Teknolojinin de gelişmesine bağlı olarak her geçen gün yeni bir versiyonla karşımıza çıkan dolandırıcılık yöntemlerinde son yıllarda çevrimiçi hizmet, cep telefonu ve sosyal medya gibi platformlar daha yoğun olarak kullanılmaya başlandı. Dolandırıcıların tuzağına düşmemeniz için en fazla kullanılan yöntemleri derledik. Gelin hep birlikte en fazla kullanılan dolandırma yöntemlerine göz atalım ve en azından bu yöntemlerle karşılaştığımızda dolandırılmayalım.
Yöntem 1: Kendilerini savcı, hakim, polis olarak tanıtarak sizinle irtibata geçerek hesabınızın terör örgütü tarafından kullanıldığını, terör örgütü ile bağlantınızın tespit edildiği gibi sözlerle sizi korkutmaya çalışarak verilen banka hesabına para yatırmanız isteniyor.
Yöntem 2: Arkadaş ya da aile bireylerinizin sosyal medya hesaplarını ele geçirerek onlarmış gibi davranıp zor durumda olduklarına sizi ikna ederek para isteniyor.
Yöntem 3: Banka çalışanı gibi sizi arayarak ücret, komisyon iadesi, faiz iptali, borç erteleme, aidat iptali vb. vaatlerle sizden kart bilgileriniz isteniyor.
Yöntem 1: Çeşitli bankaların ismi ve görselini içeren mail ya da iletiler e-posta ya da SMS ile gönderiliyor ve çeşitli finansal bilgiler talep ediliyor. Ayrıca gönderilen linklerle internet bankacılığına giriş yapıldığında da giriş için gerekli bilgileriniz dolandırıcılar tarafından kopyalanıyor.
Yöntem 2: Ödenmemiş fatura, yüksek tutarlı borç bilgileri, cazip kampanya, indirim kuponu, puan kazanımı vb. gibi içeriklerle kullanıcılara ulaşıp finansal bilgiler talep ediliyor.
Twitter, Instagram, Facebook gibi sosyal medya platformlarında çeşitli bankalara ait gibi görünen hesaplar ve reklamlarla sahte internet sitelerine yönlendirme yapılıyor. Bu sitelerde de kullanıcılardan şifre, kart ya da hesap bilgileri gibi kişisel bilgiler isteniyor.
Yöntem 1: Popüler sosyal ağlardan gelen yeni arkadaşlar, onların yaptıkları, yorumlar, beğeniler ve benzeri konularda gelen bildirimlerdeki bağlantıyı takip eden kullanıcıdan, kullanıcı adını ve şifresini sahte bir oturum açma sayfasına girmesi isteniyor. Bu esnada da kullanıcının o platforma giriş bilgileri elde edilmiş oluyor.
Yöntem 2: Sözde sosyal ağlardan gelen ve örneğin hesabınızda şüpheli bir etkinliğin tespit edildiğini veya yeni bir özelliğin kullanıma sunulduğunu ve şartları onaylamayan kullanıcıların hesaplarının engelleneceği tehdidini içeren mesajlarla kullanıcı yine sahte bir oturum açma sayfasına yönlendirilerek giriş bilgileri elde ediliyor.
Gerçek site adresine benzer ancak harf ya da rakamlar eklenerek oluşturulmuş veya taklit edilmiş sahte siteler, çeşitli ürünleri oldukça uygun fiyata listeleyerek kullanıcıları alışveriş yapmaya yönlendiriyor. Bu alışverişlerde ise hem ödediğiniz para gitmiş oluyor hem de kişisel bilgilerinizi kaptırmış oluyorsunuz.
Yöntem 1: Bu dolandırıcılık türünde ölmüş bir milyonerin avukatı veya bir akrabasına yapılacak bir ödeme karşılığında bir servet vaat edilir. Aynı konunun değişik bir versiyonunda dolandırıcı, zor durumdaki bir ünlü olarak karşımıza çıkabiliyor. Mağdurlara, banka hesaplarında mahsur kalmış parasını çekmek için talihsiz bir milyonere yardım etmeleri karşılığında büyük bir ödül vaat ediliyor. Bunu yapmak için de kişilerden kendileri hakkında ayrıntılı bilgiler vermesi ve evrak işleri için makul bir miktar para göndermesi gerektiği belirtilerek dolandırma işlemi gerçekleştiriliyor.
