Umut Nur Sungur Yazio: Sanata Ambargo Uygulanabilir mi?

Rus sanatçıların eserlerinin sergilenmesi, izlenmesi, dinlenmesinin önüne engel konulması neye hizmet eder?

anat veya sanatçıların hepsi içinde bulundukları rejimin temsilcileri midir?

Kanlı bir ideolojinin destekçisi olan veya propagandasını yapan sanatçılar olduğu gibi aynı ideolojiyi desteklemeyen, eleştiren sanatçılar da vardır. Siyasetçinin söylem ve eylemlerinin tüm toplumunki ile aynı olduğunu düşünebilir miyiz? Rejimin aldığı kararlar da sorumluluğu olmayan sivil halkı, sanatçıyı, sanatı suç ortağı yapmak, cezalandırmak doğru mudur?  Peki, tüm insanlığı kapsayan, hitap eden bir siyasi oluşum var mıdır? Ancak sanat tüm insanlığı kapsayabilen, ayırım yapmayan, herkesin kendinden bir şey bulduğu ve kendinden bir şey kattığı, sınırları aşabilen, birleştiren, empati kurdurabilen bir güçtür. Sanat ve sanatçılar dünyaya mal olmuşlardır. Sanat insana, insanlığa, insan ilişkilerine, hayata, duygulara dairdir. Sanatı cezalandırmak aslında tüm insanlığa kesilen bir faturadır. Sanat, kültür ve uygarlık mirasıdır.

Sanatı sansürlemek, sanata, sanatçıya yasaklama, sınırlama getirmek, insanlığın ortak mirasını ve geleceğini daraltmaz mı?

Sanatı, eleştirebilir, sorgulayabilir, üzerinde tartışabilirsiniz. Beğenebilir,

beğenmeyebilirsiniz. Ama yasaklamak…  Eğer bugüne kadar yapılmış tüm sanat eserlerini kendi etik, ahlaki, siyasi, vb. standartlarımıza uygun bulmadığımız için yasaklamaya kalksaydık sanırım müzelerde sergilenebilecek pek fazla eser bulamazdık. Heykelleri, tabloları, şiirleri, kitapları yok etmek, yıkmak, yasaklamak, gerçeği, yaşanmış olanı yok edebilir, değiştirebilir mi? Resim, heykel, roman, şiir, tiyatro, fotoğraf, herhangi bir sanat eseri, içerik veya üslup bakımından size rahatsız edici görünse bile o sadece bir sanat eseridir. Müze duvarında toz toplamasına izin vererek, dinlemeyerek, izlemeyerek, satın almayarak ondan uzaklaşabilirsiniz. 

Sanat, düşünce özgürlüğünün bir parçasıdır. Özgür bir toplumda her birey hangi sanatı ya da eğlenceyi alacağına, yaratacağına,  ya da isteyip, istemediğine karar verme hakkına sahiptir. Sanatın kısıtlanması demokrasiye, özgürlüğe vurulan bir darbe, değişik bakış açılarına ve farklılığa tahammülsüzlüktür. Sanata saygı, ilgi duyduğunu, destek verdiğini, hayatına entegre ettiğini düşünen, insan hakları ve düşünce özgürlüğünün savunucuları olduklarını dile getiren Avrupa halkı, düşünürü, akademisyeni, hangi eserleri izleyip, dinleyip, okuyacağı konusundaki özgürlüklerine kısıtlama getirilmesine nasıl sessiz kalabilir? Ayvazovski’nin tablolarını, Kuğu Gölü balesini, Anna Karanina’yı izlememek, dinlememek, okumamak... Ne büyük kayıp…

Sanatın yasaklanması, sanata erişimin kısıtlanması nasıl bir zihniyettir?

Fikir özgürlüğünün olduğu, bireyselliğin benimsendiği, insanların kendi eylemlerinden sorumlu oldukları, insan haklarını savunan Avrupa’nın kendi görüşüne ters düşen bu zihniyet ile ayrıştırıcı, dışlayıcı, yok sayıcı tutumu ne kadar demokratik, ne kadar insanidir?

Tarih boyunca insanlar, bulundukları zaman diliminde, ortaya koydukları kendilerince iyi nedenlerle bir çok sanat eserini sansürlemiş, yok saymış sanki suçlu bulmuş ve cezalandırmışlardır. Örneğin, Reform hareketi ile Avrupa'da sanat eserleri “Katolik” oldukları için yok edilmiş. Nazi Almanya'sında modern sanat “yozlaşmış” olarak sınıflandırılmış ve ya yok edilmiş ya da depolarda çürümeye bırakılmış. Günümüze geldiğimizde liberal olduğunu iddia eden ülkelerin bu tür liberal olmayan tutumları sergilemeleri henüz bir arpa yol dahi alamadığımızı gösteriyor olabilir mi acaba?

İnsanların açgözlülüğü, daha sevdası, hâkimiyete ve güce duyduğu iştahı ve zaafı törpülenemediği sürece barışın, demokrasinin, özgürlüğün tesisi ve sürdürülebilirliği olası mıdır?

Siyasetten hiç haz almadım… Sanatın yaşadığı ve yaşatıldığı bir dünyayı her zaman tercih ederim.

Web

Instagram

Popüler İçerikler

A Millî Takım'ın UEFA Uluslar Ligi'ndeki Play-Off Turu Rakibi Belli Oldu: Macaristan
Türkiye Kaçıncı Sırada? Bir Ankete Göre En Güzel Kadınların Bulunduğu Ülkeler Açıklandı
Askerlerine Cinsel Saldırıda Bulunan Komutana 38 Yıl 70 Ay Hapis Cezası Verildi