7 Maddede, Üvey Evlat Muamelesi Gören Azot

Bugün, çok ihmal ettiğimiz Azota bakalım. Elementler diyince insanın aklına Helyum, Hidrojen, Karbon ve Oksijen geliyor. Azot ise hakkını pek göremiyor, hatta tam bir üvey evlat oldu bu aralar! Gelin birz da ona aradığı sevgiyi, şefkati, ilgiyi verelim, hak ettiğini yani.. Eminim bir kısmını biliyorsunuz, belki de hepsini. Hepsini biliyorsanız da, olsun. Bilgi tekrarı kalıcılık açısından çok önemlidir. Bilmiyorsanız da bir İspanyol Atasözünü gerçekleştirdiniz demektir ; Yeni bir şey öğrenmeden yatma! Hazırsanız Azot'a ilgi göstermeye başlayalım... Haaa! Resim mi? Ana resimde gördüğünüz mevzuysa, Nitrojen'in ışıkta verdiği enfes renktir.

1- Azot'un kelime anlamı, Yunanca'da " cansız " manasına gelmektedir.

Keşfi, zehirli gaz ya da sabit hava olarak adlandırılan Daniel Rutherford tarafından resmi keşfi kabul görmüştür 1772 yılında. Ruhterford, biraz paçayı iyi sıyırmıştı çünkü peşinden 3 kimyager daha ; Carl Wilhelm Scheele, Henry Cavendish, ve Joseph Priestley tarafından da keşife epey bir yaklaşmıştı. Ayrıca atom Numarası 7 olan Azot. 6A grubunda bir Ametal elementtir. Ortibal olarak p ' kuşağında bulunur, Elektronegatifliği en yüsek 3. elementtir. Kararlı olmak için daha çok ' - 2 ' değerliğini almaktadır. Genelde Amonyum, Amonyak, Nitrojen şeklinde sorularda karşınıza çıkar. Biraz YGS/LYS öğrencilerine selam edelim buradan, gerçi bu sene geçti artık, hay Allah! Zamanlamam kötü...

2- Azot renksiz, kokusuz ve tatsızdır.

Görünüşü de resimdeki gibidir. Kokusu ve tadı bulunmamaktadır. Düşünün, bu meret havada %78 oranında ve bütün canlı dokularında! Bari bi renk vereydin...

3- Güldürme Gazı ve Narkozun ta kendisidir!

Höayyyddaa! ROK şaşırması ardından, evet. Azotprotoksit dediğimiz olay, narkozdur ve kana çabuk karışır, burundan soluma da şuur kaybı, Oksijen gibi solunum esnasında alındığında da (bayıtlmayacak kadar düşük doz) bu dozda da vücütta akciğerlere direkt gönderilmeden dolayı, etkisi sadece sebepsiz gülme ve kahkahalardır. Evinice haciz gelse bile kahkahayla karşılarsınız valla! Aslında gazın bu şekilde kullanılmasına yol açan sebep anestezik özelliği yüzündendir. Cerrahi işlemlerde de ortaya koymuş olduğu ilginç etkisiyle tercih edilmiştir. Ayrıca cerrahi yolla alındığında da etkisi kısa olmasına kaşrın, sağlam bir ağrı kesicidir. Es kaza hastanede düşük doz bi Azotprotoksit gaz kaçağı olursa da, fena olmaz. Güleriz işte ne var yani...

4- Paketin Tazeliğini Korumada ve Paslanmaz Çeliğin Vazgeçilmezi Azot.

Eletrkonik eşyaların paslanmasını önlemede, Kuru gıdaların korunmasında etkin bir rol oynadığını yetmiyormuş gibi, paslanmaz çelik üretiminin de ham maddesidir.

5- Sperm Bankasında da Azot vardır!

%78 dedin de, abartma istersen dediğinizi duyar gibiyim. Ancak bu gerçektir. Azot'un kaynama noktası oldukça düşüktür. 77,36 °K yani anlayacağımız boyutta -195,79 °C yani bu inanılmaz soğuk bir derecedir. Antartika'nın 2 katı kadar bir soğukluk diyeyim, siz anlayın...  Gaz halinden bulunan bu güzel Azot, normal haliyle zaten tüm canlı dokularında DNA'da, Protein'de, Sperm ve Üreme Yumurtalıklarında da bulunduğu için, onların dondurarak korunmasında da en aktif rolü gaz halinde ki Azot üstlenmektedir. Sprem Bankasında bekleyip tazeliğini koruyan spremleri de oradan hamile kalan bayanlar, Azot'a bi teşekkürü borç bilmeli.

