Sık sık verdiği mesajlarla ve göndermeleriyle dikkatleri üzerine çeken Kanal D'de yayınlanan Yargı, dün akşam yine nefes kesen bir bölümle izleyiciyle buluştu. Dizide, Savcı Derya'nın dosyasını elinden alan Savcı Pars'a verdiği ayar gündem oldu.
Başrollerini Pınar Deniz, Kaan Urgancıoğlu, Hüseyin Avni Danyal, Uğur Polat, Mehmet Yılmaz Ak, Zeyno Eracar, Ali Seçkiner Alıcı ve Uğur Aslan'ın yer aldığı Yargı, izleyiciyi pazar akşamları ekrana kilitlemeyi başarıyor.
Hikayesi, başarılı karakterleri bir yana Yargı, verdiği mesajlarla ve göndermeleriyle de sık sık dikkatleri üzerine geçiyor.
Hatırlarsınız Yargı'nın 16. bölümünde de mülakat sorununa gönderme yapılmıştı. Ceylin'in koğuş arkadaşı KPSS'den 95 aldığını fakat mülakatta elendiğini söylemişti.
Daha sonra da dizide Samsun'un İlkadım ilçesinde Atatürk Parkı'nda yer alan Onur Anıtı'nın saldırıya uğramasının ardından senaryoda olmamasına rağmen Atatürk sahnesi eklenmişti. Sahne izleyenlerin tüylerini diken diken etmişti.
Dün de Yargı'nın 23. bölümüne dosyası elinden alınıp Pars'a devredilen Derya Savcı'nın isyanı bölüme damga vurdu.
Bölümde Savcı Derya, mafya bir ailenin dosyasına bakıyordu. İfade alınacağı sırada bu tipler rahat durmadı tabii. Bunu gören Pars da Başsavcı'ya gitti ve durumu anlattı. Başsavcı da dosyayı Pars'a devretti.
Dosyasının elinden alındığını öğrenen Derya da Pars'tan hesap sormaya gitti.
Savcı Derya, "Ne hakla mesleğimle ilgili cinsiyetçi bir yerden saldırırsınız. Sırf kadın olduğum için onlarla baş edemeyeceğim fikrine kapılıp beni koruma hakkını size kim verdi. Benden ne gibi bir üstünlüğünüz var? İkimiz de insanız. Sizin için sindirmesi güç farkındayım. Başaramazsanız ben size sindirtmesini bilirim" sözleriyle Pars'a haddini bildirdi.
O anları buradan izleyebilirsiniz;
Tam 8 Mart öncesi böyle bir sahnenin yer alması izleyenler tarafından çok beğenildi.
Savcı Derya isyanında sonuna kadar haklı! Siz ne düşünüyorsunuz?
İyi hoş da 8 Mart "Dünya Emekçi Kadınlar" günüdür. Daha açık bir tabirler evde oturup 5 karış yatıp 10 karış kalkan, memur ve beyaz yakalı kadınların değil, ekmeğine sahip çıkmak adına yanarak can veren işçi kadınların günüdür. Olaya cinsiyetçi yaklaşım olarak bakılırsa doğru. Zira kadınlar bir çok meslekte bizlerden çok daha dikkatli ve detaycı olurlar (Hukuk, mühendislik, öğretmenlik gibi)
İyi hoş da 8 Mart "Dünya Emekçi Kadınlar" günüdür. Daha açık bir tabirler evde oturup 5 karış yatıp 10 karış kalkan, memur ve beyaz yakalı kadınların değil, ekmeğine sahip çıkmak adına yanarak can veren işçi kadınların günüdür. Olaya cinsiyetçi yaklaşım olarak bakılırsa doğru. Zira kadınlar bir çok meslekte bizlerden çok daha dikkatli ve detaycı olurlar (Hukuk, mühendislik, öğretmenlik gibi)