Vandallık Pandemisi! 2 Yılda 3 Bin 365 Kaçak Kazı Girişimi

Pandemiyi fırsat bilen defineciler iki yılda 3 bin 365 kaçak kazı girişiminde bulundu. Tarihi sit alanları ve kutsal mekânlar tahribattan nasibini aldı.

Pandemi döneminde arkeolojik ve tarihi sit alanları ziyaretçilerden uzak kaldı. Fakat bu dönemde boş durmayacak birileri vardı elbette; defineciler! Arazilerin boş kalmasıyla harekete geçen tarih düşmanları kaçak kazılarla tahribata yol açtı. Arkeoloji ve Sanat Yayınları’nın kurucusu ve arkeolog Nezih Başgelen, geçen hafta düzenlenen Heritage İstanbul’da konuya dikkat çeken bir konuşma yapmıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan edindiğimiz bilgiye göre, son iki yılda 3 bin 365 kaçak kazı girişiminde bulunuldu. Kaçak kazı haberlerinin sonuncusu ise Afyon’dan geldi. İhbar üzerine düzenlenen operasyonda, 3 metre derinliğindeki çukurun içerisinde yaklaşık 25 metre uzunluğundaki geçitte yer alan Bizans yahut Selçuklu dönemine ait olduğu düşünülen devşirme malzeme olarak kullanılmış bir lahitin yan yüzü bulundu. Aynı günlerde Antalya’da 1’inci derece sit alanında kaçak kazı yapanlar suçüstü yakalandı.

Jeneratörlü, hiltili, iş makineli kaçak kazı

Bakanlığın paylaştığına göre Türkiye’nin farklı bölgelerinde yer alan kutsal mekanlara yönelik tahribat da artıyor. “Ermeni ve Rum altını” arayan defineciler özellikle kiliseleri tahrip etmeye başladı. Geçtiğimiz hafta Kayseri’de 18’inci yüzyılda yapılan Surp Toros Gregoryan Ermeni Kilisesi, defineciler tarafından tahrip edildi. Kilisenin bir odasında defineciler tarafından yaklaşık 2 metre derinlikte çukur açıldı, duvarlar zarar gördü. Şanlıurfa’daki Germuş Ermeni Kilisesi ile Antalya’daki Geç Roma ve Bizans dönemine ait bir kilise mağarası delici aletlerle kaçak kazılardan nasibini aldı.

Milliyet'in haberine göre Arkeolog Nezih Başgelen son yıllarda jeneratörlü, hiltili, iş makineli arkeolojik alanlara girildiğine dikkat çekiyor.

"Tümülüslere dikkat"

Başgelen’e göre definecilik faaliyetleri sonucu belgelenmeden, gerekli verileri kayıt altına alınmadan arkeolojik eserlerin yerlerinden çıkarılması, her açıdan büyük kayıplara yol açıyor.

Başgelen “Kültür varlıklarımız ve arkeolojik zenginliklerimiz açısından ülkemizin en önemli sorunlardan birisinin definecilik faaliyetleri sonucu oluşan tahribat ve bulunan eserlerin yasa dışı yollardan yurt dışına kaçırılmasıdır. Pandemi sürecinde de define amaçlı faaliyetlerin giderek arttığı ve verilen zarar ziyanın da her alanda daha da yaygınlaştığı da gözlenmektedir” diyor.

Başgelen, özellikle Manisa’daki tarihi M.Ö. 1300’e uzanan, Lidyalılara başkentlik yapmış Sardes’teki Bintepeler mevkine dikkat çekiyor. Lidya krallarının ve soylularının yığma topraktan tümülüs adı verilen anıtsal mezarlardaki tahribatın yarattığı kaybın telafisi zor... 2013’te UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınmasına karşın geniş bir alana yayılan tarım arazileri içinde yer alması nedeniyle Sardes, son yıllarda definecilerin kaçak kazılarına daha sık sahne oluyor. Son iki yılda bölgede 26 kaçak kazıya suçüstü yapıldı ve 66 kişi gözaltına alındı. Baskında 5 kepçe, 3 dedektör, çok sayıda kazı ekipmanı ele geçirildi. Son olarak 26 Ocak’ta Kendirlik Mahallesi yakınlarındaki iki tümülüs, kimliği tespit edilemeyen kişilerce iş makinasıyla kazılarak tahrip edildi. Bitlis, Tokat, Bolu, Hatay, Kütahya, Denizli gibi illerde yer alan sit alanları kaçak kazılardan nasibini alan yerlerden sadece birkaçı.

Bakanlık köy buluşmalarına başlıyor

Kültür ve Turizm Bakanlığı kaçak kazılarla ve definecilerle mücadele için köy buluşmalarına başlayacak. Antalya, Burdur, İzmir gibi tarihi alanların ve kaçak kazıların yoğun olduğu bölgelerde düzenlenecek köy buluşmalarında bölge halkı tarihi eserlerin korunması, muhafazası ve kaçak kazıyla mücadele konularında bilgilendirilecek.

Karar Açıklandı: Sezgin Baran Korkmaz Avusturya'da Hakim Karşısına Çıktı
Çevrimiçi Derste Kamerayı Açık Unutan Öğrenci, Kız Arkadaşıyla Cinsel İlişkiye Girdi
Hollanda'da Negatif Test Sonucuyla Girilen Partide En Az 165 Kişi Kovid'e Yakalandı

Popüler İçerikler

151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt