Yalnızca 2 Dakikada Sizi Çelik Gibi Güçlü Biri Yapacak Acı Gerçekler

Çok değil, 2 dakikanızı ayırarak bu apaçık gerçekleri görmeniz gerekiyor olabilir. 

Herkes en nihayetinde kendini düşünür / düşünmek zorundadır.

Bir insanın diğerini çok fazla önemsemesi, kendinden ödünler verecek derecede bunu yapması mümkün, fakat o insan mutlaka kendi iyiliği için de bir acil çıkış kapısı bırakmalı. Unutma.

Sana cevap vermemesinin nedeni müsait olmaması değil.

Yazıştığın her kimse, yazdıklarına dönmüyorsa ya da konuşmalarını yarım bırakıyorsa, bunun mazereti meşguliyeti ya da müsait olmaması değil, seni ya da diyaloğunuzu yeterince önemsememesi. Gerçekten önemli olan bir konuşma mutlaka gerçekleştirilir, sonuna kadar sürdürülür. “Müsait değil, görmedi sanırım” gibi düşüncelerle kendini avutmak yerine bu gerçeği kabullenmen seni özgürleştirecek.

Herkesi memnun edemezsin.

Hayatındaki herkesin sana yönelik bir nasihati, eleştirisi, övgüsü bulunabilir. Herkesin senden bir beklentisi olabilir. Hepsi özünde birbirinden farklıdır ve hepsini karşılamak teknik olarak mümkün değildir. İnsanların görüşlerini elbette dinle, fakat kendin için vereceğin bir kararı senden başka kimsenin yönlendirmesine müsaade etme.

İyi bir insan olman kimsenin umrunda değil.

Dünyanın en harika, en düşünceli, en nazik insanı olabilirsin ama bu özelliklerini harekete geçirip insanlarla olan ilişkilerinde bir alçı niyetine kullanmadığın sürece hiçbir anlam ifade etmiyor. Tek başına iyi olmak yetmez, dünya için neler yapıyorsun, biraz da bunlara kafa yorman gerekiyor.

Seni tanımlayan yaptıklarındır, düşündüklerin değil.

Diyelim ki bir hayvanseversin, hayvanlara karşı muhteşem bir sevgi besliyorsun. Fakat, söz gelimi, sokaktaki muhtaç hayvanlar için hiçbir şey yapmıyor, yazın evinin önüne bir kap su bile koymuyorsun. O halde senin hayvanseverliğinin sana hissettirdikleri dışında bir geçerliliği var mıdır? Cevap belli gibi. O yüzden oturduğun yerden dünya için muhteşem planlar yapmayı bırak ve en azından bir çivi çak. En küçük şeyin bile ne kadar fark ettiğini göreceksin.

Sürekli imkansızlıklardan şikayet etmek onları korumaktan başka işe yaramaz.

“Zamanım yok, param yok, enerjim yok” türü serzenişler çoğu zaman önemlidir. Ama bunlardan sürekli bahsetmek, onların varlığını daha da sağlamlaştırmak dışında bir işe yaramaz. Eğer bu bir gerçeklikse öncelikle kabul etmeli, sonra da bunları aşmak için harekete geçmelisin.

Aptalsın.

Ya bir dur, sinirlenme. Lafta bile olsa aptal olduğunu kabullenmek önemli bir başlangıçtır. Çünkü en muhteşem insan bile mutlaka belli bir konunun aptalıdır. Neyi bilmediğini bilemezsin, o yüzden sürekli aptal ol, aptal kal. Ancak böyle kendini aşabilecek ve yeni ufuklar keşfedebileceksin.

Popüler İçerikler

Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
YORUMLAR
30.10.2017

aptal olduğunu kafadan kabul etmek yanlıştır. kendimden biliyorum. kendini geri tutarsın, küçük görürsün, hayallerini hayal olarak bırakırsın. korkarsın. insanlar da seni küçük görür. aklına gelen o müthiş fikirleri paylaşmazsın. sorularını aptalca olduğunu düşünüp sormazsın. aptalsan bile, aptal olduğunu kabul etmeyeceksin. ne olduğunu bilip, potansiyelinin enlerine ulaşacaksın. ben aptal değilim. ben zeki ve yetenekliyim. ama kendimi hep geri tuttum. o resim yarışmalarına katılmadım. o hikaye yarışmalarına, felsefe yarışmalarına, matematik, satranç, her ne varsa, iyi yapabilmeme rağmen katılmadım. zayıflıklarımı da biliyorum. ama zeka onlardan biri değil, olmasına da izin vermeyeceğim. diğer maddelere çoğunlukla katılıyorum, fakat bu son maddeye hayır.

aynen devam hacı

30.10.2017

Motivasyonum artsın diye okudum intihara karar verdim de abi öğrenciyiz urgana bile zam yapmışlar kendimizi asamıyoruz.

30.10.2017

Kimsenin gözünde beş paralık değerin yok. Onun işine yarayacak şeyin ne ise o kadar değerin var.

TÜM YORUMLARI OKU (34)