İlk koronavirüs teşhisi konan Abdürrahim Aras ise şöyle konuştu:
“Kendimi rahatsız hissedince, Bağcılar Devlet Hastanesi’ne gittim, karantina hastanesi olduğu için beni almadılar. Bunun üzerine Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’ne gittim, burada soğuk algınlığına bağlı boğaz enfeksiyonumun olduğunu söyleyip ilaç yazıp eve gönderdiler. Bunun üzerine işime devam ettim ve verilen ilaçları kullanmaya başladım. Tabii bu sürede aile apartmanı olduğu için ailede herkes yanıma gelmişti. Hastaneye gitmemden yaklaşık dört gün sonra da iş yerinde merdivenleri çıkmaya başladığımda nefes darlığı hissetmeye başladım ve amirlerime virüs belirtilerinin olduğunu söyledim. Çalıştığım özel hastanede test yapıldı ve pozitif çıktığını öğrendik. Eve geldiğimde de kendimi tamamen izole ettim, odadan çıkmadım. Benimle yaşayan anne ve babamı alt kattaki kardeşimin evine gönderdim. Ancak izoleden önce hep yan yanaydık. Daha sonra ise apartmandaki ailemin test yapmasını istedim ve onların da test sonucu pozitif çıktı. İlk hastaneye gittiğimde bana test yapılmış olsaydı, belki de şu an bütün aileye yayılmayacaktı. Çünkü başta herkes benim soğuk algınlığım olduğunu biliyordu.”
Karantina binalarına giriş ve çıkış yasak olması sebebiyle bina önünde polis ekipleri nöbet tutuyor.
Milliyet ve DHA
Hastanenin yaptığı iş bir yana, apartmandaki herkesin Covid-19 haberlerine rağmen boğazı ağrıyan adama hasta ziyareti yapacak kadar andaval olmasına mı, yoksa çocuğu annesinin 15 yaşındayken doğurmuş olmasına mı söveyim karar veremedim. Ne biçim haber lan bu?
hastaya geçmiş olsuna gitmek nedir? Daha çözememişiz olayı. Evinizde oturun cümlesini anlamak bu kadar mı zor.
Salgın ve virüs konusu hepten büyük fiyasko da benim bir de şu dikkatimi çekti; Peki yeğenin 18 yaşında annesinin 33 yaşında olması...