Yöntem 2: Nijerya’da sizinle aynı soyada sahip bir akrabanızın hayatını kaybettiği ve ardında çok büyük bir miras bıraktığı belirtiliyor. Bu yoktan gelen mirası alabilmeniz içinse elbetteki minik bir bedel ödemeniz gerekiyor.
Google Haritalar’a kayıtlı olan şirketler otomatik yazılımlar tarafından aranarak, haritadan bilgileriniz silinmesin istiyorsanız falanca tuşa basın deniyor. İstenilen tuşa basan kişileri ise sözde bir çağrı merkezinden birisi sizi arayarak ücret talebinde bulunuyor. Burada unutulmaması gereken şu; Google Harita Kaydı tamamen ücretsiz.
Bulgaristan Şantajı ya da Fas Şantajı olarak bilinen bu yöntem ilgili ülkelerde gerçekten ayrı bir gelir modeline dönüşmüş, ihracat gibi bakıyorlar duruma. Devletleri de bu sebeple çok engellemiyor. Şantajcı (genelde kadın) iletişime geçtiği kişi ile Skype ya da benzeri bir görüntülü görüşme uygulaması ile görüşüyor. Bu görüşmede de karşısındaki kişinin müstehcen bir hale gelmesini sağlıyor. Görüşme esnasındaki bu görüntüler ise şantaj malzemesi olarak kullanılarak mağdurdan para talep ediliyor.
500 liralık ayakkabıyı 50 liraya satıyorlar. Ürünü ise gerçekten gönderiyorlar, fakat gönderilen ürün ayakkabı olsa da fotoğrafta gördüğünüz ayakkabı olmuyor. Bu nedenle bilindik markalardan alışveriş yapmak her zaman daha garanti oluyor.
Genelde büyük şirketleri hedef alan bu yöntem şöyle işliyor; 3-4 TL’lik bir ürün paketlenip 70- 80 TL’lik bir etiketle karşı ödemeli olarak büyük şirketlere gönderiyor. Paketin üzerinde patronunun ismini gören görevliler de ödemeyi yaparak kargoyu teslim alıyor. Hukuken bir ürün gönderilmiş olduğundan ve gönüllü olarak ödeme yapıldığından dolayı da bu noktada yapılabilecek pek bir şey kalmıyor.
Bitcoin’in ya da X isimli bir kripto paranın yine X özelliği sayesinde zengin olmuş insanların fotoğraf ve haberlerine rastlayabilirsiniz. Haber metninde ise bu mucizenin X bir yazılım sayasende gerçekleştiği bilgisi bulunur. Kısa yoldan zengin olma hayaline kapılan mağdurlar ise bu yazılım belirli ücretler ödeyerek dolandırıcıların ağına düşmüş olur.
Bir flört sitesinde birisiyle tanışır ve yıllardın birbirinizi tanıyormuş gibi hissedersiniz. Çok kısa süre içinde güçlü duygular sergilerler. Hasta bir akraba veya iflas gibi zor durumlar uydurarak para isterler. Siz de aranızda oluşmuş olan yakın ilişkiye dayanarak bu talepleri yerine getirebilir ve dolandırılabilirsiniz.
Kadın dolandırıcılar, rastgele telefon numarası çevirerek orta yaşın üzerinde, kendilerine inanabilecek kişileri belirliyor. Çoğunlukla 'Bulgaristan'a göçmen olarak geldiğini, burada evlendiğini mutsuz olduğunu, kocasından sürekli dayak yediğini, ayrılmak istediğini, kendisiyle evlenebileceğini' belirterek erkeklerle sohbet kuruyor.
İlerleyen sohbette daha sonra kadınlar pasaport, gümrük vergisi ve rüşvet vermek için mağdurdan küçük miktarda para talebinde bulunuyor. Bir süre sonra ise başka bir kadın arayarak, Türkiye'ye gelecek olan arkadaşının gümrükte yaşanan sıkıntı nedeniyle tutuklandığını ve bir kaç bin Euro daha gönderdiği taktirde gerekli ödemeyi yaparak o kişiyi kurtarabileceğini söylüyor. Bu senaryoya inanıp para gönderirseniz, tabi ki bir kaç bin Euro daha dolandırılmış oluyorsunuz.
