Sorun küçük ama mide bulandırır derler ya, işte bazı durumlar da tam bu söze uygun bir şekilde küçük bir durum olmasına rağmen bazen öylesine kötü bir şekilde gerebiliyor ki, soğuk soğuk terler döktürüyor. Tabii bu sorunları aşmanın tek bir yolu var, o da sakince düşünmek ve rahatlamak ancak bu durumları yaşarken neredeyse hepimiz o sakin düşünme aşamasına geçemeden gerim gerim geriliyoruz. İşte ufak tefek olmasına rağmen insanı aşırı şekilde geren 15 durum. :)
Hemen hemen her gece çoğumuzun başına gelen durumdur. Sabah alarmını kurarken bir anda akla düşer. Zaten birkaç saatlik uykumuz var, o da bu gergin dakikalar ile heba olur. :)
Sevgiliden, arkadaştan veya aileden... Kimden olursa olsun bu mesajı atan bir kişinin germeme ihtimali yok. Bir de biz dönene kadar mesaj atmazlar ya...
via: wtfazna
Arkadaşın arkadaşının arkadaşıdır ancak birbirinizden hiç hazzetmiyorsunuzdur. İşte böyle durumlarda oradan ışınlanıp gitmek gelir insanın içinden lakin yapacak bir şey yoktur. Eğleniyormuş gibi görünmek ve fazla muhabbete girmemek en iyisi. :)
Bazı kapılar, bazı odalar veya bazı şeyler küçük yaşlardan beri uzun bir süre boyunca yasaklı olunca bir süreden sonra artık o yasaklı şeyi delebilme gücümüz olsa dahi yine de tedirgin oluyoruz. :)
Eski sevgiliden mi yoksa sadece borç isteyen arkadaştan mı acaba? İkisi de ayrı gerilim...
Ya çok yakın kişiler arasında ya da henüz yeni tanışmış kişiler arasında yaşanması muhtemel olaydır. Yok sen ödeyeceksin yok ben derken büyük gerginlik yaşanması muhtemel olaylardandır...
Birisi fedakarlık yapsın da bitsin şu gerginlik arkadaş, yetti artık. :)
Bankamatikte, markette... Bizden sonra sıra bekleyen birileri varsa bu gerginlik inanılmaz boyutlara ulaşıyor. 'Abla açılmıyor vallahi poşet bak, yoksa bekletmek istemezdim seni!'
Sürekli 'offf, ya sabır!' çeken kişiler, bu kadar sabır çekmen bize olumsuz etki, gerginlik, sinir yüklüyor, haberiniz olsun...
Bırakıp giderse ne yapacağız bir başımıza dağın başında... Özellikle sigara içerken veya tuvaletteyken akla düşen, otobüse binene kadar da çıkmayan o kötü ve gerim gerim geren hissiyat...
Bıktık sizin bu elinizden kolunuzdan, şakalarınızdan! :)
Var mıydı bu kartta yok muydu, rezil mi olacağız düşüncesi. Bakiyeniz yetersizdir korkusu...
Teyzeler, dayılar, amcalar... Offlamalar, memleket sormalar ve mesaj okumalar. İlk durakta inecek var kaptan, sağda bi duruver...
Kendi telefonumuzu başkasına verdiğimizde de başkasının telefonunu elimize aldığımızda da o 'görmemesi gerekilen şeyi' görme hissiyatı, gerilim dolu kısa metrajlı bir film... :)
Sanki gideceğimiz yerde o küçücük, unutulan şey yok ama insan yine de geriliyor işte. :)
Misafirlerin çaylarını tazelemek için mutfağa gittiğimde ''hangi bardak hangisinindi aq'' gerginliği.
Hiç bir şey ''seninle konuşmam gerekiyor'' cümlesi kadar korkutamaz beni. Panik atağım, aritmim, taşikardim ne kadar sağlık problemim varsa nüks ediyor o an... Hele patron ''odama uğra'' dediğinde, dizlerimin bağı çözülüyor... Ne hikmetse hep aklıma aynı soru geliyor ''yediğim hangi bok ortaya çıktı acaba'' :D
onedio "aşırı" haklı içerikler listesinde bugün, pek ender görülen bir doğa olayıdır