Yapılan Son Çalışmalara Göre İnsanlar Aşırı Sıcağa Sanıldığından Daha Dayanıksız Olabilir

Acımasız ısı dalgaları hızla 2022 yazının en belirgin özelliği haline geliyor.

Ve iklim değişikliği sıcaklığı arttırmaya devam ederken bilim insanları, insanların aşırı sıcaklıklara karşı direncinin sınırlarını anlamak için hızla çalışıyorlar. Son araştırmalar, insanlarda ısı stresi toleransının önceden düşünülenden daha düşük olabileceğini işaret ediyor. Eğer bu doğruluk payı taşıyorsa, normalde düşünülenden çok daha fazla insan tehlikeli sıcaklıklara yenik düşme riski altında olabilir.

Portland Eyalet Üniversitesi'nde çevre planlama ve iklim adaptasyonu araştırmacısı olan Vivek Shandas, "Vücutlar sıcaklık değişikliklerine belirli bir süre içinde alışma yeteneğine sahiptir" diyor.

Shandas, jeolojik zaman boyunca insanların maruz kaldığı birçok iklim değişikliği olduğunu söylüyor. “[Ama] bu değişimlerin artık çok daha hızlı gerçekleştiği bir zamandayız.” diyor. 2022'nin henüz yarısında, sıcak hava dalgaları şimdiden birçok ülkeyi kasıp kavurdu. Sıcaklık güney Asya'ya erken geldi: Mart ayında Hindistan'ın Wardha kentinde 45 derecelik bir sıcaklık görüldü; Pakistan'ın Nawabshah kentinde kaydedilen sıcaklıklar 49,5°C'ye yükseldi.

Avrupa'da Haziran ayında başlayan ve Temmuz ayına kadar devam eden aşırı sıcaklar kuraklığı şiddetlendirdi ve orman yangınlarına yol açtı.

Birleşik Krallık, 19 Temmuz'da İngiltere'nin Coningsby köyünde sıcaklıkların 40.3°C'ye ulaşmasıyla en sıcak hava rekorunu kırdı. Fransa'da yangınları alevlendiren sıcak, binlerce kişiyi evlerinden ayrılmaya zorladı. Haziran, Japonya'da sıcaklık rekorlarının tutulmaya başladığı 1875'ten bu yana en kötü sıcak dalgasını getirdi ve havalar, ülkenin şimdiye kadar kaydedilen en yüksek sıcaklığı olan 40,2°C'ye ulaştı. Çin'in Şanghay'dan Chengdu'ya kadar olan kıyı mega kentleri, bölgedeki sıcaklıkların 40°C'nin üzerine çıkmasıyla Temmuz ayında sıcak hava dalgaları tarafından dövüldü. Amerika Birleşik Devletleri'nde ise Haziran ve Temmuz aylarında Ortabatı, Güney ve Batı'yı bir dizi sıcak hava dalgası etkisi altına aldı. Sıcaklıklar Nebraska'da 42°C'ye ve Arizona'da 45.6°C'ye yükseldi.

Dünya'nın mevcut küresel ısınma oranı eşi benzeri görülmemiş bir şekilde artarak daha tehlikeli hale geliyor.

Ve bilim insanları uzun süredir insan kaynaklı iklim değişikliğinin ısı dalgalarının oluşumunu artıracağını tahmin ediyor. Küresel olarak insanların aşırı sıcağa maruz kalması, özellikle Güney Asya'da, 1983'ten 2016'ya tam üç katına çıktı. Isı bu haliyle bile insan sağlığına giderek daha fazla zarar veriyor. Genellikle ölümcül olan ısı kramplarına, ısı bitkinliğine ve sıcak çarpmasına neden oluyor. Dehidrasyon böbrek ve kalp hastalığına yol açabiliyor. Aşırı ısı, bizi daha saldırgan yaparak davranış biçimimizi bile değiştirebiliyor.

İnsan vücudu için fazla ısıyı atmanın ve vücudu yaklaşık 37°C'lik optimum sıcaklıkta tutmanın çeşitli yolları vardır.

