Kültür Bakanlığı Yayınları, Türk düşünür ve yazarların hayatlarını anlatan bu kitaplar kapsamında hem yazarları anıyor hem de yeni neslin onları yakından tanımasını sağlıyor. İşte o kitaplar...
Kültür Bakanlığı Yayınları, Türk düşünür ve yazarların hayatlarını anlatan bu kitaplar kapsamında hem yazarları anıyor hem de yeni neslin onları yakından tanımasını sağlıyor. İşte o kitaplar...
İnsanın düşünce gücünü tahrik ederek onu düşünmeye zorlamak amacıyla yazdığını söyleyen Tarık Buğra’nın temel meselesi, eşref-i mahlûkat kabul ettiği insana, büyüklüğünü anlatmaktır. Bu sebeple Türk edebiyatında yerli ve millî bir damarın güçlenmesinde olduğu kadar, yerelden evrensele ulaşan bir bakış açısıyla Türkiye’nin hafızası olarak nitelenebilecek eserler kaleme alırken aynı zamanda insanın bireyleşme ve ruhsal büyüme sürecinin aşamalarını iç dünyanın zenginliğinden yola çıkarak anlatır. Hikâye ile başlayan yazarlık sürecini roman, tiyatro, deneme, gezi yazısı ve fıkra gibi farklı türlerle çeşitlendiren Tarık Buğra, kurguladığı özgün vakaları, ezberleri bozan karakterleri ve okuyucusuna her dönemde söyleyecek sözü olan metinleriyle Türk edebiyatının klasikleri arasında yer almıştır.
Kitapta, Tanpınar’ın hayat hikâyesinden başlayarak şairliği ve şiir hakkındaki düşünceleri, başta Huzur ve Mahur Beste olmak üzere öykü ve romancılığı ile edebiyat tarihçiliği, bir kısım Batılı şair, ressam ve musikişinaslarla ilişkisi, divan edebiyatına bakışı, Yahya Kemal’le olan dostluğu, İstanbul, Bursa ve Paris’e bakışı, dili ve üslubu, yapıtlarındaki bazı felsefi ve metafizik problemlerle şiir, öykü ve romanlarında yer alan birtakım temalar etrafında, değişik hacimde toplam 30 yazı yer almaktadır.
Türk edebiyatının son altmış yılında sürekli yazan, kendini yenileyen, araştıran ve kurgulayan, tartışmaların odağında yer alan Attilâ İlhan, şiirleri, romanları, gazeteciliği sinemacılığı, senaryo yazarlığı ile Türk insanına, sanatçısına, düşünce adamına bir insanın neler yapabileceğini ve bir ömre neleri sığdırabileceğini göstermiştir.
11 Ekim 2005 tarihinde aramızdan ayrılan Attilâ İlhan’ın anısına yayımlamış olan bu anma-armağan kitapta, onun eserlerini kapsamlı bir tarzda inceleyen, sorgulayan ve değerlendiren yazılar içermektedir.
Edebiyatımızın kilometre taşlarından biri olan Orhan Kemal (1914-1970) için üslubunu belirleyen temel etken hayatıdır. Yaşadığı dünya, ülkesinin durumu, savaşlar ve devrimlerle sarsılan bütün bir yirminci yüzyıl, onun yazarlığına yön verecektir. Onun yaşadığı asır, umutların ve hayal kırıklıklarının çağı olarak adlandırabilir, ama Orhan Kemal daima umutlu insanların yanında yer almıştır. Emekçi sınıfların yazarı olarak fakir insanların yaşamlarına çırılçıplak bir gerçeklik penceresinden bakan bir hümanizmle sadece kendi roman evrenini oluşturmakla kalmamış, birçok yazara da ilham kaynağı olmuştur
2012 yılında yayımlanan kitap, Türkiye’de sosyal bilim geleneğinin bilimsel bir biçim kazanmasına getirdiği yöntem ve çağdaş anlayışla önemli katkılarda bulunan Köprülü’yü hayatı ve eserleri ile çeşitli yönlerden ele almaktadır. Bu eser, kaleme aldığı binlerce makale ve onlarca kitapla, Türk kültür ve tarihine ilişkin özgün çalışmalarla Türklük ve İslam’a karşı Avrupa-merkezci bakışı sorgulayan, yerleşik yanlış kanaatleri Batı’daki çağdaş yöntemler ve anlayışlarla çözümlemeye çalışan Köprülü’yü daha iyi tanıtmayı hedeflemektedir.
Onun şiirleri bir yanıyla ülkemizin tarihini, toplumunu ve sorunlarını konu edinir. Öte yandan insanoğlunun doğa, zaman, sonsuzluk, ölüm gibi olgular karşısındaki tutumunu belirlemeye çalışır. Yayımlayanan bu kitapta bütün bu alanları kuşatan incelemeler, Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Yaşam Öyküsü, Dağlarca’nın Sanatı ve Yapıtlarıyla ilgili açıklamaları, incelemeler, 'Ölümsüzler’in' kaleminden Fazıl Hüsnü Dağlarca başlıklı bölümlerde yer almaktadır.
