Gün geçtikçe gençlerde kanser vakalarının artması, tıp dünyasında endişelere neden oluyor. 42 ülkenin dahil edildiği büyük bir yeni küresel analiz, 50 yaş altı kişilerde dramatik bir şekilde artış gösteren tek kanser türünün kolon kanseri (bağırsak kanseri olarak da adlandırılır) olduğunu ortaya koydu. Peki kolon kanserindeki bu artışın sebebi ne olabilir?
Buyurun detaylara 👇
Ancak kolon kanseri için durum farklı. Araştırmacılar, incelenen ülkelerin üçte ikisinden fazlasında, bu kanser türünün 50 yaş üzerindekilere kıyasla gençler arasında daha hızlı bir oranda arttığını keşfetti. Örneğin, İngiltere'de 25-49 yaş arasındaki teşhislerin 1990'ların başından bu yana yüzde 50'den fazla arttığı görülürken, ABD'de bu hastalığın 2030 yılına kadar 50 yaş altı kişilerde en yaygın kanser türü olacağı öngörülüyor.
Bazı uzmanlar yaşlılarda uygulanan rutin tarama testlerinin kanseri erken evrede tespit ederek veya henüz kanserleşmemiş lezyonları ortadan kaldırarak 50 yaş üzerindeki vakaları önlemede daha başarılı olmasını gerekçe gösteriyor. Diğer bilim insanları ise aşırı işlenmiş gıdalardan zengin diyetler ve antibiyotik kullanımı gibi faktörlerin rol oynayabileceğini düşünüyor. Araştırmanın baş yazarı olan Profesör Amy Berrington, artan obezite oranlarının da incelendiğini, ancak kanıtların henüz net olmadığını belirtiyor.
Bu vakaların yüzde 54'ünden fazlasının önlenebilir olduğu tahmin edilmekte.
Hastalığın belirtileri genellikle şunlardır:
Dışkıda kan görülmesi
İshal veya kabızlık gibi bağırsak alışkanlığında kalıcı değişiklik
Açıklanamayan kilo kaybı
Karın ağrısı veya karında kitle
Şişkinlik ve yorgunluk
Bu belirtilerden herhangi birini yaşayan kişilerin doktora başvurması tavsiye edilmektedir. Uzmanlar, bu artışların nedenlerine dair daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.
Herşeyde gdo kanserojen koruyucu içeren katkı maddeleri var . Sağlıklı bir tane ürün yok .ne bekliyorsunuz ki.
Türkiye'de yetiştirilen en zararsız ürünler zaten yurt dışına gönderiliyor. Hani biliyorsunuz bazen Avrupa ülkelerinin gıda standartlarına takılıp alınmayan ürünler geri gönderilip iç piyasaya dağıtılıyor. Aynı şekilde Türkiye'de üretilip iç piyasada satılan ürünün içeriği ile Avrupa'da satılan içeriği farklı. Mesela bizi palm yağı ile zehirleyen Ülker'in ürünlerinin içeriği Avrupa da çok farklı. Şeker fabrikalarını özelleştirip bazılarını kapatırken ABD li firmanın glikoz bazlı şurupları piyasaya sürdüler. Yediğimiz içtiğimiz herşey kimyasal ilaçlı zehirli. Halk sağlığının değeri yok önemli olan düşük maliyet yüksek kar.
sürekli kola içerlerse olmaz mı