Kalp daha hızlı kan pompalar, cilde ısı taşıyan kan akışı hızlanır. Cildin üzerinden geçen hava, bu ısının bir kısmını dışarı atabilir. Evaporatif soğutma olan terleme de yardımcı olur. Ancak insanların ne kadar ısıya dayanabileceğinin de bir sınırı var. 2010 yılında, bilim insanları teorik ısı stresi sınırının 35°C'lik bir 'yaş ampul' sıcaklığında olduğunu tahmin ettiler. Yaş ampul sıcaklıkları, bir termometre ile ölçülen nem ve 'kuru ampul' hava sıcaklığının bir kombinasyonuna bağlıdır. Bu değişkenler, bir yerin yaş ampul sıcaklığına farklı şekillerde 35°C'ye ulaşabileceği anlamına gelir. Örneğin havanın 35°C ve yüzde 100 nemli olması, sıcaklığın 46°C ve havanın yüzde 50 nemli olmasıyla aynıdır. Fark, evaporatif soğutmadan kaynaklanmaktadır.

Su deriden veya başka bir yüzeyden buharlaştığında, ısı biçimindeki enerjiyi çalarak o yüzeyi kısa bir an için soğutur.

Bu, daha kuru bölgelerde yaş ampul sıcaklığının gerçek hava sıcaklığından daha düşük olacağı anlamına geliyor. Ancak nemli bölgelerde yaş ve kuru termometre sıcaklıkları benzerdir, çünkü hava o kadar nemlidir ki terin hızlı bir şekilde buharlaşması zordur. Penn State'te iklim bilimcisi olan Daniel Vecellio, vücut üzerindeki ısı stresini düşünürken bilim insanlarının yaş termometre sıcaklıklarını kullandıklarını çünkü bu sıcaklıkların belirli bir iklimde buharlaşma yoluyla ne kadar soğutmanın mümkün olduğunun bir ölçüsü olduğunu söylüyor.

Ne kadar sıcak "çok fazla sıcaklık"tır?

Vücudun soğutma sisteminin karmaşıklığı ve insan vücudunun çeşitliliği göz önüne alındığında, herkese uyan tek bir eşik sıcaklık yoktur. Sonuçta hiç kimsenin vücudu yüzde 100 verimlilikle çalışmaz. Farklı vücut ölçüleri, terleme yeteneği, yaş ve bölgesel iklime alışma gibi faktörlerin hepsinin bir rolü vardır. Yine de son on yılda, bu teorik 'yaş termometre 35°C' sayısı, insanların vücut sıcaklıklarını düzenleyemediği nokta olarak kabul edilmekte. Ancak yapılan son laboratuvar temelli araştırmalar, insan ısı stresi eşiğinin genç ve sağlıklı yetişkinler için bile çok daha düşük olabileceğini gösteriyor.

Araştırmacılar kontrollü iklimlerde, yaşları 18 ile 34 arasında değişen iki düzine denekte ısı stresini izlediler.

Bir dizi deneyde ekip, bir ortam odası içindeki nem ve sıcaklık koşullarını sürekli değiştirdi. Bazen nemi değiştirirken sıcaklığı sabit tutup bazen tam tersini yaptılar. Denekler minimum şekilde açık hava aktivitesini simüle etmek için, bir koşu bandında yürümek veya bir bisiklet üzerinde hiçbir direnç göstermeden yavaşça pedal çevirmek için oda içinde kendilerini zorladı. İki saat kadar süren bu deneyler sırasında araştırmacılar, deneklerin cilt sıcaklıklarını kablosuz problar kullanarak ölçtüler ve deneklerin yuttuğu küçük bir telemetri hapı kullanarak iç sıcaklıklarını değerlendirdiler.

Ekip, sıcak ve nemli koşullarda çalışmadaki deneklerin 30° veya 31°C'ye yakın yaş termometre sıcaklıklarında ısı stresini tolere edemediğini tahmin ediyor.