Türk düşünce dünyasının yorulmak bilmeden üreten işçisi Cemil Meriç, bizlere yalnızca düşünmenin uçsuz bucaksız verimliliğini göstermekle kalmamış, hem Doğu’yu hem de Batı’yı anlamada diyalogun önemini öğretmiştir. Kelimelerle oluşturduğu aydınlık dünyasında, entelektüel merakını her daim zinde tutmayı başaran Cemil Meriç, bir bilgi meşalesi olarak bugün de yol gösterici rolünü koruyor.
Cumhuriyetin kuruluşuna ve Türk toplumunun yeniden inşasına şahit olan Necip Fazıl Kısakürek, ömrünü idealleri uğruna vakfetmiş, fikirlerini ne pahasına olursa olsun hiç ödün vermeden savunan bir düşünür ve şairimizdir. O Sakarya Türküsü'ndeki gibi kıvrım kıvrım akan meşakkatli bir ömür yaşadı. O, ideal bir gençlik yetiştirmek için ömrünü adayan bir fikir ve aksiyon adamıydı. İlk baskısı doğumunun 100. yıl dönümü dolayısıyla 2004 yılında yapılan kitap okurlarıyla buluşuyor.
Hasan Ali Yücel'in Neşriyat Kongreleri geleneğinin başlatılmasındaki öncü rolü, Türkiye’nin eğitim açığının kapatılmasına sağladığı katkılarla Köy Enstitülerinin fikir ve kurucu önderliğini üstlenmesi, Doğu ve Batı klasiklerinin Türkçeye çevrilmesi hareketini başlatarak antik düşünce ve sanat birikiminin ülkemizde tanınmasına ortam hazırlaması, özerk ve demokratik bir üniversite anlayışının kurumsallaşması için gösterdiği çabalar kitabın önemli konu başlıkları arasında yer almaktadır.
Edebiyat ve şiirde İkinci Yeni akımının önde gelen şairlerinden biri olan Cemal Süreya, şiirlerinde yalın bir dil kullanmış, ele aldığı en uç konularda dahi insan temasını ön planda tutarak kuşağının en güçlü şairleri arasında anılagelmiştir. Cemal Süreya, şiirlerinde sokaktaki adamın, işçinin, emekçinin, gecekondu insanının, açın, yalnızın, yetimin, tokun, zenginin, düşünen insanın, seven insanın, ama en önemlisi âşığın hislerini anlatarak insanımızın hislerine tercüman olmuştur. Cemal Süreya’nın vefatının 50. yılı anısına hazırlanan bu kitap, onun sadece şairliğini değil, aynı zamanda dergiciliğini, çevirmenliğini, düzyazı yazarlığını ve çeşitli konulara dair düşüncelerini de ele almakta; dostları ve yakınlarının daha önce hiçbir yerde yayımlanmamış, çeşitli anılarını içermektedir.
Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi 'Garip' akımının kurucularından olan Orhan Veli Kanık, şiirlerinde yalın bir anlatımı benimseyerek şiir dilini konuşma diline yaklaştırmıştır. Şair, 36 yıllık yaşamına şiirlerinin yanı sıra hikâye, deneme, makale ve çeviri alanında birçok eser sığdırmıştır. Orhan Veli Kanık’ı ve onun şiirini çok yakından tanıyan yazarlar ve akademisyenler, bu kitapta çeşitli yönleriyle Orhan Veli’yi, şiirini, sanatını, kurucularından olduğu Garip akımının Türk edebiyatına kattığı yeni değerleri ele almışlar, ilk defa bu kitapta yayımlanan anılarıyla da Orhan Veli’nin hiç bilinmeyen yönlerini okuyucularla paylaşmışlardır.
Bayrak şairi olarak anılan Arif Nihat Asya gerek biçim, gerek içerik olarak Türkçenin en zengin şairlerinin başında gelir. Kısa artistik nesir çalışmaları ise, çok fazla işlenmemiş olan bu türün en güzel örneklerindendir. Şiirde, aruzun bütün kalıplarından serbest şiire kadar Türk dilinde bulunan her biçimi çarpıcı bir rahatlıkla kullanmıştır. İçerik olarak ise, Türk kültürünü bütün maneviyatı ile kucaklamış önemli şairlerimizden birisidir. En muhteşem Naat’ı o yazmıştır; Selimiye, Süleymaniye onun şiirinde dile gelmiştir; anaların kurt doğurduğu zamanlar onun destanında canlanmış ve devler “köprüleri sarsarak” geçmişlerdir “dudaklarında Hun türküleri” ile ve en güzel ana şiirlerini de o yazmıştır ve çocuklarımızın doğumuna, düğünlerimize o tarihler düşürmüştür.
Sabahattin Ali'nin "İçimizdeki Şeytan" romanında bahsi geçen "yılda iki şiir yazıp baba parası yiyen", cumhuriyet kazanım ve devrimlerine hakaret etmeyi meslek edinmiş, Menderes'in koltuk altı kılını büyük bir fikir adamı gibi sunmuşsunuz ya helal olsun. Nice düşünürlerimiz varken bu zâtın adı anılır mı üstelik Cemal Süreyya gibi gerçek bir fikir ve sanat adamıyla aynı listede. Süreyya'nın ve Sabahattin Ali'nin kemikleri sızlamıştır.