Bozkırın Tezenesi aramızdan ayrılalı iki yıl oldu.. Takvimler 25 Eylül'ü gösterdiğinde, düşen sadece bir takvim yaprağı değil, bir Baba'ydı, bir Efsane'ydi... Sevdiğine edilebilecek en güzel iltifatları etti şarkılarında... Sosyalizmden anlamasa da en az bir sosyalist kadar eşitlikçi oldu... Hiçbir zaman paraya düşkünlüğü olmadı, Devlet Sanatçısı olmayı, 'Ben halkın sanatçısıyım' diyerek reddetti.Tevazu ise onun en büyük özelliklerinden biriydi.. Konserlerine gelenlerden ceketini çıkartmak için dahi izin isterken 'Ayağınızın turabı olayım' derdi... Her zaman olduğu gibi onun da değeri öldükten sonra anlaşıldı belki..
Hala dinlemeyenler, veya hayatının her gününü 'halk'a ayıran Neşet Baba'ya vefa borcunu ona ve onun türkülerine ayırarak ödemek isteyenler için...
Bir kez daha diyelim mi ? : 'Neşet Baba'ya..'