Araştırmacılar, sıcak ve kuru koşullarda, yaş termometre sıcaklığının 25° ila 28°C arasında daha da düşük olduğunu bildirdi. Bağlam olarak, yaklaşık yüzde 10 nemli çok kuru bir ortamda, 25°C'lik bir yaş termometre sıcaklığı, yaklaşık 50°C'lik hissedilen bir hava sıcaklığına karşılık gelir. Bu sonuçlar insanların ısı ve nem eşiklerinin neye dayanabileceğini anlamak için yapılacak çok daha fazla iş olduğunu işaret ediyor. Ve bu, minimum aktivite yapan genç, sağlıklı yetişkinler için bir eşik. Kendilerini zorlaması gereken açık hava çalışanları, yaşlılar veya çocuklar için ısı stresi eşikleri muhtemelen çok daha düşük. Daha fazla risk altındaki insanlar için laboratuvar sınırlarının değerlendirilmesi, bilim insanlarının öncelik verdiği konulardan bir tanesi.

Peki insanların sıcağa karşı dikkati nasıl arttırılabilir?

Toplulukların ısıya karşı direncini artırmanın bir yolu, ısı dalgalarını diğer doğal afetler gibi ele almak olabilir; örneğin bu felaketlere isim ve şiddet skalası vermek. 'Aşırı Isı Direnci İttifakı' olarak bilinen uluslararası bir koalisyon tarafından geliştirilecek şekilde bu sıralamalar, aşırı sıcaklıklar yerine yaş termometre sıcaklığı ve iklime alışma gibi ısı stresini etkileyen faktörleri açıkça dikkate alan yeni bir ısı dalgası uyarısı türünün temelini oluşturabilir. Sıralamalar ayrıca bulut örtüsü, rüzgar ve gece sıcaklıkları gibi faktörleri de dikkate almaktadır. Bu sistemi oluşturan ve Miami Üniversitesi'nde klimatolog olan Larry Kalkstein, 'Gece havası nispeten soğuksa, sağlık üzerinde o kadar fazla olumsuz sonuç olmaz' diyor. Ancak gece sıcaklıkları pek çok yerde eskisi kadar düşmüyor. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri'nde, ülkenin 2018'de yayınlanan Dördüncü Ulusal İklim Değerlendirmesi'ne göre, geceleyin ortalama minimum sıcaklıklar şimdi 20. yüzyılın ilk yarısında olduğundan yaklaşık 0,8°C daha sıcak.

Yetkililer, ısı dalgalarını tıpkı kasırgalar gibi isimlendirerek vatandaşların aşırı sıcakların tehlikeleri konusundaki farkındalığını artırmayı umuyorlar.

Sıcak hava dalgası sıralamaları, şehirlerin müdahalelerini olayın ciddiyetine göre uyarlamalarına da yardımcı olabilir. Şu anda altı şehir bu sistemin efektifliğini test ediyor: ABD'de dört şehir, Atina ve Sevilla. 24 Temmuz'da, 42°C'ye yaklaşan sıcaklıklarla Sevilla, Isı Dalgası Zoe için alarm verdi ve resmi olarak bir ısı dalgasına isim veren ilk şehir oldu. 2022, dünya çapında sıcaklık rekorlarını kırmaya devam ederken, bu tür uyarıları daha sık duyacağımız vakitler gitgide yaklaşıyor. 

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir

Yıldızımız Üzerinde Bulunan Lekelerden Kaynaklanan Güneş Fırtınası Çarşamba Günü Dünya'ya Çarpacak
Canlıları Isıtıp Yaşamı Mümkün Kılan Güneş'imiz Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey
Mars'tan Gelen Gök Taşı, Kayalık Gezegenlerin Nasıl Oluştuğuna Dair Tüm Bildiklerimizi Değiştirebilir!

Popüler İçerikler

Yeni Sezonda TV Ekranları Fena Karıştı: 5 Dizinin Ertelendiği Sezonda 6 Dizi Şimdiden Final Yaptı!
Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti
Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"