VERDİĞİN röportajla birazcık eğlendik, azıcık kafa bulduk diye...
Pek bozulmuşsun Şeyma...
Bana verdiğin cevapta “Ben buyum... Sana ne? Kime ne?” falan demişsin.
*
Eğer ben durup dururken senin...
Acıklı mesleksizliğine... Ruh ikizin Acun’la evlenme biçimine... Her cümlenin başına “Ya” koymana... “No way” deyişine... “Namaz kılamıyorum çünkü çok sosyalim” şeklindeki hayli komik izah biçimine... Cüretkâr cahilliğine...
Laf edip eğlenmiş olsaydım.
Yerden göğe kadar haklı olacaktın Şeyma.
*
Ama gel gör ki...
Ortada kocaman bir röportaj var Şeyma.
Konuşmuşsun, açılmışsın, anlatmışsın, cevaplamışsın, “Ey ahali, aha da ben buyum” demişsin, yani lisan-ı hal ile kamuoyuna “Buyurun, beni değerlendirin” demişsin. E ben de değerlendirdim.
*
Ne yapacaktım yani o röportaj metnine?
Sartre’ın Nobel’i ret konuşması muamelesi falan mı çekecektim?
Tabii ki alay edecektim, tabii ki küçümseyecektim, tabii ki kafa bulacaktım.
Çok affedersin ama o röportajla kafa bulmak değil, kafa bulmamak haksızlık olurdu.
*
Son olarak...
Al sana yaşam koçlarından yüzlerce dolar bayılarak bile elde edemeyeceğin türden mühim tavsiye:
*
Bundan böyle...
Verdiğin herhangi bir röportajdan dolayı küçümsenir alay edilirsen...
Şunlardan birini yap:
- Ya “El âlem ne derse desin, hadi hadi hadiii” şarkısını söyle.
- Ya “Meyve veren tree taşlanır” de.
- Ya da “Suskunluğum asaletimdendir” diyerek sessizce kaybol.
*Oldu mu Şeyma? Okey misin?
Yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
Onedio. Senin tüm gün dalga geçtiğin kadınları hesaba katarsak Ahmet Hakan ı eleştirmen ilginç. Ben de Onedio ya sorayım. Bu kadınlar size ne etti Onedio.
Adam haklı admincim. Yani Ahmet Bey'e gerek yok. Her iki hanımefendinin de lüzumsuzca işler yaparak gündemde kalma çabasını bizler de görüyoruz.
Ahmet demeyelim ama bu pandemi sürecinde. Dayak yedikten sonra oryantale bağlayan ne bok olduğu belli olmayan; bugün AKP'li yarın CHP'li olacak olan fırıldak birey diyelim.