Yapılan Yeni Bir Araştırmaya Göre Mutlu Bir Evlilik Kalp Sağlığına İyi Geliyor!

Stres hayatımızın her alanında şöyle ya da böyle maruz kaldığımız bir durum fakat yeni yapılan bir araştırma, evlilik stresinin kalp sağlığı ile doğrudan ilişkili olduğunu ortaya çıkardı. Yani mutlu bir evliliğiniz varsa kalp krizini daha kolay atlatma ihtimaliniz yüksek! Yale Üniversitesi'nin yaptığı bu yeni araştırmanın detaylarını sizler için derledik. Haydi okumaya! 👇

Kalp sağlığı hayatımızın hiçbir döneminde hafife alınmaması gereken bir gerçek.

Genç yaşlardan itibaren sigara kullanmak, düzensiz ve sağlıksız beslenmek, hareketsizlik gibi birçok faktör kalp sağlığını kötü etkileyebiliyor.

Ayrıca bu fiziki faktörlerin yanı sıra psikolojik durumumuz da kalp sağlığı için oldukça önemliyken tüm bunlara yeni bir etken daha eklendi; evlilik!

Yale Üniversitesi'nden bilim insanları kalp sağlığı konusunda evliliğin etkilerini inceleyerek yeni bir bakış açısı paylaştı ve biz de bu araştırmanın detaylarını sizler için derledik. Keyifli okumalar...

Araştırmaya göre mutlu bir evlilik kalp sağlığını iyi yönde etkiliyor.

Ayrıca mutlu evlilikleri olan hastalar kalp krizi sonrasında kendilerini daha hızlı toparlıyorlar. Bilim insanları uyumlu ilişkileri olan genç hastalarda göğüs ağrılarının ve tekrar hastaneye yatma oranlarının azaldığını tespit etti. Buna karşın geçimsiz ilişkileri olanların iyileşme süreçlerinin daha zor geçtiği kaydedildi.

Kalp rahatsızlıklarının tedavisinde evliliğin rolü ilk kez bu araştırmayla gündeme geldi.

Her ne kadar kalp rahatsızlıklarının tedavisinde psikolojik ve sosyal faktörlerin etkileri önceden incelenmiş olsa da araştırmacılar bu yeni bulguların, kalp sağlığı uzmanlarının hastaların kişisel hayatlarını ve akıl sağlıklarını da dikkate alan bütüncül bir yaklaşımı benimsemelerini sağlayabileceğini düşünüyor.

Araştırma için 1593 hastanın durumu ve ilişkileri incelendi...

Yale Üniversitesi Halk Sağlığı Fakültesi'nde doktora yapan ve araştırmanın öncü yazarlarından olan Dr. Cenjing Zhu; ülke çapında 103 hastanede 2008-2012 yılları arasında kalp krizi tedavisi gören 18 ila 55 yaş arası 1593 hastayı inceledi. Bu hastaların tümü kalp krizi geçirdikleri sırada ya evliydi ya da ciddi ilişkileri vardı. 

Katılımcılardan ilk olarak geçirdikleri krizin bir ay sonrasında evliliklerinde yaşadıkları stresi birden on ikiye kadar derecelendirmeleri istendi; bir yıl sonra ise bedensel ve ruhsal sağlıkları ile sosyal ilişkileri hakkında ek soruları cevaplandırmaları talep edildi.

Stresli evliliklerin iyileşme sürecine oldukça kötü bir etkisi olduğu sonucuna ulaşıldı.

Evliliklerinde hafif boyutta veya hiç stres yaşamayan katılımcılara kıyasla orta düzeyde veya şiddetli stres altında olan katılımcıların yüzde 67 daha fazla göğüs ağrısı şikayetinde bulunduğu saptanırken tekrar hastaneye yatanların sayısının da yüzde 50 daha yüksek olduğu tespit edildi.

Kadınlar erkeklere kıyasla çok daha stresli!

Bilim insanları katılımcıların evlilik içinde yaşadıkları stresin erkekten kadına da farklılık gösterdiğini keşfetti. Buna göre 10 kadından 4'ü şiddetli stresten mustaripken 10 erkekten sadece 3'ünün evliliklerinde şiddetli stres yaşadıkları sonucuna ulaşıldı.

New York Üniversitesi Grossman Tıp Fakültesi'nden Dr. Nieca Goldberg bu durumu şöyle yorumluyor; 'Bu çalışma kalp hastaları adına ruhsal sağlığın öneminin altını çizdiği gibi evliliklerde kadının üstündeki yükün büyüklüğü konusunu bir kez daha vurgulamış oldu.'

Sağlık çalışanlarının da bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor.

Dr. Zhu, sağlık çalışanlarını, kalp hastalarının iyileşme süreçlerine etki eden kişisel durumları göz önünde bulundurmaları gerektiği konusunda uyarıyor ve uzmanların hastalarını stres yönetimi konusunda yönlendirmeleri ve stresin nasıl azaltılacağı hakkında bilgilendirme yapmaları gerektiğini belirtiyor.

Tabii ki hayatımızdaki stresin tek kaynağı evlilik veya ilişkiler değil...

Dr. Zhu'ya göre yaptıkları araştırma, stresli evliliklerin genç yetişkinlerin kalp krizi sonrasında iyileşme süreçlerinin uzamasına neden olduğunu destekliyor. Buna ek olarak Zhu, parasal sıkıntılar ve iş stresi gibi başka faktörlerin de iyileşme sürecini etkilediğini düşünüyor fakat bunların tespiti için daha detaylı incelemeler yapılması gerektiğinin de altını çiziyor.

Peki sizler bu araştırma hakkında neler düşünüyorsunuz? Bizimle paylaşmayı unutmayın, haydi yorumlara! 👇

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Dermatoloji Uzmanları Yeni TikTok Akımı Olan Yüze Regl Kanı Sürmenin Tehlikeleri Konusunda Uyardı!
Hard Rock Müzik Türü Dinleyenlerin Ruhuna Zarar Verirken DNA'yı Bile Onaran "Aşk Frekansı" Hangisidir?
Bilim Uyarıyor! Tuvalet Kâğıdı Yerine Düzenli Olarak Islak Mendil Kullanırsak Ne Olur?

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu