Yalnızca Erasmuslugillerin Anlayabileceği 11 Durum

Ama eğitim, ama öğretim, ama gezmek tozmak, ama yiyip içip farklı dünyalara dalmak için tercih ettik bu programı itiraf edelim. Amalarla dolu bir telaştı bu her ERASMUSLUGİL için ve neler yaşadığımızı bir biz bir de allah biliyor.

Neticede yurda döndüğümüzde kendimizi anlatmaya, açıklamaya çalışacağımız çok eş, dost, akraba, tanıdık oldu.

Bahanelerimiz de çoktu !

Desiderius Erasmus abimiz bundan 5 asır önce kuyuya bir taş atmıştı ve bizler onu çıkarmaya çalıştık olay bu !!!

1- Uluslararası Dostluklar

Yurdumuza yani anavatanımıza döndüğümüzde; mahalledeki abilerimize, okuldaki arkadaşlarımıza her ne kadar masumiyetini anlatamasak da diğer milletlerden bir çok arkadaşımız oldu bizim ve bunlar sadece arkadaşlarımızdı gerçekten :)

2- Avrupa'dan Gezilecek Şehir Seçme Rahatlığı

Adı üstünde ERASMUSLUGİLLERiz biz. Dersi asabilir, uyuyup kalabilir, bohem takılabilir, ya da gezip tozabiliriz. İşte bu fırsatların farkındalığıyla birlikte gezip, görmek için ayırabileceğimiz bütçemize bakarak 'Bu ay nereye gidelim? Hangi şehire uçuşlar ucuzmuş? Hostel fiyatları nasılmış ya orada?' soruları eşliğinde Google Maps vasıtasıyla kendimize haritadan yer belirleyip, en yakın zamanda soluğu orada alabilenleriz biz.

3- Bira Seçer Duruma Gelmek

O kadar çok çeşitli bir bira pazarından ülkemize döndüğümüz zaman farkında olmadan gerçekleştirdiğimiz 'Bu ne yeeeaa! Abi adamlar bira yapıyor yaa! Yok hocam biz bira içmiyoruz burada!' söylemleri ile hem çevremizdekilere yansıttığımız AVRUPA GÖRDÜ Bİ B.K OLDU tavrımızla efendilik hanemize EKSİ PUAN yazdırmakla kalmıyoruz. Orada içtiğimiz biraları ÖZLEM ve SAYGI çerçevesinde tüketmek adına bir ton parayı da bayılıyoruz tekel bayiilerine.

4- Arkadaş Ortamında Erasmusluya Denk Gelmek

Arkadaşlarınızla koyu bir sohbet içindeyken laf lafı açmış bir de bakmışsınız ki ortamdaki yeni arkadaş da bir ERASMUSLUGİL ! İşte içinizde tuttuğunuz anıları, özlemi, ah şimdi şurada olsakları paylaşabileceğiniz bir candost. Sizin kahkahalarınız eşliğinde dönen sohbetinizin, konudan bir haber olan arkadaşlarınızın gözünde adeta bir ALMANCI yaftası yemenizle ve başka zaman konuşursunuz tepkileriyle sona ermesi çok normal.

5- Parti Çocuğu Olup Çıkmalar

Kimimiz bu güne kadar partiyle alakası olmayan bireyler olarak geçirmiş olabiliriz üniversite günlerimizi. Özellikle İzmir, Ankara, Eskişehir, İstanbul gençliğinin biraz daha kolay ayak uydurabileceği bu parti dolu günler-gecelerin ardından ülkemize dönünce arkadaş çevremizi alışık olmadıkları 'Gençler hangi Club'a gidiyoruz? Parti yok mu yeaa?' sorularıyla şaşırtabiliriz. Çünkü bu durumu iyice rutinleştirmiş ve ihtiyaçlaştırmış da olabiliriz artık.

6- Hediyesiz Dönüş Sıkıntısı

Türkiye'ye döndüğümüzde bizden hediye bekleyen onlarca arkadaş, dost, arkaba, konu-komşuya rağmen parayı gezmeye, alkole ve sosyalleşmeye harcadığımız için bize yöneltilecek olan 'Bir anahtarlık bile mi alamadın?' sorularına cevap aramaktır ERASMUSLUGİLLERden olmak.

Evet itiraf edelim. O an alkol almak, yiyip içip umarsızca gezmek daha tatlı geldi. Sonumuzun kürkçü dükkanı olacağını bile bile yedik bu naneleri.

