Uzmanlar 'Zirveye Daha Yolumuz Var' Dedi: Enflasyonda Yükselişin Sürmesi Bekleniyor

Açıklanan enflasyon verilerini detayları incelenmeye devam ediyor. TÜFE'de 20 yılın zirvesi korunurken, ÜFE 27 yılın zirvesinde yer alıyor. Üreticiden tüketiciye yansımanın sürmesi beklenirken, uzmanlar enflasyonda zirvenin henüz görülmediğinin altını çiziyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre tüketici enflasyonu 20 yılın zirvesindeki seyrini devam ettirirken, nisanda piyasanın beklentilerini aşarak yüzde 7,25 oranında arttı ve yüzde 69,97’e çıktı.

Üretici enflasyonu (Yİ-ÜFE) ise yüzde 121,82 ile Mart 1995'te görülen yüzde 144,3 sonrası 27 yılın zirvesini gördü. Dünya'dan Şebnem Turhan haberine göre, Enflasyonda gıda grubunda hem ramazan hem de mevsim kaynaklı artışlar etkili olurken taze sebze ve meyve fiyatlarında bir yıllık yükseliş yüzde 105’e ulaştı. Özellikle seralarda bu yıl yaşanan sıkıntıların gıda fiyatlarının yüksek seyretmesinin devam edeceğini belirten uzmanlar Merkez Bankası’nın mayısta beklediği yüzde 70-75 zirve seviyesinin aşılmasını ve yılsonu tüketici enflasyonunun ise yüzde 55’e gelmesini bekliyor.

En yüksek artış hem talebin hem de mevsim koşullarının etkili olduğu gıda grubunda yaşandı.

Neredeyse yılbaşına göre 4 ayda taze sebze ve meyvenin fiyatları ikiye katlanmış. Bir yılda ise taze sebze ve meyvedeki artış yüzde 105. Vatandaşın enflasyondaki artışı açıklanandan çok daha ağır hissetmesinin bir nedeni de temel ihtiyaçlardaki manşet enflasyonu oldukça aşan artışlar. Dört aylık tüketici enflasyonu yüzde 31,71 seviyesinde. Uzmanlar bu yıl yaz aylarında bile geçen yıllardaki fiyat seviyelerinin görülmeyeceğini ve yüksek seyrin korunacağını belirtiyor. Mayıs enflasyonunda da gıdanın etkisini göreceğiz.

Alkollü içecekler ve tütün grubunda nisanda sigara fiyatlarına yapılan zammın etkisi yaşandı. Ancak dün yeniden sigara fiyatlarına zam geldi bu mayıs ayında da alkollü içecek ve tütün grubunun tüketici enflasyonunu olumsuz etkileyeceğini gösteriyor.

Konut grubunda doğalgaza ve suya yapılan zamların etkisi var.

Ancak TÜİK kira artışlarına yönelik verileri gerçekte görülen fiyat artışlarına yaklaşmıyor. Hükümetin kararı TÜİK’in 12 aylık ortalama tüketici enflasyonu ile kiracıların yıllık zamlarını yapması yönünde. Bu veri nisanda yüzde 34,46 oldu. Yani kiracılar mayısta yüzde 34,46 seviyesinde zam yapacak. Ama TÜİK’in kira enflasyonu verisi bunun çok çok altında.

Ulaştırma grubunda benzin ve motorin fiyatlarında değişim martın aksine nisanda biraz daha sakin ancak taksi ve şehir içi ulaşım zamları bu grupta aylık enflasyonu yükseltti. 

TÜİK verilerine göre tüketici grubunda yıllık enflasyonu en hızlı artan yüzde 118,2 ile enerji fiyatları oldu. Bunu yüzde 104,77 ile taze sebze ve meyve izlerken işlenmemiş gıdada yüzde 100,67’lik artış yaşandı. Enerji ve gıda dışı mallarda da yüzde 61,69’luk yıllık enflasyon görülürken ulaştırma hizmetlerinde yüzde 78’lik yıllık enflasyon hesaplandı.

"Enflasyonun neredeyse yarısı gıda fiyatlarındaki artıştan kaynaklanıyor"

İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen verileri şu şekilde analiz etti: 

Enflasyonun neredeyse yarısı gıda fiyatlarındaki artıştan kaynaklanıyor. Konut, ulaştırma ve gıda artışları birlikte bakıldığında enflasyonun yüzde 75’ini oluşturuyor. Tarihsel medyana göre gıda enflasyonu 10 kat, konut 19 kat yukarıda. Bu kadar kötü olmasa da diğer ana harcama gruplarında da fiyatlama alışkanlıklarında bozulma devam ediyor. Ulaştırma, ev eşyası, sağlık, haberleşme, eğlence, eğitim, lokanta ve oteller fiyat artışları tarihsel medyana göre göre 2 ila 6 kat arası yukarıda. Önden yüklemeli artışlar gördüğümüz giyim tarihsel medyanın gerisinde kalan tek grup. Çekirdek enflasyon verileri manşet enflasyondaki artışın genele yaygın olduğunu gösteriyor. Batının Rusya’ya yaptırımları ile hızlanan uluslararası fiyatlardaki artış, üretici fiyatlarından geçiş, kur şokunun gecikmeli etkileri ve fiyatlama alışkanlıklarındaki bozulmayla önümüzdeki aylarda enflasyonun yüzde 75-80 bandına yükselmesini bekliyoruz. Merkez Bankası’nın para politikasında tepki vermemesi enflasyonun dengeleneceği platoyu tahmin etmemizi zorlaştırıyor. Uygulanmakta olan aşırı genişleyici para ve gelirler politikalarından hızlı bir U dönüşü yapılmazsa, enflasyonun kendiliğinden düşmesini sağlayacak baz etkisi dışında bir neden görmüyoruz. Sene sonu dolar kurunu 17 TL aldığımız baz senaryoda yılsonu enflasyon tahminimizi 2022 için yüzde 60, 2023 için yüzde 28 olarak güncelliyoruz. Geçtiğimiz ay bu oranlar sırasıyla yüzde 53 ve yüzde 28 seviyesindeydi.

"Mevcut koşullar altında zirvenin temmuz ayı gibi görülmesini bekliyoruz"

Coface Ekonomisti Seltem İyigün, gelen rakamları şu şekilde değerlendirdi:

Gıda, ulaştırma, mevsimsellik etkisi içeren ürünler, enerji ve konut grubundaki fiyat artışları, nisan ayında enflasyonun beklentilerin üzerinde gelmesine neden oldu. Konut grubundaki doğalgaz ve su fiyatı artışları, Ramazan ayının da etkisiyle taze sebze ve meyve fiyatlarının aylık yüzde 20 artması ve ulaştırma hizmetlerindeki fiyat artışları, baskı yaratıyor. Bu durum hem TL’nin geçen seneki değer kaybının süregelen etkileri hem de jeopolitik gelişmeler nedeniyle hammadde fiyatlarındaki artış ile açıklanabilir. Fakat sene sonu enflasyon beklentilerinin ocak ayından beri 16 puan artması, fiyatlama davranışlarındaki ve beklentilerdeki bozulmanın da enflasyon üzerinde etkili olduğunu gösteriyor. Bugünkü veriden sonra sene ortalaması enflasyon tahminimizi mevcut yüzde 65 seviyesinden yukarıya güncelleyeceğiz. Mevcut koşullar altında zirvenin temmuz ayı gibi görülmesini bekliyoruz.

"Enflasyonun mayıs ayı ile birlikte %75 civarına yükselmesini bekliyoruz"

Gedik Yatırım Ekonomisti Serkan Gönençler enflasyon verilerini şu şekilde değerlendirdi: 

TÜFE enflasyonu yüzde 7,25’lik gerçekleşme ile yüzde 6,0 civarındaki piyasa beklentilerini aşarken, bizim yüzde 7,8’lik tahminimizin altında kaldı. Yüzde 13,4 seviyesinde gerçekleşen gıda enflasyonu bizim beklentimizle tamamen uyumlu olsa da, bu rakamın manşet enflasyonun piyasa beklentilerini aşmasının arkasındaki temel faktör olabileceğini düşünüyoruz. Çekirdek TÜFE enflasyonunun yüzde 4,58’lik medyan piyasa beklentisi ile uyumlu olması da bu görüşümüzü destekliyor. Bizim tahminimizdeki sapmanın ise sezonluk fiyat artışlarının görüldüğü giyim kaleminden kaynaklandığını söyleyebiliriz; biz gecikmeli kur geçişkenliği nedeniyle tarihsel ortalamaların çok üzerinde (%14-15 civarında) bir giyim enflasyonu beklerken, gerçekleşmenin yüzde 7,0 seviyesinde olduğunu görüyoruz ki bu rakam geçen senenin nisan ayındaki yüzde 7,7’lik artışın dahi altında kalmış görünüyor. Bunların dışında, hizmet fiyatlarındaki yüzde 4,7’lik ve dayanıklı mal grubu fiyatlarındaki yüzde 5,1’lik artışlar gecikmeli kur etkilerini ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmayı net bir şekilde yansıtıyor. TÜFE enflasyonunun mayıs ayı ile birlikte %75 civarına yükselmesini bekliyoruz.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir👇

Enflasyonun Piyasalara Etkisi Ne Oldu? En Yüksek Artış Sofrada Olurken, Uzmanlar Yorumladı!
Yeni Vergi Dairelerimiz Tekel Bayiler: Sigara Zammına Tepkiler!
TÜİK Nerede Oturuyor? Enflasyon Sepetinde Kira Ne Kadar Oldu?
Enflasyon Pazar Arabasını Yaktı: Son Bir Yılda Gıdadaki Fiyat Artışları Yüzde 300'lerde!
Enflasyon Hesaplamasında Aritmetik Devre Dışı: Peki Fiyatlarda Denge Nasıl Sağlanır?

Popüler İçerikler

RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"
Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
Zoru Başardık: Karadağ'a Üç Puan Hediye Eden Milli Takım'a Gelen Tepkiler