Sosyal medya oldukça tuhaf bir yer. Hiç beklemediğiniz bir anda, hiç beklemediğiniz bir paylaşımla karşılaşabiliyorsunuz. Örneğin dünyanın öbür ucundaki bir kişide, 18. yüzyıla tarihlenen bir Türk kılıcı olduğunu öğrenebiliyorsunuz! Bir X kullanıcısı, ailesinden kendisine 18. yüzyıla ait bir Türk kılıcı miras kaldığını iddia ederek kılıcın fotoğraflarını paylaştı.
Ayrıca kılıcın üzerine kazınan yazıların da tercümesini paylaştı.
Aynı değer olur mu bilmem ancak Çanakkale 57. alay şehitliğinde taşı olan, Babannemin dayısı Mülazımevvel Ahmet Şefik dayının klıcı, kalpağı ve üniformasının kan olmayan kısımları (Kanlı kısımları kesip aileye kansız kısımları gönderirlermiş o zaman) halen bizdedir. Yolum düştüğünde Çanakkale müzesine vermeyi planlıyorum.
Zülfikâr peygamberin kılıcı değil, damadı Ali'nin kılıcı. Son satırdaki Yemliha, Mekselina diye başlayan isimler Yedi Uyurlar (Eshab-ı Kehf) isimleri. Adama yazın bilsin hepsini, madem değer verip saklıyor tüm hikayeyi bilsin.
Demek ki müslüman bir kardeş soktu bunun böğrüne,taşıdı böğründe amerikalara