Hiçbir başarı tesadüf değildir. Uzaya çıkan ilk Amerikalı kadın astronot Sally Ride'ın hayatı, başarının tırnaklarla kazıyarak elde edilebileceğini ama her zaman imkansız denilenlerin peşinden koşulması gerektiğini gösteriyor bizlere...
Hiçbir başarı tesadüf değildir. Uzaya çıkan ilk Amerikalı kadın astronot Sally Ride'ın hayatı, başarının tırnaklarla kazıyarak elde edilebileceğini ama her zaman imkansız denilenlerin peşinden koşulması gerektiğini gösteriyor bizlere...
Ride'ın elde ettiği bu başarı kendinden sonraki nesillere ilham kaynağı oldu; tıpkı Ride gibi dünyaya kendi izini bırakmak isteyen binlerce genç kız, onun açtığı yolun ardından ilerledi.
Stanford Üniversitesi fizik bölümünden mezun olan Sally Ride'ın kariyerindeki böylesi bir sıçrama elbette basit bir tesadüften ibaret değildi. Gelin, Ride'ın hayatına ve o güne kadar başardıklarına biraz göz atalım.
Bilime olan merakının yanında sporla da ilgili bir genç olan Ride, Los Angeles'taki bir hazırlık okulu olan Westlake Kız Okulu'na kısmi bir tenis bursuyla katıldı. 1968'de buradan mezun olduktan sonra tenise ara verip Stanford Üniversitesi'ne katılmak için Kaliforniya'ya döndü.
Stanford'daki çalışmalarını tamamladıktan sonra Ride, Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesine (NASA) başvurdu. Binlerce başvurunun arasından başarıyla sıyrılan Ride, NASA'nın ilk kadın astronotlarından biri oldu ve 1978'de uzay uçuşu eğitimine başladı. Bu eğitimin ardından ise Challenger ile uzaya gidecek ekibe dahil edildi.
Her neyse, biz Sally Ride'ın hayat hikâyesini anlatmaya geri dönelim.
Ride, iki uzay mekiği trajedisine (1986'da Challenger ve 2003'te Columbia'ya) bağlı olarak oluşturulan kaza soruşturma kurullarında görev yaptı. 2009'da NASA'nın uzay uçuşu hedeflerini tanımlamaya yardımcı olan Augustine komitesine katıldı.
1987'de NASA'dan ayrıldıktan sonra, uzay ve bilime olan tutkusu devam etti. Stanford Üniversitesi Uluslararası Güvenlik ve Silah Kontrolü Merkezi'ne katıldı. Daha sonra San Diego Kaliforniya Üniversitesi'nde fizik profesörü oldu. 1999-2000 yılları arasında ise Space.com’un başkanlığını yaptı.
Bunun için pek çok projeye dahil olmuş, hatta çocuklar için bilim kitapları yazmıştı. Bu değerli bilim insanı, 23 Temmuz 2012'de pankreas kanserine karşı verdiği 17 aylık bir savaşın ardından 61 yaşında hayatını kaybetti. Ancak o güne dek elde ettiği başarılar, pek çok genç insana büyük bir ilham kaynağı oldu.
Türkiye neden başaramıyor sorunun cevabı gazete küpüründe bakış açısı her şeydir.
biz karının sütyen takıp takmayacağını konuşurken bu kadın uzaya gitmiş.işte bu yüzden gelişemiyoruz.
Aradan geçen yıllara rağmen bir ülke hiç mi gelişmez?