'Yılanı Öldürseler’, ‘Ölüm Tarlası’, ‘Murat’ın Türküsü’, ‘Karacaoğlan’ın Kara Sevdası’, ‘Bu Vatanın Çocukları’ filmlerinin senaryosunu Yaşar Kemal yazdı.
Ayrıca ‘Menekşe Koyu’, ‘Mutsuzlar’, ‘Yer Demir Gök Bakır’, ‘Memed My Hawk’, ‘Ağrı Dağı Efsanesi’, ‘Bebek’, ‘Ala Geyik’, ‘Urfa İstanbul’, ‘Beşikteki Miras’, ‘Ala Geyik’, ‘Dertli Irmak’, ‘Namus Düşmanı’, ‘Kara Çalı’, ‘Beyaz Mendil’ filmleri Yaşar Kemal’in eserlerinden yola çıkılarak beyaz perdeye aktarılan filmler oldu.
Dünya edebiyatının parçası
Yaşar Kemal sadece Türk değil dünya edebiyatının da parçasıydı.
Kitapları 40'tan fazla dile çevrildi.
Kitaplarının yayıncısı Yapı Kredi Yayınları'nın kendisi için hazırladığı özel internet sitesinde, 'Şaşırtıcı imgelemi, insan ruhunun derinliklerini kavrayışı, anlatımının şiirselliğiyle yalnızca Türk romanının değil dünya edebiyatının da önde gelen isimlerinden biri' olarak tanımlanıyor.
'Bu çağda halktan kopmuş bir sanata inanmıyorum. Şunu söylemek istiyorum ki ben 'angaje' bağımlı bir yazarım. Kendime ve söze ve insanın onuruna bağımlıyım. Bilinçli olarak ben aydınlığın türküsünü, iyiliğin, güzelliğin türküsünü söylemek istedim. Romanlarım yaşam gibi doğru söylesin, yaşamla birlik olsun istedim. Çünkü yaşam umutsuzluktan umut üretmektir. İnsan umutsuzluktan umut üreterek bugüne kadar gelmiştir.' 2014'te Bilgi Üniversitesi'ndeki törene gönderdiği mesajdan
Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen ilk Türkiyeli yazar Yaşar Kemal oldu.
Ayrıca yurtışında, aralarında Uluslararası Cino del Duca ödülü, Légion d'Honneur nişanı Commandeur payesi, Fransız Kültür Bakanlığı Commandeur des Arts et des Lettres nişanı, Premi Internacional Catalunya, Légion d'Honneur Grand Officier rütbesi, Alman Kitapçılar Birliği Frankfurt Kitap Fuarı Barış Ödülü'nün de bulunduğu birçok ödüle layık görüldü.
Dünya çapında yazarların hakları için faaliyet gösteren Uluslararası PEN'in Türkiye ayağında önemli bir isimdi.
1950'de Halide Edip Adıvar'ın öncülüğünde Türk PEN Kulübü adıyla kurulan ve 12 Eylül askeri müdahalesi sonrası kapanan PEN Türkiye merkezi, 1989'da Yaşar Kemal'in öncülüğü ve başkanlığı ile hayata döndürüldü.
Kemal'in hayatı boyunca ABD'li Arthur Miller'dan, Kırgız Cengiz Aytmatov'a kadar yurt dışından birçok yazarla dostlukları oldu.
Okurlarından istediği
Kasım 2014'te Bilgi Üniversitesi'nin kendisine 'fahri doktora' unvanı vermek için düzenlediği törene sağlık sorunları nedeniyle katılmayan Yaşar Kemal'in gönderdiği mesaj, adeta okurlara bırakılmış bir vasiyetti.
Kemal şöyle demişti:
'Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun. İki, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın. Kimse kimseyi aşağılayamasın. Kimse kimseyi asimile edemesin. İnsanları asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin.
'Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki, bir kültürü yok edenlerin kendi kültürleri, insanlıkları ellerinden uçmuş gitmiştir.
'Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar.'
BBC Türkçe