'Sosyal tecrit' sistemini esas alan yüksek güvenlikli cezaevlerine İnfaz Kanunu'nda verilen isim olan F Tipi cezaevleri, doksanların ikinci yarısında, cezaevi personelinin koğuşlardaki hakimiyetinin artırılması öngörülerek hayata geçirildi. Dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan, konuyla alakalı yazdığı bir raporda ''Toplu yaşam zorunluluğu beraberinde isyan, yaralama, öldürme, koğuş ağalığı, uyuşturucu ticareti, kumar, fiziksel, manevi baskı ve birbirlerini eğitmeleri gibi olguları da doğurmuştur', diyordu. 'Bu cezaevlerinin karmaşık ve hantal görünümlü fiziki yapıları, insan duygularına dayalı kontrol sistemleri, yapısal zaafiyetleri, terör suçlularının barındırılmasında da büyük sorunlar yaratmıştır.' Bu fikir, hayata geçirildikten kısa süre sonra mahkumlar tarafından büyük bir dirençle karşılandı. Açlık grevlerinin, protestoların önü alınamıyordu.
Editör haberi tam yap bari. Daha sonra içeride görüntülenen silahları, maket silahları, eğitim materyallerini, parkurları da göster. Adamlar içeride krallık kurmuşlar, sayı bile vermez hale gelmiş içerisi, devlet işini yapmaya kalktığında isyan, grev. Devlet her kurumuna halim olmak zorundadır. Kim bilir kimler ağalık sisteminden kaynaklı içeride işkence gördü diğer mahkumlardan yana. Haberi sebep ve sonuçlarınla ver. O günleri ben iyi hatırlarım. Bayrampaşanın kapısından içeri asker giremedi duvarı deldiler. Neden ve nasıl kapıdan giremediler hadi bunun da haberini yap. Cımbızla laf aylıklar gibi haber içeriği ayıklama.
Bir de Cumhuriyet dönemi hakkında 'en refah yıllarımdı' diye bahsedersiniz. Sizin gibi zihniyet tabii ki bu dönemi beğenmez. Kafanıza tüküreyim!