Panik halde oradan oraya koşturan, şunun günü geçmiş, bunun günü yarınmış, daha harç yatırmadım, ders seçmedim, şu dersi başka yerde alıyormuşuz, fotokopi çok uzakta, yatay geçiş sıkıntılıymış, vb. onlarca derdi olan, hiçbirini halledemeyen ama hepsi için itinayla dertlenen arkadaşlardır bunlar. Size önce bir şey söyler, sonra sanki bunu siz söylemişsiniz gibi hayretle sizden bir cevap bekler. Mesela 'Harçlar için bugün son günmüş?!... Hadi ya gerçek mi acaba?' Soruyu ortaya atan o, cevap veren o, şaşıran o. Bu arkadaşlar dengesizdir, hele vize, final zamanları sabahlamalar neticesinde %20'ye düşmüş olan enerjinizi akıllı telefonda internete girmiş gibi yer bitirir. Sorularıyla, panikleriyle, her şeyi yapalım diye kasarken hiçbir şey yapamayışıyla sizi tüketir. Sabahtan akşama kadar hiçbir şey yapmadan sanki taş taşımışsınız gibi sizi yorar, yıpratır. Eğer üniversitenin herhangi bir yerinde, yanınıza böyle bir telaşe müdürü yaklaşırsa, ona ne yapacağını söyleyip uzaklaşın yoksa 'hiçbir şey yapmama girdabının' içine sizi de çekecektir.
hepsinin karışımıyım amma bonus beni en iyi anlatan madde
1 ve 5 :)
Üniversitede ilk gün nasıl geçer,neler yapılır bu tarz sorularınız varsa şu yazıyı okuyabilirsiniz http://www.tazemuhendis.net/2017/06/universitede-ilk-gun-ne-yapilir.html