1955 yılından beri düzenlenen UEFA Şampiyonlar Ligi, Avrupa’nın kulüpler bazında en prestijli futbol turnuvasıdır. Dolayısıyla herkes bu kupanın sahibinin kim olacağını merak ediyor. Bu yılın finali 6 Haziran Cumartesi günü Berlin Olimpiyat Stadı’nda, Juventus ve Barcelona arasında gerçekleşecek. Bu maçın bizim için bir başka önemi ise UEFA kulüp organizasyonlarında final yöneten ilk Türk hakem unvanını alacak olan Cüneyt Çakır’ın maçı yönetecek olması. Biz Cumartesi günkü maçın sonucunu merakla beklerken, bugüne kadarki unutulmaz Şampiyonlar Ligi finallerine bir göz atalım. Kim bilir belki bu maç da unutulmaz finaller arasına girmeyi hak edebilir.
Futbol tarihinin en dramatik karşılaşmalarından biri olan Manchester United - Bayern Münih maçı Camp Nou’da gerçekleşti. Son dakikaya 1-0 önde giren Bayern Münih kupaya kendini çok yakın hissederken, United mucizesi gerçekleşti ve maça sonradan giren Teddy Sheringham’ın 90+1’de, Solskjaer’in 90+3’te attığı gollerle Manchester United 31 yıl sonra efsane bir maçla Şampiyonlar Ligi şampiyonu oldu.
İstanbul’da gerçekleşen Şampiyonlar Ligi finali olarak bizim için ayrı bir yeri olan Liverpool-Milan maçı da unutulmaz finaller arasına girmeyi başardı. İlk yarıyı 3-0 önde kapatan Milan’ın kupayı almasına kesin gözle bakanlar, ikinici yarı neye uğradıklarını şaşırdılar ve Liverpool durumu 3-3’e getirdi. Normal süresi ve uzatması berabere biten maçın sonucunda Liverpool penaltılarda üstün gelerek kupayı kazanmayı başardı.
Şampiyonlar Ligi finallerinde alınan en farklı skorlardan biri olan ve 4-0 Milan’ın galibiyeti ile sonuçlanan maç kolay kolay hafızalardan silinmeyeceğe benziyor. Unutulmaz finaller arasına giren Milan-Barcelona maçı ayrıca Desailly’nin 1993 senesinde Marsilya formasıyla bu kupayı kazandıktan sonra Milan formasıyla da kazanmasıyla üst üste Şampiyonlar Ligi kupasını kazanan ilk oyuncu olmasıyla da önemini koruyor.
İngiltere’nin başkenti Londra’daki Wembley Stadyumu’nda gerçekleşen maçta normal süre 0-0 sona erdi. Uzatmaların sonlarına doğru golü bulan Koeman, Barcelona’nın çıktığı üçüncü finalde ilk kez şampiyon olmasını sağladı. Ayrıca bu final, turnuvanın Şampiyon Kulüpler Kupası adıyla oynanan son finalidir, bu maçtan sonra turnuvanın adı Şampiyonlar Ligi olmuştur.
İtalya’da gerçekleşen Şampiyonlar Ligi finalinde karşılaşan Borussia Dortmund ve Juventus karşı karşıya geldi. Her ne kadar maç İtalya’da da olsa Seri A devi Juventus ev sahibi avantajını pek kullanamadı ve karşılaşmayı Borussia Dortmund 3-1 kazanarak tarihinde ilk defa Şampiyonlar Ligi şampiyonu oldu.
İskoçya’nın Glasgow şehrinde oynanan maçta Real Madrid on ikinci finaline, Bayer Leverkusen ise tarihindeki ilk finaline çıkıyordu. Raul’ün golüne Lucio’yla cevap veren Leverkusen, uzun süre hafızalardan silinmeyen ve
futbol tarihine damga vuran Zinedine Zidane’ın müthiş golüne engel olamadı ve maçı 2-1 kaybetti.
Kupa tarihinde tekrar maçıyla şampiyonun belirlendiği tek final olan 1974-1975 finalinin normal süresi 0-0 bitti. Uzatmalarda atılan karşılıklı gollerle 1-1 biten maç, iki gün sonra tekrar oynandı. Bu maçı 4-0 kazanan Bayern Münih oynadığı ilk finalde kupayı kazanan ilk Alman takımı olarak da adını tarihe yazdırdı.
Beklenmedik bir finale tanık olduğumuz FC Porto-Monaco maçında Jose Mourinho rüzgarı esmişti ve efsane kadrosuyla FC Porto, Monaco’yu 3-0 yenerek Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu kazandı.
Turnuvanın 45 yıllık tarihinde aynı ülkeden iki takımın ilk kez karşılaştığı final olarak tarihe geçen Real Madrid-Valencia maçında mutlu taraf 3-0’lık skorla Real Madrid oldu. Real Madrid bu şampiyonlukla, çıktığı on bir finalde sekizinci kupasını kazanmış oldu.
Son finali Milan’a karşı 4-0 kaybeden Barcelona için bu final daha da büyük önem taşıyordu. Başlarda temkinli başlayan Barcelona, Jens Lehmann’ın 8. Dakikada gördüğü kırmızı kartla ümitlense de yediği kafa golü soğuk duş etkisi yaratmıştı. Oyuna sonradan giren İsveçli Henrik Larsson’un iki asisti sayesinde maçı 2-1 kazanmayı bilen Barcelona, bir önceki finalin acısını Arsenal’den çıkarttı.