İlk hemimastigot 19’ncu yüzyılda tanımlanmış, fakat bilim insanları, bugüne kadar bu mikroplar üzerinde detaylı bir genetik çözümleme gerçekleştirememişler. İş sınıflandırmaya geldiği zaman, her zaman bir gizem olmuşlar.
Araştırma takımı, tekil hücre transkriptonomiği olarak adlandırılan ve nispeten yeni olan bir gen dizme yönteminin yardımıyla, bu canlıların daha önce belirlenen yaşam ağacı şubelerine denk gelmediğini onaylamayı başarmışlar. Söz konusu gen dizme yöntemi, diğer yöntemlerin milyonlarca hücreden topladığı veri miktarını, ufak miktarda bir hücreden toplayabiliyor.
Araştırmanın detayları için buraya tıklayabilirsiniz.
#2 Annelerin özel bağları apayrı, bilimsel alanda kanıtlama adına güzeş gelişme bence. Harika varlıklarsınız siz kadınlar!
Deney için bir babunun öldürülmesi ne kadar doğru?.
Hemimastigotlar konusunda çok bilgili değiliz, ancak buradaki yaklaşım çok ciddi bir magazinsel boyut taşımakta. Öyle devasa bir ayrıma yol açmıyorlar, Diaphoretickes'e dahiller. Sadece diaphoetickes içinde bulunan SAR, HC ve archaeplastida süpergruplarına dahil değil. Dolayısıyla tüm araştırmalar sonlandığında yeni bir süpergrup (Spironemidae olarak isimlendirilmiş bile) diaphoretickes'e dahil edilecek.