarayı bırakın: Çağımızın en yaygın ve en kötü alışkanlığı olarak sigara tüketiminin olumsuz etkilerini hepimiz biliyoruz. Kalbinize, akciğerlerinize, damarlarınıza ve vücudun diğer birçok bölgesine ciddi zararlar verebilir. Zor olduğunu biliyoruz ama bırakmak için desteğe ihtiyacınız varsa etkili sigara bırakma programları hakkında doktorunuza danışın.

Doktorunuzu ziyaret edin: Hareketsiz bir yaşam tarzının olumsuz etkilerini yönetmek veya tersine çevirmek ve ek sağlık sorunlarından kaçınmak için özellikle ileri yaşlarda doktorunuzla düzenli kontrollere gidin. Mevcut sağlık sorunlarınızı izleyebilir, başkalarından kaçınmanıza yardımcı olabilir ve sağlığınızı, yaşam kalitenizi nasıl iyileştirebileceğiniz konusunda kişiselleştirilmiş öneriler sağlayabilir.

Varislerinizi ihmal etmeyin: Varis veya örümcek damarlarda dahil olmak üzere toplardamar sağlığınız olduğunu sağlık probleminiz olduğundan endişeleniyorsanız, bir değerlendirme yaptırmanızı öneririz. Erken müdahale, en iyi sonuçlara ve olası komplikasyonların önüne geçirmesini sağlar. Kalp ve damar cerrahınıza başvurmanızı öneririm.

Doğru bilinen yanlışla bugünkü bloğumuza son verelim. Her gün egzersiz yapmanın hareketsiz bir yaşam tarzının olumsuz etkilerini dengelemek için yeterli olduğu sanılsa da maalesef ki en önemli faktör olan egzersiz, diğer koşulları yerine getirmediğimiz takdirde, tek başına anlamına yitirecektir. Yani yukarıda saydığım başlıkların hepsine önem vermenizi diliyor, sağlıklı, varissiz günlerde görüşmek üzere diyorum.

Instagram

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
Önce Meydan Okuyup Sonra R Yapmıştı: Murat Övüç "Bülentinkiler Sahte" Dediği Diva'nın Eteklerine Kapandı!