6- Benim Esas Mesleğim ; Azot Döngüsü

Azotun esas olayına şimid geldik. Azot sağ olsun ordan oraya yordu bizi... Azotun canlılık için en fonksiyonel olayı ; Azot Döngüsü. Kısa bir tanımına bakmak gerekirse ; Yaşamın başlangıcından beri, atmosfer ve okyanuslar azot içerir. Azot canlılar için önemli bir maddedir. Canlılar yaşamlarını sürdürebilmek için oksijen ve karbondioksite ihtiyaç duydukları gibi, büyüyebilmek için de azota ihtiyaç duyarlar. Çünkü proteinlerin ve DNA’nın önemli bir bileşenidir. Azot, canlı vücudunda özellikle nükleik asitlerin, proteinlerin ve vitaminlerin yapısında %15 oranında bulunmaktadır. Gaz halindeki azot, atmosferin %78'ini oluşturur. Üçlü kovalent bağı, bu iki azot atomunu sıkıca bir arada tutar. Azot Döngüsü, daha çok biyosferin ince bir tabakasında gerçekleşir. Azot bileşikleri bu ince kabuk içinde birbirine dönüşür. Bu işlemlere azot döngüsü denir. Azot döngüsü yaşamın sürekliliğini sağlayan bir doğa olayıdır. Bu döngüde azot bileşikleri sürekli olarak topraktan canlılara ve sonra tekrar toprağa geri dönerler. Ancak bir miktar azot atmosfere gider ve tekrar geri alınır.

7- Ben Saksı Değilim!

Ayrıca Azot, nice kullanım alanı var, birkaçı şunlar ;

- İnert, nemsiz ve oksitleyici olmayan özelliklerinden dolayı otomobil ve uçak tekerleklerinin dolumunda.

- Yüksek hassasiyetteki algılayıcılar ve düşük gürültü seviyeli amplifikatörlerde soğutucu olarak

- Yan etkisi bulunmadığından ; Bilimsel öğretici neredeyse tüm deneylerde

- Dermatolojide. nahoş görünümlü siğil veya potansiyel kanser riski taşıyan cilt yaralarının alınmasında

- CPU veya GPU gibi bilgisayar donanımlarının soğutma sistemlerinde soğutucu olarak.

Elde Edilişini de verelim, Kimyager arkadaş ve bölümdaşlarıma lazım olur ;

1-  NaN3 → 2Na + 3N2 (300 °C)

(NH4)2Cr2O7 → N2 + Cr2O3 + 4H2O = Sodyum Asidin (NaN3) ve amonyum dikromatın bozunması ile saf olarak elde edilebilir.

2- 2NH3 + 3Ca(OCl) → 3CaCl3 + N2 +3H2O = Amonyağın kireç kaymağı rekasiyonunda da elde edilmesi mümkündür, lakin saf olarak elde edemezsiniz. Gerek kireç, gerekse yapılan ortma koşulundan gelecek etmenler saflığınızı kesinlikle bozacaktır.

Sonuç ; Azot hak ettiği değeri aslında göremeyen bir bilim garibanıdır. Azot'u sevelim, sevdirelim!

Özel bir Azot sevdam da yok, sadece gariban bu Azot. Gördüğün gizi epey bir etkisi, şekli, eldesi ve ciddi yararları var. Azotu sevelim ve sevdirelim! Ona saksı muamelesi yapmayalım...

Umarım bu bilgiler size yararları olmuştur ya da ileride olacaktır, olması en büyük temmennim. Bilim, bilgiyi öğrendikçe ve paylaştıkça gelişir!  Başka bir galeride görüşmek dileğiyle. Bilimle kalın!

Popüler İçerikler

Eski Bakan Işın Çelebi'den Fenerbahçe'ye Sert Yanıt: ''Devletin İmkanlarını Kullanıp ‘Yapı’ Diyemezsin''
Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti
Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"