Özellikle kuyumcuların kapalı olduğu saat seçiliyor seçen dolandırıcılar, caddede kendilerine seçtikleri mağduru durdurarak adres sorma bahanesiyle sohbet kuruyor. Çoğunlukla başka ülkeden geldiklerini anlatan zanlılar, ceplerinden çıkardıkları altın görünümündeki çakmak veya saati, gerçek bedelin neredeyse 10 katı aşağısında “acil ihtiyaçtan dolayı” satmak istediklerini belirtiyor. Vatandaşlar ise ucuza altın çakmak veya takı alacağı düşüncesiyle kabul ederek dolandırılıyor.
Oğlu askerde bulunan aileleri tespit eden dolandırıcılar, asker ailesini ziyaret ederek askerdeki oğullarının selamını getiriyor. Daha sonra ise annesinin öldüğü, memleketine gideceği, parasının olmadığı gibi yalanlarla karşısındaki insanları kandırıp para alıyor.
Yöntem 1: Antik dönemlere ait heykel, heykelcik, yağdanlık, lüle gibi eserlerin atölyelerde kalıpları alınarak döküm yoluyla pişmiş toprak ya da metalden sahte eserler elde ediliyor. Daha sonra bu taklit eserler toprak altına 5-6 ay süre ile gömülerek eskitiliyor. Akabinde tarihi eser olduğu iddia edilerek satılıyor.
Yöntem 2: Özellikle Suriye’de yaşanan içsavaş ortamından faydalanan dolandırıcılar sınır şehirlerinde ve büyük kentlerde Suriye’den kaçak yollarla geldiğini iddia ederek sahte eserleri alıcılara pazarlıyor.
Yöntem 3: Antik dönemlere ait özellikle tarihi ve kıymet değeri yüksek olan, müzelerde az bulunan sikkeleri araştırılarak, döküm ve darp yoluyla bunların taklitleri yapılıyor. Bunlar tarihi eser adı altında piyasada ciddi alıcı buluyor.
Yöntem 4: Sahte define haritaları kullanılarak dolandırıcılar tarafından daha önceden toprağa gömülen sahte eserlerle mizansen yaratılıyor. Bu yöntemde önce eser bulunacak arazi için araştırma yapılıyor. Maddi durumu yetersiz kişiler önceden ayarlanıp kendilerine bir miktar para veriliyor. Ardından alıcı ve arazi sahibiyle birlikte kazı yapılıyor. Bu sahte eserler yeni bulunmuş gibi alıcıya satılıyor.
Yöntem 5: Dolandırıcılık için seçilen şahıslara yanlışlıkla mesaj atılmış gibi yapılıyor. Mesaj içeriğinde bir define bulunduğu, definenin çıkarılması veya satılması konusunda yardım talep ediliyor. Dolandırıcı ağına düşürdüğü kişiye bundan büyük pay vereceğini belirterek önce kendisinden kaparo istiyor ve sonra o para buhar oluyor.
Bir ara da ücretli hatları aratma taktiği vardı. Mesela bir SMS geliyor "kredi kartınızla şurada şu kadar harcanmıştır. Bu harcama size ait değilse 0900.... nolu telefondan bize ulaşın" diye. Tabii o panikle dikkat edilmezse telefon aranıyor. Karşıdaki kişi 2 dakika sizi bekleteceğim, amirimle görüşüyorum, şudur budur derken sizi uzun süre hatta tutuyor. Telefon faturası geldiğinde artık her şey için çok geç oluyor. Numarayı siz aradığınız için de itiraz edecek bir şey de olmuyor.
nijeryalı prens olayı bnm telefona mail olarak çok geliyor. mailin içeriği aynen şu; bir milyarder ölüyor ve servetini bırakacak kimse yok (bu arada servet yaklaşık 100 milyon dolar) mail listesinden rasgele kişilere ulaşılıyor ve banka bilgilerini verirseniz paradan bir miktar size de bağış yaparız deniyor.. ama mail baya bir uzunca yazılmış.... ulan o kadar parayı git bağışla madem. sen rasgele mail den (bi de ben ne alaka amk) insanlara ulaş al sana da 1 milyon lira he amk he
Bu sıra oynadığım telefon oyunlarında çıkan reklamlarda bir kaç uygulama türedi, oynuyormuşsun paypala pala gönderiyormuş filan, gülerek izleyip oyunuma devam ediyorum. İnanıp indirenler vardır elbet, dolandırıcılık bitmez.