Yaşanan Skandallarla Adnan Menderes ve 2 Yasak Aşkının Bilinmeyen Hikayesi

Kadınlarla olan ilişkileri geçmişten günümüze gündem olan Adnan Menderes'in Ayhan Aydan ve Suzan Sözen'le yaşadığı yasak aşkın bilinmeyen detaylarını ve skandallarını tüm detaylarıyla derledik.

Adnan Menderes'in yaşadığı ilişkiler birçok gazete ve dergide, hatta yargılandığı Yassıada'da bile konuşulmuştu. Biz de bu skandallarla dolu ses getiren aşklarını sizler için derledik.

Adnan Menderes, Berrin Menderes'le genç yaşında evlendi ve bu evlilik aşk evliliğinden ziyade görücü usulüyle yapılmış bir birliktelikti.

Evliliği süresince kadınlarla ilişkileri olsa da en çok gündem olan Ayhan Aydan ve Suzan Sözen ile yaşadığı ilişkiydi. İlk olarak Ayhan Aydan ile olan birlikteliklerine bakalım.

Sıradan ilişkiler yaşarken birden karşısına güzeller güzeli başarılı opera sanatçısı bir kadın çıktı. Adı Ayhan Aydan. Menderes'in aşkı tam anlamıyla hissettiği kadın...

O dönemde Aydan 25 yaşlarında, Menderes de 50'li yaşlarındaydı.

Birbirlerini o kadar çok seviyorlardı ki ikisinin de evli oluşu, Adnan Menderes'in ülkenin Başbakan'ı oluşu umurlarında değildi. Açık bir şekilde aşklarını yaşıyorlardı.

Ayhan Aydan'ın eşini yurt dışına göndermesi, birlikte davetlere gitmeleri hiç kimsenin umurlarında olmadığının da kanıtı diyebiliriz.

Menderes'in yakın çevresi her ne kadar Ayhan Aydan'la birlikte olmasını istemese de o aşkından vazgeçmedi.

Arkadaşları onu başka eğlence ortamlarına dahil etse de istedikleri olmadı. Aklının bir köşesinde Ayhan Aydan yer etmişti.

Onu öyle çok seviyormuş ki, Ayhan Aydan'ın küpesi kaybolduğunda gazino kapatıp korumalarıyla birlikte küpenin peşine düştüğü bile olmuş...

Fakat Menderes, İstanbul günlerinde Suzan Sözen isimli bir kadınla tanıştı ve bu tanışıklık daha sonrasında da ilginç olaylara neden oldu.

Adnan Menderes'le tanıştıklarında emniyette görevli Ferit Sözen’le evliydi. Suzan Sözen daha 17 yaşında genç bir kadınken iş insanı Nejat Verdi'yle de bir evlilik yapmış.

Kocasının Gümüşhane'ye olan tayinini iptal ettirmek için Adnan Menderes'le ilişki kurduğunu ve bu ilişkiyi de kocasının bildiğini açık açık söylemişti.

“Kocam o tarihte İstanbul Polis Okulu’nda hoca idi. Gümüşhane’ye tayin edildi. Gitmedik. Burada kalmak için çok çalıştık. Menderes’e bu işi yaptırmanın çarelerini aradım. Bir gün Tarabya’da, Piliç Osman (Osman Aytuğ) ile tanıştım. Bize Başbakan’ı çok iyi tanıdığını ve beni Menderes ile tanıştırabileceğini söyledi. Ertesi gün, Menderes telefon ettirdi ve imzalı kitabımı istetti. Kocama sordum, muvafakat etti. Bu şekilde tanıştık, eve gelmeye başladı. O geleceği vakit, kocam hasta dahi olsa evden çıkardı. Pencerede parolamız vardı. Kocam başvekilin gittiğini anlar, dönerdi.”

Kaynak: Vatan

Haliyle bu ilişkiden rahatsız olan Ayhan Aydan, Menderes'le olan bütün ilişkisini bitirdi ve Menderes'in tüm barışma çabalarına rağmen onu affetmedi.

Her ne kadar ayrı olsalar da Menderes'in yargılandığı Yassıada'ya gitti ve ifade verdi. İşin acı tarafı da Menderes'in eşi Berrin Menderes de ifade vermek için oradaydı.

Acı tarafı diyoruz çünkü mahkeme heyeti Berrin Menderes'in ifade verdikten sonra salondan çıkmasına izin vermeyip Ayhan Aydan'ın ‘Sevdim ve ondan bir çocuk sahibi olmak istedim.’ cümlesini ve ilişkilerinin ayrıntılarını duymak zorunda bırakmıştı.

Bu 2 kadın için bu durum işkenceden farksızdı...

Bu Ayhan Aydan'ın Menderes'i son kez görüşü ve ona veda edişiydi.

YouTube'ta yayımlanan Haber Bahane programına konuk olan Ayhan Aydan'ın yeğeni oyuncu Ege Aydan, "Evdeki piyano Adnan Menderes'in halama hediyesiydi. Annem ders verdiği için ona geçti piyano. Ben anneme gittikçe çaldığım için piyano artık benim evimde. Miras olarak kaldı. Küçükken halamın evine gittiğimde 3 daire vardı ve birbirine bağlıydı. Caddeye bakan tarafta halamın kendi özel hayatını yaşadığı ve bizlerle görüştüğü bir daire vardı. Bazen ben bir kapıdan öbür daireye geçerdim ve orası saray gibiydi. Oradan çok etkilenirdim. Halam, Adnan Menderes'le o evde buluşurdu. Çünkü evli değillerdi, o yüzden de öyle bir yaşam şekli kurmuştu." sözleriyle ikilinin aşkını anlattı.

