Uçaklarda neden bu kadar üşüyoruz? Bu soruyu bugüne kadar mutlaka siz de sormuşsunuzdur. Bir uçuş görevlisi, kabin içindeki düşük sıcaklığın asıl sebebini anlattı. Gelin, hem sağlığımızı hem de konforumuzu ilgilendiren bu detayı birlikte öğrenelim.
Uçaklarda neden bu kadar üşüyoruz? Bu soruyu bugüne kadar mutlaka siz de sormuşsunuzdur. Bir uçuş görevlisi, kabin içindeki düşük sıcaklığın asıl sebebini anlattı. Gelin, hem sağlığımızı hem de konforumuzu ilgilendiren bu detayı birlikte öğrenelim.
Uçakların yerdeyken harici bir klima sistemiyle soğutulduğunu belirten Robert, havadayken bu görevin motorlarla çalışan dahili sistem tarafından üstlenildiğini aktardı.
Uçuş sırasında ana sıcaklık kontrolü pilotların elinde olsa da, kabin görevlileri kendi kontrol panelleri aracılığıyla sınırlı ölçüde ayarlama yapabiliyor. Ancak ciddi bir değişiklik gerekiyorsa, bu talebin kokpite iletilmesi şart.
Ancak bu sistemin kusursuz olmadığını vurgulayan Garland, sıcaklık sensörlerinin ısı kaynaklarına yakın konumlandırılması durumunda sistemin kabini olduğundan sıcak algılayabileceğini ifade etti.
“Evdeki termostatın bir kalorifer peteğinin hemen yanında olması gibi,” diyor Garland. Yani sistem, bulunduğu konuma göre yanıltıcı ölçümler yapabiliyor.
Çünkü 24°C üzerindeki sıcaklıklarda yolcuların bayılma riskinin arttığını belirtiyor.
Bunun nedeni ise uçak içindeki kuru ve basınçlı havanın, yolcuların kolayca susuz kalmasına ve baş dönmesine yol açması. Serin hava, bu etkilerin önüne geçilmesini sağlıyor.
Serinliğin bir diğer avantajı da koku kontrolü. Robert’a göre sıcak kabinlerde kokular daha fazla yayılıyor. Çünkü yüksek sıcaklıklar, kötü kokuya neden olan moleküllerin daha aktif hale gelmesine yol açıyor. Bu da uzun uçuşlarda hoş olmayan kokuların hızla yayılmasına neden olabiliyor.