7- Küfürlü Kelimeleri Günlük Konuşmadan Çıkarmak

İlla ki sinir olduğumuz bir yabancıya karşı öfkemizi karşımızdakinin yüzüne gülerek ve sakince ağzımızdan dökülen küfürler ile kusmuşuzdur. İşte bir aşamadan sonra dil diye tabir ettiğimiz bizi her b.ka sürükleyen bu organımızın kemiği kalmıyor ve bu küfürleri günlük konuşma literatürüne kaydediyor hemen.

Türkiye'ye döndüğümüzde sokaktaki biriyle kavga aşamasına gelmemiz hep bu yüzdendir ilk zamanlarda.

8- Yaban Ellerde Bir Türk'e Rastlamak

Yaban ellere gitmişiz bir kere. Yanımızda bir arkadaşımız var ya da yok. Çaresiz, aşırı erasmus, uçan kuştan medet umar haldesiniz ve yakınlarda bir yerlerde Türkçe kelimeler konuşulduğunu duyuyorsunuz. İşte size yardım edecek o Sevap İnsanı orada duruyor ! Danışabileceğiniz, 'abi ya insan Türk'ü görünce bir başka oluyor yeeaa' geyikleriyle sohbeti koyulaştırmaya çalışacağınız bir Kültür Ateşesi o da.

Ve o an o kişinin gözlerine Kadir İnanır'ın Türkan Şoray'a baktığı gibi bakıyorsunuz. Ne olurlu, Yardım Et Lütfenli, GİTME der gibi

İşte, yolda bir Türk'e rastladığına en çok sevinenlerdeniz biz.

9- Tekrar Yurt Dışına Çıkabilme Çabaları

Alıştık bir kere. Sen 6 ay ya da 12 ay oralarda kal. İmkanları gör. Yaşam standartlarının farkına var. Sonra seni Türkiye'de tutsunlar! Olmuyor a dostlar duramıyoruz. Ülkemizi sevmediğimizden değil ama yaban elleri gezip tozmanın zehrini salmışlar artık damarlarımıza. Akacak kan damarda durmuyor. Diyar diyar keşfetmek istiyor dünyayı.

İşte bu yüzdendir ki erasmus dönüşü deli gibi Avrupa Birliği projelerine bakışlarımız, ucuz bilet bulunur mu ülkemizden arayışlarımız ve bir hafta sonu dahi olsa yurt dışında bir ülkede geçirme çabamız.

10- Milletçilik Akımına Kapılmalar

E gitmeden önce gayet sosyalisttik, humanist idik, halkların kardeşliği, dünya barışı vardı kalbimizde. Maalesef ki Erasmus bunları öldürebiliyor kimimiz için. 

Özellikle Portekiz, İspanyol ve İtalyan erkeklerinin kızlarla kurduğu kısa zamanda ki ileri seviye yakınlık, kenarda cool bir şekilde bekleyen biz Türk erkeklerinin düşmanlığını kazanmalarına yetiyor.

Polonyalı, Litvanyalı, Estonyalı, Finlandiyalı kızlar da bizim güzel ülkemizin güzel kızlarının düşmanlığını kazanmak için yeterli sebepler içerisinde yer alıyor zaten.

11- Kültür Ateşeliği

Bu sözcük durumu abartıyor gibi gözükebilir ama evet, hepimiz birer Kültür Ateşesiyiz aslında.

Develere binmediğimizi, Arapça konuşmadığımızı, Orta Doğu ülkesi olmadığımızı, Avrupai veya modern yanlarımızın olduğunu, kadınların hepsinin kapalı olmadığını, Avrupa kıtasında topraklarımızın bulunduğunu, oradaki Döner Kebap'ın orjinal kebap olmadığını, alkol tüketebildiğimizi kısacası çokça şeyi tekrar tekrar yüzlerce kişiye anlatıp, biraz olsun Türkiye ve Türk insanı konusunda bilgi vermeyi, imajımızı düzeltmeye çabalıyoruz.

İşte bu yüzden Kültür Ateşeliği denince biraz da olsa bu ülkeye fayda sağladığımızı düşünebiliyoruz.

Yani işin özeti biz sadece okumaya gitmedik abilerimiz ablalarımız ve meraklı akrabalarlarımız, komşularımız. :)

Gezdik, tozduk, yedik, içtik, eğlendik, yalnız kaldık, konuşamadık, anlatamadık, anlaşamadık, boşverdik, boşverildim, zengin takıldık, 2. sınıf gibi bakakaldık ama iyi ki ERASMUSLUGİLLER ailesine katılabildik.

Önünde saygıyla eğiliyoruz Desiderius Erasmus...

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi