Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, son konuşmalarında Ukrayna krizi ve ülkesinin komşusuna yaptığı müdahaleyi temellendirmek ve gerekçe üretmek adına milliyetçi söylemlerde bulundu. Putin ne dedi? Ukrayna'dan ne istiyor? Rus ordusunun Ukrayna'yı işgalinin sebebi ne? Cevapları merak ediyorsanız içeriğimize buyurun. 👇
Putin bu soruya en net cevabını Pazartesi günü yaptığı konuşmada vermişti. Putin, 'Ukrayna'nın aslında hiçbir zaman gerçek devletçiliğe dair istikrarlı bir geleneğe sahip olmadığını anlamak da önemlidir.' sözleriyle Ukrayna'nın tarihî Rus topraklarında kurulduğunu ve o toprakların Rusya'nın hakkı olduğunu ifade etmişti.
Putin'e göre mevcuttaki Ukrayna hükûmetinin Batı'yla görüşmeler yapması, bu 'sahte rejimin' Rusya'ya karşı düşmanca bir tutum sergilediğinin kanıtı. Bu Rus karşıtı yönetimin esasında Rusların hakkı olan ve Rusların çoğunlukta olduğu topraklara egemen olması, Putin için kabul edilemez bir durum.
Kısacası Putin, Ukrayna'nın bugün sahip olduğu topraklara egemen olmayı hak eden tarihî bir devleti olmadığını iddia ediyor.
Kesinlikle indirgenemez. Putin Ukrayna'nın bir gün NATO'ya girebileceği kaygısıyla veya Rus yanlısı bir hükûmete sahip olmadığı için saldırmıyor. Putin'e göre tarihî ve ideolojik koşullar ve faktörler birbirinden ayrılamaz. Bu işgalin özüne inmek için Ukrayna’daki Rus nüfusu, Ukrayna’nın Batı yanlı tutumu, coğrafi ve jeopolitik öneme sahip yerler ve daha pek çok şeyin değerlendirilmesi gerekiyor.
Putin'in temelde Ukrayna ile Rusya'nın tarihsel anlamda özünde ayrılamaz olduğunu iddia ediyor. Bu durumla ilgili olarak, 'Ukrayna bizim için yalnızca komşu bir ülke değil. Tarihimiz, kültürümüzün ve manevi alanımızın ayrılmaz bir parçası. Tarihsel olarak Rus toprakları olan güneybatımızda yaşayan insanlar, çok eski zamanlardan beri kendilerine Rus diyor.' diyor.
Putin'e göre şu anda Ukrayna olarak bilinen ülke, tamamen Bolşevik Komünist Rusya tarafından yaratıldı. Sovyetler Birliği liderleri Lenin, Stalin ve Kruşçev, Sovyetler Birliği'ndeki milliyetçilerin desteğini kazanmak için Rusya ve SSCB topraklarındaki diğer ulusların topraklarından alarak Ukrayna adında, tarihte var olmayan bir ülke yarattı ve tarihî bir Rusya düşüncesini yok etmeye çalıştı.
Evet, bunu ifade ediyor. Putin, Ukrayna milliyetçiliğinin Bolşevikler tarafından Rusya'ya bulaştırılan bir hastalık olduğunu ifade ediyor. Kendisine göre, Sovyetler Birliği'nin çöküşü ve Ukrayna da dâhil Estonya'dan Gürcistan'a kadar Birlik'teki cumhuriyetlerin bağımsızlığını kazanmasıyla bu virüsün, konağı olan Rusya'yı öldürdüğünü söylüyor.
Gerçekte bu ülkeler uzun süredir Rusya'dan ayrı etnik ve millî kimliklere sahip. Ancak Putin bunu kabul etmiyor ve eski Sovyet cumhuriyetlerinin, en başta da Ukrayna'nın, komünistlerin entrikaları sonucunda Rusya'dan çalınan vatan toprakları olduğunu düşünüyor.
Putin'e göre Sovyetler Birliği sonrasında bağımsızlığını kazanan Ukrayna, ülkenin birliğini sağlayacak gerçek bir tarihe ya da millî geleneğe sahip değil. Putin'in gözünde Ukrayna, Rus karşıtı demagojiyle yolsuzluklarını gizlemeye çalışan birtakım oligarkların oyun alanı. Hatta kendisi oligarklarla ilgili olarak, 'Ukraynalı yetkililer, devletlerini bizi birleştiren her şeyi inkâr ederek inşa etti.' diyor.
Ayrıyeten Ukrayna'daki Rus egemenliğinin yerini Batı'nın kontrolüne bıraktığını iddia ediyor. 2013-14 kışında yaşanan ve Rus yanlısı lider Viktor Yanukoviç'i deviren Euromaidan gösterilerinden sonra Ukrayna'nın dış güçlerin kontrolüne geçtiğini, kukla hükûmete sahip bir koloniye dönüştüğünü düşünüyor.
Putin'e göre Ukrayna, tarihî bir hatadan ötürü Rusya'dan ayrılan Rusya'nın hak sahibi olduğu bir ülke. Putin Ukrayna'yı tahammül edilemez bir oluşum olarak görüyor. Bunun nedeni de Ukrayna hükûmetinin hem ana dili Rusça olan insanları baskılayarak hem de Rusya'nın sınırlarını tehdit ederek Rusya'yla savaş çıkarması ve de bu şekilde kendini meşrulaştırmaya çalışması.
Putin, Batı destekli Ukrayna hükûmetinin Rus ulusunun bağımsızlığını ve varlığını tehdit ettiğini savunuyor. Ukrayna'nın NATO'ya katılarak nükleer silahlara erişim sağlayabileceğini ve en nihayetinde ABD'nin Rusya'ya saldırması durumunda bu silahların Ukrayna'dan ateşleneceğini belirtiyor. Dolayısıyla, 'Bu sadece siyasi rejim meselesi değildir. Rusya gibi büyük ve bağımsız bir ülkenin var olmasını istemiyorlar. Amerika'nın Rusya'ya karşı geleneksel politikası hep böyle olmuştur.' diyor.
Ayrıca Rusya'ya askerî bir saldırı gerçekleştirilmesi de Putin'in tek korkusu değil. Ukrayna'daki Euromaidan hareketini 'doğrudan dış güçlerin desteklediği bir darbe' olarak nitelendiriyor. Benzer bir hareketin kendi hükûmetine karşı gerçekleştirilmesinden korktuğu aşikâr. Bundan ötürü, Ukrayna'ya diz çöktürerek Batı'ya Rusya'nın tarihî topraklarında bu tarz eylemlerin başarılı olamayacağını ve kendi egemenliğini korumak için ne gerekiyorsa yapacağını göstermek istiyor.
Putin'e göre Rus milliyetçiliği ile Rusya'nın güvenliği arasında bir bağlantı var. Kendisi, mevcut Ukrayna hükûmetinin emperyalist geçmişinden ötürü Rusya'ya tehdit oluşturduğuna inanıyor ve Rusya'nın 'hakkı olan' topraklara hükmederek bu tehdidi ortadan kaldırabileceğini düşünüyor.
Putin ne isteyecek tipik şizofrenik bir diktatörün kafasını yaşıyor
Bunların hangisi putinin masum insanları, küçücük çocukları, hastaları, yaşlıları öldürmesine neden sayılabilir? Hiçbirisi. Böyle bir çağda ekonomik savaşa girebilirlerdi ama o masumların canına kıyarak karakterinden kaybediyor. Hak değil hukuk değil. Nasıl olurda koca dünyada böyle bir düşüncesiz insan bu kadar güçlü bırakılabilir?
Senin yaptığını Kim Yong-un yapmaz. Düşün artık.