Üniversiteden Yeni Mezun Olanların İş Ararken Karşılaştığı 15 Zorluk

Üniversiteyi kazanmak bir dert, kazandıktan sonra bitirmesi ayrı bir dert. Hadi düşe kalka bitirdin diyelim... En zoru da iş bulması! Biz de bir nebze olsun yardımcı olabilmek için, yeni mezunlarımızın iş ararken karşılaştıkları sıkıntıları 15 maddede anlattık.

1. İnsanlar habire çok kötü bir dönemde mezun olduğunu söylerler.

İş aradığın sürece insanların sana acıyarak söylediği tek cümle budur.

2. İş başvurularında İngilizce kelimeleri tersten okuyabilecek bir kabiliyete sahip olmanı isterler.

''Durun, sakin olun ben finallerden kafamı yeni kaldırdım. Henüz yeni bir dil öğrenmeye vakit bulamadım.'' diyemezsiniz tabii.

3. İş görüşmende karşına oturan kişiler seni sürekli aşağılarlar.

Kendilerinin bu zamana nasıl geldiklerini, ne kadar çalışkan olduklarını falan anlatırlar. Senin CV'ne bakıp bakıp gülerler.

4. ''Seni çok isteksiz ve hevessiz gördüm.'' diyerek hayallerinizi yıkarlar.

Dans ederek mi girmeliydim içeriye, nasıl bir heves bekleniyor?

5. Sana karşında Hitler olduğunu düşündüren görüşmeciler, sigara molanı mesaine ekleyeceklerini söylerler.

Gerçekten en ilginçlerinden birisi de bu. Sigara içmek en fazla 10 dakika sürüyor, yani ben 10 dakika işimin başında ekstra ne yapabilirim ki?

6. Ücret beklentini sorup, ''Biz senin için asgari ücret düşündük.'' cevabını verirler.

Aaa ne güzel siz düşünebiliyor muydunuz?

7. Özellikle kadınsan giyimini ve ilişki hayatını alttan alttan sorularla dürtüklerler.

Özel hayatını ortaya dökmek için ellerinden geleni yaparlar. En içler acısı da 'Evlenmeyi düşünüyor musun?' sorusudur.

8. Okuduğun alanda iş ararken birden kendini başka bir alanın iş görüşmesinde bulursun.

Öğretmenlik bölümünden mezunsundur fakat AVM'de güvenlik görevlisi olmak için sınava girersin.

9. Sigortasız çalışıp çalışmayacağın konusunda sürekli ağzını ararlar.

Sigortasız işçi çalıştırmanın cezası, işçiye vereceğin paradan daha pahalı. Bunu nasıl göze alabiliyorsun ey patron?

10. Yaşadığın yer ve çalışacağın yer arasındaki mesafeyi bahane ederler.

''Bu şimdi trafiğe kaldım diye yalan söyler kesin'' diye düşünürler.

11. Geri dönüş için on saniyelik bir mail kadar bile değerin olmaz.

İşe almayabilirsiniz, en azından 'Biz sizi ararız.' cümlesini kullanmayın bari.

12. Diğer iş görüşmesine gelenlerle seni sürekli kıyaslarlar.

Haydaa... Ne gerek vardı böyle bir rekabete şimdi?

13. Sürekli senin yaşında senden daha iyi olduklarını söylerler.

'‘Ben buralara dişimle tırnağımla geldim, siz yeni nesilde böyle bir şey göremiyorum.’'

14. Fazla mesai konusunda esnek olup olmadığını sorarlar.

Henüz genç ve enerjiksin, sabahlara kadar sömürebilecekleri bir elemansın. Kanını emmeden asla bırakmazlar.

15. Yeni mezun olduğunu unutup senden 25 yıllık tecrübe isterler.

Başvurularda deneyim arayanı oldu fakat 25 yıl olması bizi de şaşırttı.

Popüler İçerikler

Kızılcık Şerbeti Yapımcısından Müjdat Gezen'in Olay İddiasına Sert Yanıt!
Kızılcık Şerbeti Fatih'e Söven Kadının Televizyonu "Öfke" Uyarısı Verdi!
Avukatı Doğruladı: Tutukluluğunun Devam Etmesini Kaldıramayan Dilan Polat İntihara Kalkıştı!
YORUMLAR
15.10.2018

Her mezun olan bunları yaşıyor mu lise okuyorum ve şu an baya tırstım.

14.10.2018

Devletin her mezun öğrenciye istihdam sağlaması şart fakat bununla birlikte niteliksiz mezun sayısı da bir hayli fazla. Ülkenin nüfusu fazla olduğu için bukadar kişiye istihdam yaratılması zor ozaman bir üniversite kazanmak ve mezun olabilmek bukadar kolay olmamalı. Celal Şengör yurtdışında gördüğü ortama kıyasla Türkiye’de üniversite olmadığını söylüyor. Peki öğrenci gözünden bakalım biz ne yapmalıyız ? Devletin sağlayamadığı kaliteli okul, öğrenci durumunu kendimiz bir şekilde eşitlemeliyiz. Yani işveren sana babanın hayrına iş vermiyor sen ona atıyorum onbin lira kazandır ki o sana 3-4 binlira verebilsin. Emin olun bu sızlandığımız iş bulamama durumu iş kurma girişimine kıyasla bir şey değil. Girişimlerin çok büyük kısmı ilk sene içinde batıyor. Hal böyle olunca işverenin de çarkı bir şekilde döndürmesi lazım. Tabii ki bu anlattığımdan kendinizin sömürülmesine izin vermeyin fakat işveren gözünden de bu işler tozpembe değil.

14.10.2018

Dediklerinizin bir kısmına katılıyorum. Lütfen şu kelimeyi kullanmayın artık. İşveren babamın hayrına iş vermiyormuş. Ben de onun babasının hayrına çalışmıyorum. Emeğimin karşılığını ödüyor. Hayır dediğin şey karşılık beklemeden yapılan yardımdır.

14.10.2018

#9 nasıl göze aldıklarını hemen anlatayım. SGK gelmiyor. Şikayetiniz havada kalıyor. Dolayısıyla ceza da almıyorlar. Ben şikayet ettim. Sikayetten sonra 3 ay daha kavga dovus çalıştım. Geldiklerinde işyerinde olayım diye. Ben çıktıktan tam 2 ay sonra geldiler. Şikayetten 5 ay sonra yani. Orada olmadığım için de işlem yapamadıklarını belirten bir kağıt yolladılar. Benden sonra da kimsenin sigortasını düzgün yatirmamislar, maas vermemisler. Doğrudan devletten cesaret alıyorlar yani.

TÜM YORUMLARI OKU (4)