Böylesine harika bir coğrafyanın yıllarca paylaşılamamış olması bizi hiiç şaşırtmadı...
Böylesine harika bir coğrafyanın yıllarca paylaşılamamış olması bizi hiiç şaşırtmadı...
Bu içerik hazırlanırken İslâm Ansiklopedisi ve Nature kaynak olarak kullanıldı.
Araplar 'Mâverâü’l-Ceyhûn' ya da 'Haytal', Batı ülkeleri 'Transoxiana', Türklerse 'Çayardı' adını vermişlerdi. Günümüzde Mâverâünnehir, Ceyhun ile Seyhun nehirleri arasındaki oldukça büyük olan coğrafî bölgeye denmekte. Bölgenin doğusu ve kuzeyi İslâm aleminin genişlemesiyle sınırsal değişiklikler yaşamıştı.
Bir tarafından da Pamir, Reşt, Huttel’e sınır Hint topraklarının, batısında Tarâz’dan itibaren batıya doğru Bârâb, Sütkent, Semerkant Soğdu, Buhara, Hârizm ve Aral gölü bulunmakta. Mâverâünnehir, fethedildikten sonra idarî yönden Horasan’ın bir parçası haline geldi.
Eski dönemlerde Çin, İran, Hindistan, Rus topraklarına dahi uzanan Mâverâünnehir’in coğrafî özellikleri, halkının kendine has özellikleri bu toprakların daha da değerli olmasını sağladı. Mâverâünnehir’deki Buhara ve Semerkant şehirleri, 'İslâm’ın kubbesi' ve 'dünya cennetlerinin en önde geleni' olarak bilinmekteydi.
M.Ö. 2. binyılda Aryaîler’in, M.Ö. 6. yüzyıldaki Pers Devleti’nin, Büyük İskender’in hâkimiyetlerinden sonra da bir süre Baktriya Krallığı'na yurt oldu. M.Ö. 2. yüzyılda da Yüeçiler’in ve Kuşan Devleti’nin hâkimiyetine girdi. M.S. 5. yüzyıldan 6. yüzyıla kadar Eftalitler’e, daha sonra da Batı Göktürk Devleti’nin yurdu oldu.
Semerkant da yüklü bir haraç sonucunda ele geçirildi. İslâm ordularının İsfîcâb’a kadar girmesiyle Mâverâünnehir, büyük ölçüde Müslümanların oldu. Soğdlular, Türkler ve Araplar gibi çeşitli etnik kökenlerin barındığı bölgede Budizm, Zerdüştîlik, Maniheizm, Hıristiyanlık, Yahudilik, Şamanizm, Mecûsîlik ve Mezdekiyye inanışlar baş gösterdi.
Ömer b. Abdülazîz zalimlikle Müslümanlığı sağlamak isterken Kuteybe, Müslüman olanlara kolaylık göstererek Mâverâünnehir’in İslâmlaşma sürecini hızlandırdı. Kuteybe'nin öldürülmesiyle başlayan ayaklanmalar ve Türgiş Hükümdarı Sulu’nun hamleleri Mâverâünnehir’deki İslâm birliğini sarstı.
Göktürk Devleti’nin yıkılması da Çinliler’e Mâverâünnehir'e giriş imkanı sağladı. Talas Savaşı’nın ardından Çinliler bu imkanı kaybetti ve bölge tamamen Müslümanlara kaldı. Sonraki dönemlerde Mâverâünnehir’de Sâmânîler devri başladı. Mâverâünnehir, Sâmânîlerle en şaşaalı dönemini yaşadı.
İslâmiyet bölgenin çoğuna hâkim bir hal aldı. Soğdlular'ın ve Türkler’in İslâmiyet’i benimsemeleriyle İslâm, Orta Asya’ya hızla yayılmaya başladı. Mâverâünnehir’e hâkimiyet savaşı içindeki Karahanlılar ve Gazneliler Selçuklular’ın bölgeye girmesine tepki gösterdi.
Bunun sonucunda Selçuklular Hârizm’e göç etmek zorunda kaldı. Sonraları Karahıtaylar bölgeyi alsa da Mâverâünnehir’e giren Moğollar bölgedeki şehirleri tahrip edip halkı katletti. Mâverâünnehir'de kısa süreli bir Moğol hâkimiyeti başladı. Sonra da Çağataylılar’ın, Timurlular'ın girdiği bölge, gelişiminin zirvesine ulaştı.
Son olarak Çarlık Rusyası’nın idaresi altına girdi. Verimli topraklardaki tarım, çokça altın ve gümüş madenleri, orman ürünleri, kürk, deri, bal mumu ve Çin mallarının satışıyla yapılan ticaret, bölgenin gelişiminde büyük rol oynadı. İpek yolunun önemini kaybetmesi ve doğu-batı ticaretinin güneydeki deniz yollarına geçmesi, 17. yüzyıldan itibaren ekonominin zayıflamasına neden oldu.
Günümüzde Mâverâünnehir toprakları Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan’ın bazı bölgelerine verilen isimden ibaret.
Güzel bir içerik, ayrıca dini, bilimin önünde engel olarak görenlere de ders olması gereken bir içerik. Bugün silikon vadisi dediğimiz yerler o dönem İslam topraklarındaydı ve o dönemler dinin en berrak, uydurma hadis vs. lerle en bulandırılmadan yaşanan dönemleriydi.
Böyle içerikleri daha çok görmek lazım ama insanların ilgisini magazin çekiyor burada.Neyse yine de bilgilendirme için teşekkürler.