Vücudumuz, düşündüğümüzden çok daha uyumlu ve dayanıklı. Uzmanlar, bazı organlar olmadan da sağlıklı bir yaşamın mümkün olduğunu belirtiyor. İşte olmasa da yaşamınızı sürdürebileceğiniz 10 organ...
Vücudumuz, düşündüğümüzden çok daha uyumlu ve dayanıklı. Uzmanlar, bazı organlar olmadan da sağlıklı bir yaşamın mümkün olduğunu belirtiyor. İşte olmasa da yaşamınızı sürdürebileceğiniz 10 organ...
Tam 78 organımız olsa da hepsi yaşamsal açıdan zorunlu değil. Bazıları, cerrahi müdahaleler sonrası alınabiliyor ve kişi yine de sağlıklı bir yaşam sürebiliyor.
Cerrah Dr. Indraneil Mukherjee’nin ifadesiyle:
“Bu organların bir kısmı olmadan da işlevsel bir yaşam mümkündür ve çoğu zaman beklenenden çok daha güçlü bir şekilde sürdürülebilir.”
Nitekim, yumurtalık kanseri sonrası tam yedi organı alınan Louise Altese-Isidori bugün hâlâ normal bir yaşam sürdürüyor.
Bağırsağın kenarında duran bu küçük, “solucan benzeri kese”, günümüzde neredeyse işlevsiz kabul ediliyor. Evrimsel olarak bitki ağırlıklı beslenmede rol aldığı düşünülüyor. Alındığında kalıcı bir sorun yaratmıyor, hastalar birkaç gün içinde eski hayatlarına dönebiliyor.
Safra sıvısını depolayan bu küçük kese alındığında, karaciğer ürettiği safra sıvısını doğrudan ince bağırsağa gönderiyor. İlk başta sindirimde hafif değişiklikler yaşansa da vücut kısa sürede uyum sağlıyor.
İki adet olmasına rağmen sağlıklı bir yaşam için tek böbrek yeterli oluyor. Düzenli kontroller yapılması şart olsa da kalıcı ilaç tedavisi gerekmiyor.
Mide, “vücudun ilk yiyecek mikseri” olarak bilinir. Ancak alınması gerektiğinde yiyecekler doğrudan ince bağırsağa geçer. Bu durumda ciddi beslenme değişiklikleri, vitamin takviyeleri ve ömür boyu dikkatli bir diyet gerekir.
Besinlerin sindirilip emildiği bu organın küçük bir kısmı alınabilir. Ancak büyük bir kısmı kaybedilirse “kısa bağırsak sendromu” gelişir. Bu durumda kişi ciddi beslenme desteğine ihtiyaç duyar.
Sindirim sürecinin son durağı olan kolon alınırsa kişi sık ve sulu dışkılama yaşar. Diyet ve ilaçlarla kontrol edilebilir. Bağırsağın yeniden bağlanması mümkün değilse karın duvarına kolostomi açılarak dışkı özel bir torbada toplanır.
“Vücudun doğal çıkış kapısı” olarak bilinen anüs alınırsa yine stoma adı verilen cerrahi bir açıklık açılır. Dışkı, karın bölgesine bağlanan özel torbalarda toplanır. Doğru bakım ve alışkanlıklarla kişi yine sağlıklı bir hayat sürebilir.
Ağız ile mideyi bağlayan yemek borusu alınırsa, mide ya da bağırsaktan parça kullanılarak yeni bir yol oluşturulur. Bu durumda beslenme alışkanlıkları tamamen değişir, bazen geçici olarak beslenme tüpü de gerekir.
İdrarı depolayan bu organın kısmen ya da tamamen alınması mümkündür. Tamamen alınırsa idrarın vücuttan atılması için ya dışarıya bir torba bağlanır ya da içerde yapay bir depo oluşturulur. Düzenli bakım şarttır.
İki akciğerimiz olsa da biri alınabilir. Ancak bu durumda solunum kapasitesi azalır. Günlük yaşam sürdürülebilir olsa da fiziksel dayanıklılık kalıcı şekilde düşer. Özellikle sporcularda ve alerjisi olanlarda dikkatli takip gerekir.
Beyni olmadan yaşayanları da ekleyin.
Apandisit değil Apandis sonuna it gelirse enfeksiyonel hastalık demektir. Bunlara dikkat edelim sayın editörler🥲
Icerigi hazirlayana bakilirsa beyinsiz de yasamak mümkünmüs🤦🏻♀️appendix ve safra kesesi evet ama digerlerinde büyük sacmalamissiniz,tek böbrekle yasamak cok riskli,mide rezeksiyonu olmus, kolostomlu,anüsü olmadan yasayanlar yasamazlar sürünürler