Geçtiğimiz hafta Yargı dizisinde Tuğçe karakterinin tecavüze uğradığı sahnenin ardından yeni bölümü de tepki uyandırdı. İzleyiciler Yargı'nın senaristi Sema Ergenekon'u eleştiri bombardımanına tuttu!
Pınar Deniz ve Kaan Urgancıoğlu'nun başrolleri paylaştığı Yargı dizisinde, Tuğçe karakterinin tecavüze uğraması geçtiğimiz haftaya damgasını vuran konulardan biri olmuştu.
Çekilen sahnede bir kadına tecavüz edilmesini engelleyen polis memuru Tuğçe'nin, tecavüze uğraması izleyenleri çok kızdırmıştı.
Pazar günü yayınlanan yeni bölüm ise bardağı taşıran son damla oldu. Yeni bölüm Tuğçe'nin tecavüze uğradığının ima edildiği bir açılışla başladı.
Darp edilen kadının bedeni denize atıldı. O halde denizden çıkarılan Tuğçe hayattaydı ancak babasına tecavüzünün izletilmesi gibi dehşete düşüren sahneler izleyicinin sinir kat sayısını yükseltti.
Hassiktirin ordan kadına şiddeti göstermişmiş. O zaman müge anlı ve tarzı programları alıp başımıza koyalım. Oyunculuğun piri insanlar oyunculukta aşırı ağlamak ve gülme bile yoktur, gerçek oyuncu bunu seyirciye hisetttirir diyor sema salağı da hayatın bir gerçeğini ille gözümüze sokuyor. Neyse ki ilk gününden dahi takip ettiğim bir dizi olmadı. bir sürü tecavüzcü, seri katil belgeseli var. Ben daha onlarda dahi bir canlandirma görmedim. Ne oldu görmeyince adamlarin masum olduğunu mu sandık?
Her hafta 2 buçuk saat dizi senaryosu yazdırılan senarist bir noktada kafayı yemiş, cinnet geçirmiş demek ki.. Kadın bu b.ktan diziyi izleyerek devam etmesine neden olan herkesten intikam almış. Sınırları zorlarsam belki izlemekten vazgeçerler de dizi yayından kalkar, ben de kurtulurum bu saçmalıkları yazmaktan demiş olabilir mi? Olabilir. Olmaya da bilir. Bir öneride bulunayım; televizyonda hoşlanmadığınız, midenizi bulandıran bir program gördüğünüzde televizyonunuzu kapatmak (ya da en azından kanalı değiştirmek), gördüğünüz iğrençlikten her yerde bahsetmekten, farkında olmadan reklamını yapmaktan daha etkili olacaktır. Reyting dediğimiz olay nicel bir kavramdır. Sizin bir dizi vs izlerken ne hissetiğinizi önemsemezler. Sadece -hangi duyguyla olursa olsun- izlemeniz gerekli. Adamlar amacına ulaştı. Geçmiş olsun.
geçen gün üşenmedim baktım, şu anda Türkiye'de aktif devam eden komedi dizisi yok. tamamı dram, entrika, ihanet vs vs... ülkenin geldiği durum...
Hassiktirin ordan kadına şiddeti göstermişmiş. O zaman müge anlı ve tarzı programları alıp başımıza koyalım. Oyunculuğun piri insanlar oyunculukta aşırı ağlamak ve gülme bile yoktur, gerçek oyuncu bunu seyirciye hisetttirir diyor sema salağı da hayatın bir gerçeğini ille gözümüze sokuyor. Neyse ki ilk gününden dahi takip ettiğim bir dizi olmadı. bir sürü tecavüzcü, seri katil belgeseli var. Ben daha onlarda dahi bir canlandirma görmedim. Ne oldu görmeyince adamlarin masum olduğunu mu sandık?
Her hafta 2 buçuk saat dizi senaryosu yazdırılan senarist bir noktada kafayı yemiş, cinnet geçirmiş demek ki.. Kadın bu b.ktan diziyi izleyerek devam etmesine neden olan herkesten intikam almış. Sınırları zorlarsam belki izlemekten vazgeçerler de dizi yayından kalkar, ben de kurtulurum bu saçmalıkları yazmaktan demiş olabilir mi? Olabilir. Olmaya da bilir. Bir öneride bulunayım; televizyonda hoşlanmadığınız, midenizi bulandıran bir program gördüğünüzde televizyonunuzu kapatmak (ya da en azından kanalı değiştirmek), gördüğünüz iğrençlikten her yerde bahsetmekten, farkında olmadan reklamını yapmaktan daha etkili olacaktır. Reyting dediğimiz olay nicel bir kavramdır. Sizin bir dizi vs izlerken ne hissetiğinizi önemsemezler. Sadece -hangi duyguyla olursa olsun- izlemeniz gerekli. Adamlar amacına ulaştı. Geçmiş olsun.