Yalnızca Takıntılı Aşıkların Anlayabileceği 12 Durum

Kimi zaman hepimiz karşımızdakini idealize etme ve hayalimizde onunla en muhteşem aşkı yaşama eğilimi gösterebiliyoruz. Bu tür takıntılar da genelde o insanın kendimizde olmadığını düşündüğümüz farklı bir şeye sahip olduğu ve bu sahip olduğu şeyle bizdeki boşluğu giderebileceği inancına dayanıyor. İşte bu durumu daha önceden yaşamış ya da yaşamakta olanların anlayabileceği 12 ilginç durum:

1. Şehrin kalabalık caddelerinde yürürken gözleriniz hep onu arar

Şehrin işlek caddelerinde gezdiğiniz bir gün, önünüzde yürümekte olan insanın saçlarını, vücudunu ya da tenini ona benzetir ve peşine düşersiniz. Fakat 73. kez yine yanıldığınızı anlarsınız ve boğazınız düğümlenir.

2. Onunla iletişim kurmaya cesaret edemediğinizden, arkadaşlarından bilgi edinmeye çalışırsınız

Sanki esas konu ve orada bulunma sebebiniz 'O' değilmiş gibi bir sürü saçma muhabbete katlandıktan sonra, öylesine aklınıza gelmiş gibi sorarsınız: 'O ne yapıyor?'

3. Onun sevdiğini bildiğiniz müzikleri dinleyip hissettiklerini hissetmeye çalışırsınız

Sosyal medya vesairede araştırmalar yapar ve sevdiği müzikleri öğrenirsiniz. Onları deneyimleyerek vakit geçirirken aklınızdan şu soru geçer: 'Acaba o da şu anda bu şarkıyı dinliyor mudur?'

4. Kendinizi avutabilmek için burçlarınızın özelliklerini ve ne kadar uyumlu olduklarını araştırırsınız

s1123.photobucket.com

Neyse ki internette bu konu hakkında çok fazla bilgi var. Siz de burcunun özellikleri üzerinden onu tanımaya ve etkileneceği davranışları kendi karakterinize katmaya çalışırsınız.

5. Kimi zaman onun da sizi düşünmekte olduğuna safça inanmak istersiniz

Günlük takip ettiğiniz sosyal medya hesaplarında aşk üzerine yazdığı iletileri belki de sizi kastederek yazdığını düşünür ve kendinizi avutursunuz.

6. Ona rastlama ümidiyle sevdiğini bildiğiniz konser, tiyatroya gidersiniz

Bunun çok küçük bir ihtimal olduğunu biliyor olmanıza rağmen tüm gün ne giyeceğinizi düşünür ve hayaller kurarsınız. Mekanda devamlı etrafınıza bakınırsınız ve onun da yakınınızda bir yerde olabileceği ihtimalini düşünerek ölesiye heyecanlanırsınız.

7. Biraz çakırkeyif olmaya başladığınızda onu aramayı düşünürsünüz

Zihniniz bir nebze gevşediğinde, takıntınızın artık size yük olmaya başladığını düşünürsünüz ve daha fazla içinize atmak istemezsiniz. Onu arama cesaretini gösterebilseniz de bazen sadece 'Alo!' dediğini duyar ve telefonu kapatırsınız.

8. Ona benzettiğiniz oyuncunun rol aldığı filmleri seyredersiniz

Okuduğunuz bir kitapta ya da izlediğiniz bir filmde onunla özdeşleştirdiğiniz bir karakter varsa o kitabı defalarca okur, o filmi her ay en az bir defa izlersiniz.

9. Eğer sevgilisi varsa, sonu gelmeyen karşılaştırmalar yapmaya başlarsınız.

Sizden daha güzel ya da yakışıklı mı? Zeki mi yoksa aptal mı? (Hiçbir zaman benden daha zeki demezsiniz elbette.) gibi konuları düşünerek kendinize psikolojik yorgunluk yaratırsınız ve onların ayrıldığı haberini alacağınız günü sabır ve çaresizlikle beklersiniz.

10. Onunla birlikte olduğunuzu gördüğünüz rüyalardan uyanmak sizi bitiren olur

Kendinizi cennette hissettiğiniz o muhteşem rüyanın sona erdiği ve hayatın acımasız gerçekliğiyle yüzleştiğiniz dakikalar, hayatın çekilmez olduğunu ve onunla daha fazla baş edemeyeceğinizi düşündüğünüz anlardır. Ama yapacak bir şey yoktur ve hayata ne olursa olsun devam etmek zorundasınızdır.

11. Aradan yıllar geçmiş olsa da onu düşünmeyi bırakamazsınız

Takıntı haline getirdiğiniz insan çok büyük bir ihtimalle sıradan bir yaşam süren sıradan bir insan. Fakat onu görmediğiniz onca yıl, düşüncelerinizde büyütmenize sebep oldu. Tüm bunları biliyor olmanıza rağmen onun şu anda nerede, kiminle olduğunu düşünmekten ve bir başkasıyla çok mutlu olduğunu zannetmekten kendinizi alamıyorsunuz.

12. Olur da bir ilişki yaşamaya başlarsanız, aslında zannettiğiniz kadar ilginç olmadığını görüp kendinize yeni bir takıntı edinirsiniz

İşte esas önemli madde budur. İşin aslında sahip olduğunuz takıntının diğer insanla hiçbir alakası yoktur. O daima doğal yaşamını sürdürmüştür fakat siz hayallerinizde tarihin en büyük ve en mutlu aşkını yaratmışsınızdır. Bu yüzden takıntınız yalnızca sizinle ilgilidir fakat bunu bilseniz bile kendinizi yeni bir takıntı edinmekten alamazsınız. Çünkü peşinde koştuğunuz ilişki gerçek hayatta değil, yalnızca şarkı, film ve hayallerde yaşayabilecek bir süreçtir. Zeki Müren tam da bu yüzden demiştir: 'Ah Bu Şarkıların Gözü Kör Olsun.'

Popüler İçerikler

18 Yaşındaki Şampiyon Balerin Eylül Sıla Ilgaz, Aile Evindeki Odasında Ölü Bulundu
Acun Ilıcalı Futbol Yatırımlarına Devam Ediyor: Yeni Takımı Slovenya'dan
Türkiye'ye Gelir mi? Suudi Arabistan'da Forma Giyen Cristiano Ronaldo'dan Değişim Kararı