İşte bu sırada, bahsi geçen trenin içindeki beylerin derdi ise bambaşkaydı. Aydın’da düzenlenen bir futbol şenliğine katılan Altay takımının yöneticilerinden olan Ferit Bey, kendisine ayrılmış kompartımanın en köşesine oturmuş, bir elini kontrolsüzce salladığı dizinin üzerine koymuş diğer eliyle de sigarasından derin nefesler çekiyordu. Pek hayra alamet olmayan bu vaziyetin farkında olan arkadaşlarından kimisi onun fevri bir çıkış yapmasını engellemek için tetikte bekliyor, kimisi ise hiç oralı bile olmuyordu.
Daha fazla dayanamadı Ferit Bey. Sigarasını hızlıca dudaklarına götürdü, bir nefes çekip ağzında fazla tutmadığı dumanını hızlıca üfleyerek yanındakilere döndü: “Siz beni Aydın’da çok mahcup bir duruma düşürdünüz. İki kelamımı çok gören böyle bir eşrafın içinde benim daha fazla kalabilmem ne mümkün!” Böyle bir çıkışı kimse beklemiyordu.
Yaşlar ve nesiller değişse de "Göz Göz" ruhu hep aynı dinamizmini koruyacaktır.
kaf kaf kaf :)
Altay'ın şanlı tarihinde ki kirli bir kaç cümledir göztepe. Trenden attığımız adamlar sanki çok şanlı bir kuruluş öyküleri varmış gibi gelmişler birde hikaye anlatıyorlar.