Aydan, "Halam ve Adnan Menderes'i hiç yan yana görmedim ama fotoğrafı olurdu. Ben de bu adam kim diye hep merak ederdim. Bunları konuşmak ve sormak yasaktı. Halam öldüğünde ben 40 yaşındaydım ve Adnan Menderes'le ilişkisini asla konuşmadık" dedi.

'Yassıada'ya ailem alındı ve sorgulandı. Halam artık ne yaşadıysa kendini öyle bir kapatmıştı ki... Kendini izole etmişti ve uzun süre yalnız yaşadı. Yanında çok sevdiği 2 tane opera sanatçısıyla beraber yaşıyordu. Halamın yıllar sonra başka bir ilişkisi oldu ve biz onu enişte bildik. Bir enişte olduktan sonra o konular hiç konuşulmadı zaten. Halamın yanı sıra annem ve babam da Adnan Menderes'le ilgili sorguya alınmıştı. Ailem, ne amaçlı çağrıldıklarını bize söylemedi. Babamın bir tabancası varmış ve ona el koymuşlar.' ifadelerini kullandı.

Bir de bu aşk hikayesinin Adnan Menderes'in yargılandığı dönem büyük ses getiren Bebek Davası kısmı da var. Bu davada Adnan Menderes, "yeni doğmuş gayri meşru çocuğu öldürmek ve bu suça azmettirmek" suçlamasıyla yargılandı.

Davanın detayları şöyle: Menderes'ten çocuk bekleyen Ayhan Aydan, 8 aylıkken bir gece sancıları başlamış ve ilk çocuğunun da doktoru olan Fahri Bey’e ulaşmaya çalışmış. Ne Fahri bey'e ne de Menderes'e ulaşılamamış.

Alaeddin Orhon, doğum yapmak üzere olan Ayhan Aydan'ın yanına gitmiş ve doğum gerçeklemiş. Mahkemede verilen ifadelerde Ayhan Aydan, annesi, ev hizmetçisi ve yanlarında bulunan Bedriye Tuğberk, çocuğun boynuna kordon dolandığını bu nedenle öldüğünü söylemiş.

Anlatılanlara göre Ayhan Aydan'ın doktoru İstanbul Zeynep Kamil Hastanesi başhekimi Fahri Atabey, eve gittiğinde çocuğun ölü olduğunu görmüş ve çocuğu alarak makam aracının arkasında mezarlığa götürüp gömmüş.

Savcılar, Menderes'in bu bebeği istemediği için doktor Dr. Fahri Atabey'e öldürttüğü iddia etmiş. Doğumu yaptıran doktor, doğum sırasında evde bulunan insanlar ve doktor Fahri Atabey de çocuğun erken doğduğunu ve doğum sırasında öldüğünü ısrarla ifadelerinde dile getirmiş.

Menderes de mahkemede şu savunmayı yapmış: “Böyle bir suçla uzaktan yakından alakam mevcut değildir. Muhterem Soruşturma Kurulu’nda sorguya çekildiğim ana kadar, bu çocuğun normal bir ölümle öldüğü kanaatine sahiptim. Fahri Atabey’i böyle bir azme sevketmek için hiçbir teşebbüsüm olmamıştır. Ayrıca Fahri Atabey Ankara’ya geldiği zaman, çocuk çoktan vefat etmiş bulunuyordu.”

Dava ile alakası olmasa da Menderes'in kasasından çıkan zarf içindeki bir kadın külotu ve çıplak kadın fotoğrafları Başsavcı Yardımcısı tarafından salondakilere gösterilmiş. Tüm bunların ardından bebeğin mezarı açılmış, kemikler çıkartılarak incelenmiş fakat bir sonuca varılamayarak Menderes ve doktorlar bu davadan beraat etmişti.

Doğumu yaptıran Alaeddin Orhon'un oğlu yıllar sonra bazı itiraflarda bulunmuştu. Babasının, doğumun zor olmadığını ve sağlıklı bir bebeğin dünyaya geldiğini söylediğini ve çocuğun öldüğünü duyunca da çok şaşırdığını anlatmıştı.

Mahkeme ses kayıtlarını buradan dinleyebilirsiniz:

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Kaç Eşi Var? Çocuklarından Fuhuş Skandalına Cübbeli Ahmet Hakkında Bilinmeyenler
Camide İçki İçilmediğini Söyleyen Müezzin Fuat Yıldırım'ın Yaşadıklarını Baştan Sona Anlattık!

Popüler İçerikler

Güldür Güldür Show'un Sevilen Karakteri Geri Dönüyor!
Okan Bayülgen Televizyonu Bıraktığını Açıkladı!
Fatih'in Ecel Terleri Döktüğü Kızılcık Şerbeti Fragmanına Gelen Tepkiler
YORUMLAR
16.12.2023

Çok metresli vatan haini Adnan...

17.12.2023

Anıtkabir'i yapan, Atatürk'ü koruma kanunu getiren Menderes'e ancak senin gibi salaklar hain der

16.12.2023

aq yobaz halkı bunu muhafazakar diye başa getirdi aynı terane dini kullanıp siyasi rant sağlama

17.12.2023

Yok öyle değil... Anıtkabir'i yaptığı, Atatürk'ü koruma kanunu getirdiği için bizzat biz gerçek Atatürkçüler başa getirdik. Varmı bir itirazın

16.12.2023

ozaman niye İstanbul'un baş köşesine anıt mezarı yapıldı

TÜM YORUMLARI OKU (32)