Bir ünlüyü çocuklarıyla birlikte görmek kadar güzel bir şey yoktur. Buna bazen kırmızı halıda, bazen de sosyal medyada şahit oluyoruz. Ancak, ebeveynler ve çocuklar arasındaki ilişkiyi güçlendirmek için ekranda birlikte çalışmaktan daha iyi bir fırsat yoktur. Böylelikle birlikte zaman geçirip aynı zamanda birbirlerinden bir şeyler öğrenebilirler. Bugün ise bu şansı yakalayan ünlü isimleri ve çocuklarını sizler için derledik...
Netflix'in popüler dizisi Maid, karmaşık ama güçlü bir anne-kız ilişkisini anlatmakta. Herkesin bilmediği şey ise, gerçek hayatta Andie MacDowell'ın Margaret Qualley'nin annesi olduğu. Margaret, bahsi geçen rol için annesiyle birlikte çalışmanın gerçek bir rüya olduğunu ve hayatının en harika deneyimlerinden biri olduğunu söyledi.
Kate, çocukken üvey babasıyla setlerde çok zaman geçirdi, bu sebeple de filmlere aşık bir çocuk olarak büyüdü. Onları daha önce hiç beraber görmemiştik, ta ki Deepwater Horizon için ekranda görene dek. Film de bir arada çok az sahne almalarına rağmen yine de çok güzel vakit geçirdiklerini dile getirdiler.
Willow küçük bir çocukken babasıyla birlikte oynadığı Will'in I Am Legend filminde, babasıyla yaşadığı ayrılık sonucunda hepimizi göz yaşlarına boğmuştu.
Çok az sayıda insan Meryl Streep ile birlikte çalışma fırsatı bulduğunu söyleyebilir.Pek çok kişi onu Ricki & the Flash: Between Love and Family filminde annesiyle birlikte oynadığı rolü ile hatırlasa da, gerçek şu ki o ilk filmini çok daha önce, Heartburn'de Meryl'ın kızını oynayarak yaptı.
Jon Voight ve Angelina Jolie 2 kez aynı ekranı paylaşma fırsatını yakaladı. Pek çok kişi ikiliyi Lara Croft: Tomb Raider filmiyle hatırlasa da, Angelina aslında ilk sinema deneyimini 1982 yılında babasıyla birlikte yaşadı. Henüz bir çocukken Lookin' to Get Out filminde rol aldı ve bu onlar için unutulmaz bir anı olarak kaldı.
2003 yılında anne-kız ikilisi aynı sahnede rol almışlardı. Gwyneth'in Sylvia Plath'ı, Blythe'ın da annesi Aurelia Plath'ı canlandırdığı biyografik film Sylvia için bir araya gelmişlerdi.
Ekranda baba-kız ilişkileri söz konusu olduğunda Billy Ray ve Miley Cyrus'dan bahsetmemek olmaz. Yıllarca Hannah Montana'da dul bir baba rolünde olan Robby Ray Stewart ve kızı Miley'i küçük ekrana taşıdılar. Bizlere birbirlerine sevgi ve destek dolu güzel bir aile ilişkisine tanık olma fırsatı yakalattılar.
Aksiyon filmi kahramanı olan Bruce Willis, Hostage filminde kendi kızı Rumer ile birlikte rol aldı. Orada, küçük bir kasabadaki bir polisin kızını canlandırdı. Rumer ayrıca babasının The Bombing gibi diğer filmlerinde de rol aldı. Böylelikle birçok kez aynı sahnede bulunma fırsatını yakaladılar.
Ünlü Sylvester Stallone'nin oğlu Sage, Rocky 5 filminde babasıyla birlikte rol alma fırsatı buldu. Böylelikle ikisi için de eşsiz bir deneyim fırsatı oldu.
Jane Fonda, 1981 yılında On Golden Pond filminde, babası ile birlikte beyaz perdede yer almayı başardı.Babasını kaybetmeden önce bu deneyimi yaşayabildiği için kendisini çok kutsanmış hissettiğini belirtti. Ayrıca baba-kız ikilisi Oscar'a aday gösterilen ilk ikili oldu. Bu onlar için çok gurur verici bir durum haline geldi. Henry kazandığında, Jane onun adına kabul etti.
Matthew Perry, kendi babası John Perry'nin de yer aldığı bir romantik komedi olan Fools Rush In'de rol aldı. John bu film dışında Friends dizisinde de kısa bir süre bulundu. Ancak baba ve oğul o dönemde ortak bir sahneyi paylaşmadı.
Susan Sarandon'ın başrolünü oynadığı The Banger Sisters filminde kızı rolü Susan'ın gerçek hayattaki kızı Eva Amurri'ye verilmişti. Ancak bu, birlikte göründükleri ilk an değildi. Bundan kısa bir süre önce, Days of Our Lives pembe dizisinde kurgusal aktrisler olarak Friends dizisinde bulundular.
Hem baba hem de oğul sektörde tanınmış komedyenlerdir ve her ikisi de Zoolander ve The Heartbreak Kid'de olduğu gibi farklı vesilelerle ekranda birlikte görünmek için oyunculuk becerilerinden faydalandılar.
Mutluluğun Peşinde'deki baba-oğul ilişkisi birçok izleyiciyi büyüledi. İki yıl sonra After Earth'te tekrar birlikte çalıştılar. Jaden babasıyla çalışmanın zor ama eğlenceli olduğunu söyledi. Şöyle ekledi: 'Babam bana tek bir öğüt verdi: Anın içinde olmalısın.'
1996 yılında Demi, Striptease filminde kızı ile birlikte rol aldı. Filmde kızı Angela rolünü Demi'nin en büyük kızı Rumer oynadı. Annesine göre, küçük kız filmde yer almayı çok istediği için seçmelere katılmayı istemişti. Seçmelerden sonra film de oynamak için hak kazanınca, annesiyle eşsiz bir anı paylaşmış oldu.