Bu sözde “çerçeve etkisi”, altında yatan nörobiyoloji anlaşılmamış olsa da, insan akılcılığı ile ilgili standart ekonomik hesapların çarpıcı bir şekilde ihlalini temsil eder. Çerçeve etkisinin, özellikle amigdal etkinliği ile ilişkili
olduğunu ortaya çıkardık ve bu da gösteriyor ki, kararla ilgili önyargılara
aracılık etmede duygu sistemi adına anahtar bir role sahiptir. Ayrıca, bireylerde, orbital (yörüngesel) ve mediyal (merkezsel, ortalama) prefrontal (alın bölgesi) korteks aktivitesi, çerçeve etkisine azalmış bir duyarlılık öngörmüştür. Bu bulgu, insan tercihi modellerindeki duygusal süreçleri birleştirmenin önemini göstermekte ve beynin, akılcılığa yaklaşmak için bu önyargısal etkileri hafifleştirebileceğini ileri sürmektedir.
“Çerçeve etkisi”, farklı şekillerde çerçevelenen aynı soruya karşılık olarak farklılığa işaret eder. Bir ürünün %99 iyi olması büyük bir fayda mıdır? Ya da bu bir ürünün iyi olması için yeterli midir? Peki, %1 kirlilik içerdiği kanıtlanan bir ürün? Bu ürün tamamıyla kötü olabilir mi? Aynı ürün, neredeyse aynı soru, ama sorunun sorulma şekli, istatistiksel olarak farklı bir dizi yanıtı ortaya çıkarabilir. De Martino, bu konuyu test etmek için, deneklere, kendilerine fMRI beyin tarama yapılırken, sorular sormuştur. Bu sorular, basit bir kumar önermesine dayanıyordur ki, bu önermede, insanlar, belli bir seçenek ile kumar seçeneği arasında tercihte bulunabilmişlerdir.
Araştırmada deneklere, iki farklı çerçeve altında (örn., senaryolar) bu seçenekler sunulur. Burada, emin olunan seçenek, ya başlangıç miktarına göre elde tutulacak miktar olarak (“20″yi tut), ya da başlangıç miktarından çıkarılacak miktar olarak (“30″u kaybet) kelimelerle ifade ediliyordu. Her iki seçenek de, farklı şekillerde, farklı kelimelerle ifade edilmiş olsa da, tamamen aynı sonucu verecektir: Örneğin, katılımcının elinde nihayetinde 20 kalırdı. UCL çalışması ise, katılımcıların, 20’yi tutma teklifine nazaran 30’u kaybetme riskine oynama ihtimalleri daha yüksekti. Ortalama olarak, “tut” seçeneği sunulduğunda, katılımcılar, “kaybet” seçeneğine yönelik % 62’lik oran ile kıyaslandığında % 43’lük oranla kumar oynamayı tercih ettiler.
Dandik konu, zayıf içerikli sunum, sıkıcı anlatım ve az sayıda tanıtım tekrarı ile çok faydası olan bir ürün tanıtıldığını düşünelim. Bir de üzerine düşünülmüş konu, dolgun sunum, dikkat çekici anlatım ve çok fazla sayıda tanıtım tekrarı ile pek işe yaramayan bir ürün tanıtıldığını hayal edelim. Bu şartlar altında büyük ihtimalle pek işe yaramayan ürün tercih edilecek ve tüketilecektir. Örnek Coca-Cola'dır mesela. Negatif reklam şu durumda işe yarayabilir; eğer rakip olarak karşısında bazı yönlerden daha da negatif sayılacak reklamlar varsa. Bu durum haricinde reklamın kötüsü, kötü reklamdır, iyi reklamı herhangi bir konuda alt etmesi mümkün değildir. Yani reklamın iyisi kötüsü vardır. Reklamın iyisi kötüsü yoktur sözü sadece, o konu hakkında hiçbir reklam yoksa söylenir, ama bu sözün her durumda geçerli olduğunu zannediyor bazı insanlar, esasen onlar konuyu pek bilmiyorlar ama öğrenebilirler. Bir, sıfırdan büyüktür mantığı yani. Ama eğer ortamda 2 varsa, 1 hiçbir zaman büyük olamaz.