Biricik babalarımızın yaptığı veya söylediği şeylere zaman zaman kızsak da, şöyle bir düşününce hayatımızın en büyük eğlencesi onlar 😍
Biricik babalarımızın yaptığı veya söylediği şeylere zaman zaman kızsak da, şöyle bir düşününce hayatımızın en büyük eğlencesi onlar 😍
Bu yüzdendir spor ayakkabıları pek fazla sevmemesi çünkü boyanamayan ayakkabı ayakkabı değildir!
Saat istersen 22.00 olsun ister sabaha karşı 04.00. Bu cümle ve bu cümleyi söylerkenki ses tonu asla değişmez.
Musluk mu bozuldu, fırının düğmesi mi çalışmıyor. Asla eve tamir ustası çağırmaz. Önce kendisi saatlerce, bazen günlerce uğraşır. Pes etmesi bazen aylar bile sürebilir. En sonunda usta çağırmaya razı olur. Usta geldikten sonra da 'ben biraz uğraşsam yapardım onu ama vaktim yoktu' demeyi ihmal etmez.
Duygusal bir sesle, hafif ağlamaklı söyler bir de bu cümleleri, hiç dayanamazsın.
Merve hangisiydi, Manisalı olan mı? Ahmet şey değil mi şu kulağında dört tane küpe olan çocuk?
Kabul edin bunu artık babalar. Hepiniz horluyorsunuz ve o videolar montaj değil!
Haberleri izlerken tüm olaylar hakkında bir fikri vardır. Dizi izlerken tüm karakterleri eleştirir ve terbiyemizi bu dizilerin bozduğunu savunur. Babayla televizyon izlemek dünyanın en zor şeyi değil de ne?
Bu gözler, tarihi geçmiş yoğurdu çöpe atmamak için bir paket yoğurdu yiyen ve 'bir şey olacaksa da bana olsun' diyen babayı da gördü.
Üniversiteyi kazanmışsanız, okulun basketbol takımına girmişseniz babasının evladı olursunuz ama karnenizde zayıf varsa birden annenizin evladı olursunuz.
Çünkü gerçek bir baba asla insanlara adres sormaz ve savunması hep aynıdır: 'benim arabam gideceği yolu bilir.'
Telefonun çaldığını anlaması, ekranı uzaklaştırıp kimin aradığını görmesi ve telefonu açması arasında geçen sürede telefon icat edilir.
Yılların verdiği yorgunluk ve yıpranma yüzünden saçlar dökülmüştür ve her mevsim kafaları üşür. Bir sabah babanızı uyandırmak için odasına girip, babanızın kafasında tülbent gördüğünüz zaman öğrenirsiniz bunu da.
'Yahu ne gitmesi bir bardak daha çay için. Kızım hadi çay koy misafirlerimize' der. Kaş göz işaretleri yapıp çayın bittiğini anlatmaya çalışırsınız ama tabi ki asla anlamaz.
'Bak ben eve geldim. Odana yaklaşıyorum. Kızacağım bir şeyler yapıyorsan hemen toparlan' öksürüşüdür bu.
-Baba başım çok ağrıyor ya.
+Meyve yemiyorsun ondan oluyor hep bunlar.
-Baba vücudumda bir halsizlik var ya.
+Meyve yesen olmaz işte.
-Baba bu matematik sorusunu bir türlü çözemiyorum ya.
+Meyve yemezsen çözemezsin tabi.
-???!!?!?!?!?!
Şu çay meselesi doğru valla ayıp olmasın diyede çay bittiyse yeni çay bile demletir :D canım babam Allahım yokluklarını göstermesin hiçbirinin. Herkesin yeri dolar ama ana babanın asla kıymetini bilmek lazım <3
#1 #8 #12 favorilerimiz.Pazar kahvaltılarında ki western filmler,ardından gazete kağıdının üstünde boyanan ayakkabılar,hiç değişmezdi.Aa birde olumsuz olan her özelliğimizde (2 kardeşimde dahil)dayıma benzetiliyor oluşumuz.Yaş 30 olmuş hala daha bu kural değişmez 'aynı dayısı' :)
sonra ölürler ve her şeyiyle özlersiniz.